''ÖZKÖK'ÜN PİLİ BİTMİŞTİ, BARLAS ŞARJ ETTİ!'' SALİH TUNA FANTEZİYE BAŞLADI!

"Artık Özkök'e çakmaktan keyif almıyordum" diyen Salih Tuna Barlas'a duacı oldu...

Yazılarında sürekli Ertuğrul Özkök eleştirilerine yer veren Yenişafak yazarı Salih Tuna son zamanlarda Özkök’ü eleştirmekten keyif alamaz hale gelmiş. Tuna, Mehmet Barlas’ın Özkök’e vurmasıyla birlikte eski zevkine kavuştu.

Yeni bir iştahla Özkök eleştirilerine "vira bismillah" diyen Salih Tuna küllerinden doğan Özkök’e alaylı bir dille çaktı...

İşte Salih Tuna’nın yazısından ilgili kısım...

(...)

Neyse ki tren kaçmıyor; bu mevzuları daha çok konuşuruz. Şimdi Hürriyet gazetesi köşe yazarı Ertuğrul Özkök bitmeden, tükenmeden nasibimiz neyse alalım, fırsatı kaçırmayalım.

Evet, bitmiş tükenmişti.

Bitmiş bir malzeme üzerinde çalışmak da hem beyhudeydi, hem de ne yalan söyleyeyim zevk vermiyordu.

Ne ki, Mehmet Barlas’ın elleri dert görmesin, ne yaptı etti, onu şarj etti.(Ertuğrul Beyciğimi tekrar hizmete veya dolaşıma soktuğu için Barlas’a ne kadar teşekkür etsek azdır.)

Aslında öyle hurdahaş hale gelmişti ki şarj edilebileceğine imkan ve ihtimal vermiyordum.

Ama oldu.

Mehmet Barlas sperm yazılarını yüzüne vurarak öyle bir elektrik yükledi ki Ertuğrul Beyciğim adeta canlandı.

Fehmi Koru’yla, Barlas’la Kongar gibi program yapma önerisini reddetme gerekçesini şöyle dermeyan etti: "Kim Barlas olacak, kim Kongar hocam. Ben bazen biri oluyorum bazen öteki..."

Şarj olduğunun en büyük delili budur işte.

Çünkü hayli zamandır böyle nevi şahsına münhasır bir cümleye imza atmamıştı.

Bir öyle, bir böyle olduğunu ne güzel ifade ediyor değil mi?

Bazen demesine bakmayın ama, zamanlaması mükemmeldir.

Mesela koca 28 Şubat sürecinde bir kez olsun Barlas olmamış, sürgit Kongar kalmıştır.

İnşallah şarjı biraz dayanır da "eğlencemize" kavuşmuş oluruz.

Gerçi onun kadar maharetli olmasa da Ertuğrul Beyciğimin boşluğunu doldurmaya teşne insan evlatları yok değil.

Bunlardan biri dünkü yazısında gazetemiz için "Kimi liberalleri hâlâ şemsiyesi altında tutan bir basın organı" nitelendirmesi yapmış.

"Kimi liberallere" (kimlerse artık) orada ne işiniz var demeye getiriyor.

Kim mi?

Adı lazım değil.

Yıllar yılı garnizon çıktılarını manşet yapan, Danıştay saldırısının ardından "Hükümete sivil muhtıra" manşetleri kotaran, 411 milletvekilinin Meclis’te aldığı kararı "Korku Cumhuriyeti" şeklinde karşılayan, Cumhuriyet mitinglerini "Deniz mavi yer kırmızı" diye yere göğe sığdıramayan bir gazeteyle özdeşleşen biri.

Salih Tuna/Yeni Şafak