Posta genel yayın yönetmeni yazdı: Erdoğan 'Yunan adasına gidelim' teklifine ne dedi?
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın 15 Temmuz darbe gecesi Marmaris'te bulunduğu otelin sahibi Serkan Yazıcı kritik 6 saatte neler yaşandığını anlattı
Yunan adalarına gitmeyi teklif edince Erdoğan'ın çok kızdığını anlatan otel sahibi Yazıcı, Posta gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Rıfat Ababay'a olan biteni anlattı.
Darbecilerin Erdoğan ayrıldıktan 15 dakika sonra operasyon düzenlediği otelin sahibi Serkan Yazıcı, yaşadığı anları anlatırken "Cumhurbaşkanı, telefonla konuştuğu birisine sesini yükselterek 'Onların tankları varsa bizim de imanımız var' dedi. Telefonu kapattıktan sonra da bana döndü ve 'Serkan şu an tarihe tanıklık ediyorsun' dedi" ifadelerini kullandı.
Posta gazetesin bugünkü (22 Temmuz 2016) nüshasında yayımlanan Serkan Yazıcı'nın gazetenin Genel Yayın Yönetmeni Rıfat Ababay'a verdiği söyleşinin bazı bölümleri şöyle:
"Çevreyi iyi bildiğim için Cumhurbaşkanımız bana 'Serkan deniz yoluyla en yakın nereye gidebiliriz? diye sordu. Dalaman'a gidebileceğimizi ancak Aksaz Askeri Deniz Üssü'nün önünden geçmek gerektiğini belirttim. 'O olmaz, başka nereye gidebiliriz?' dedi. Çok yakında Yunan adaları olduğunu söyleyip 'Ben sizi götürürüm' dedim. O ana kadar sakin olan Erdoğan ilk kez sakinliğini kaybetti ve 'benim Yunan adalarında ne işim var kardeşim! Ben sana İstanbul'a nasıl gidebileceğimizi soruyorum' diye kızdı.
"Cumhurbaşkanı, CNN Türk'e bağlanıp halkı demokrasi için sokağa çıkardıktan 1 saat sonra damadı ve Enerji Bakanı Berat Albayrak'ın cep telefonu çaldı. Telefonu kapattıktan sonra Erdoğan'a dönüp şöyle dedi: 'Halk ellerinde bayraklarla tankların üstüne çıkıyormuş. Darbecilere karşı büyük direniş varmış. Sokaklar dolmuş.' Koruma Müdürü Muhsin Köse de aynı anda İstanbul Atatürk Havalimanı'nın darbecilerden geri alındığı haberini verdi. Erdoğan'ın yüzünde ilk kez mutlu bir ifade belirdi.
"Darbecilerden oluşan birkaç timin otele doğru yola çıktığı söylenmişti. Ama bunların nereden ve nasıl geleceğini kimse bilmiyordu. Kapıdan dışarı baktım koruma polisleri birbirlerine sarılarak helalleşiyordu. Koruma Müdürü Muhsin Köse, Cumhurbaşkanı'nın koluna girdi. 'Efendim hemen gitmemiz gerekiyor. Burada artık daha fazla kalamayız' dedi. 'Hadi Bismillah' diyerek ayağa kalkan Erdoğan 'Hakkınızı helal edin' deyip evden helikoptere binmek için çıktı.
"Telefonla konuştuğu birisine Cumhurbaşkanı sesini yükselterek şöyle dedi: 'Onların tankları varsa bizim de imanımız var. Direnin. Gerekiyorsa öleceğiz.' Telefonu kapattıktan sonra da bana döndü ve 'Serkan şu an tarihe tanıklık ediyorsun' dedi.
"Pist karartıldı. Helikopter tüm ışıklarını söndürdü. Askeri radarlara yakalanmamak için alçak uçuş kararı alındı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, eşi Emine Erdoğan, kızı Esra Albayrak, damadı Berat Albayrak ve 3 torununun bindiği helikopter Dalaman yönüne doğru havalandı"
Darbecilerin Erdoğan ayrıldıktan 15 dakika sonra operasyon düzenlediği otelin sahibi Serkan Yazıcı, yaşadığı anları anlatırken "Cumhurbaşkanı, telefonla konuştuğu birisine sesini yükselterek 'Onların tankları varsa bizim de imanımız var' dedi. Telefonu kapattıktan sonra da bana döndü ve 'Serkan şu an tarihe tanıklık ediyorsun' dedi" ifadelerini kullandı.
Posta gazetesin bugünkü (22 Temmuz 2016) nüshasında yayımlanan Serkan Yazıcı'nın gazetenin Genel Yayın Yönetmeni Rıfat Ababay'a verdiği söyleşinin bazı bölümleri şöyle:
"Çevreyi iyi bildiğim için Cumhurbaşkanımız bana 'Serkan deniz yoluyla en yakın nereye gidebiliriz? diye sordu. Dalaman'a gidebileceğimizi ancak Aksaz Askeri Deniz Üssü'nün önünden geçmek gerektiğini belirttim. 'O olmaz, başka nereye gidebiliriz?' dedi. Çok yakında Yunan adaları olduğunu söyleyip 'Ben sizi götürürüm' dedim. O ana kadar sakin olan Erdoğan ilk kez sakinliğini kaybetti ve 'benim Yunan adalarında ne işim var kardeşim! Ben sana İstanbul'a nasıl gidebileceğimizi soruyorum' diye kızdı.
"Cumhurbaşkanı, CNN Türk'e bağlanıp halkı demokrasi için sokağa çıkardıktan 1 saat sonra damadı ve Enerji Bakanı Berat Albayrak'ın cep telefonu çaldı. Telefonu kapattıktan sonra Erdoğan'a dönüp şöyle dedi: 'Halk ellerinde bayraklarla tankların üstüne çıkıyormuş. Darbecilere karşı büyük direniş varmış. Sokaklar dolmuş.' Koruma Müdürü Muhsin Köse de aynı anda İstanbul Atatürk Havalimanı'nın darbecilerden geri alındığı haberini verdi. Erdoğan'ın yüzünde ilk kez mutlu bir ifade belirdi.
"Darbecilerden oluşan birkaç timin otele doğru yola çıktığı söylenmişti. Ama bunların nereden ve nasıl geleceğini kimse bilmiyordu. Kapıdan dışarı baktım koruma polisleri birbirlerine sarılarak helalleşiyordu. Koruma Müdürü Muhsin Köse, Cumhurbaşkanı'nın koluna girdi. 'Efendim hemen gitmemiz gerekiyor. Burada artık daha fazla kalamayız' dedi. 'Hadi Bismillah' diyerek ayağa kalkan Erdoğan 'Hakkınızı helal edin' deyip evden helikoptere binmek için çıktı.
"Telefonla konuştuğu birisine Cumhurbaşkanı sesini yükselterek şöyle dedi: 'Onların tankları varsa bizim de imanımız var. Direnin. Gerekiyorsa öleceğiz.' Telefonu kapattıktan sonra da bana döndü ve 'Serkan şu an tarihe tanıklık ediyorsun' dedi.
"Pist karartıldı. Helikopter tüm ışıklarını söndürdü. Askeri radarlara yakalanmamak için alçak uçuş kararı alındı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, eşi Emine Erdoğan, kızı Esra Albayrak, damadı Berat Albayrak ve 3 torununun bindiği helikopter Dalaman yönüne doğru havalandı"