Özgür Özel'den CHP'lilere uyarı: Oyuna gelmeyin! Kılıçdaroğlu'na 'yumuşama' yanıtı

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, CHP İstanbul İl Danışma Kurulu toplantısında açıklamalarda bulundu. Özel, "Bütün özgüvenimizle onların kutuplaştırarak kulaklarını kapatmaya çalıştıklarının sesini duyurmalıyız. Mümkün olduğu kadar bu oyuna gelmeyecek sabırda, metanette olmalarını istiyorum." dedi. Özel konuşmasında parti içi tartışmalara da değindi. İsim vermeden Kılıçdaroğlu'nun 'yumuşa eleştirisine yanıt verdi.

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Ahlat'ta 'eski polemikleri' özlediğini ve kendilerini tartışmaya çekmeye çalışan bir konuşma yaptığını söyledi. Özel partilileri polemiklere karşı uyardı, "mümkün olduğu kadar bu oyuna gelmeyecek sabırda, metanette" olmalarını istedi. Özel, eski CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun normalleşme eleştirilerine de isim vermeden yanıt verdi.

Özel, "CHP değişirse Türkiye değişir. O değişimi kişilerin değişimi olarak tarif etmedik. Haksızlık olurdu, vefasızlık olurdu." değerlendirmesini yaptı.

Özel'in açıklamalarından satır başları şöyle:

Siyasi partiler, parti içi demokrasi olmadan olmaz. CHP'ni 101. kuruluş yıl dönümünü 9 Eylül'de kutlayacağız.

"BEKLİYORLAR Kİ BİRBİRMİZE DÜŞECEĞİZ"

Bekliyorlar ki birbirimize düşeceğiz. Biz biriz beraberiz kararlıyız, hep birlikte bu ülkeyi yönetmeye geliyoruz.

Geçen sene bugünlerde 14 ve 28 Mayıs'ta hepimizi çok üzen, kahreden, bütün memlekette duygusal çöküntü yaratan o sonuçtan sonra bitmedi, böyle olmamalı dedik. Başarabiliriz dedik. Yeniden umudu örgütleyebiliriz.

"CHP DEĞİŞİRSE TÜRKİYE DEĞİŞİR"

CHP değişirse Türkiye değişir. O değişimi kişilerin değişimi olarak tarif etmedik. Haksızlık olurdu, vefasızlık olurdu.

"DEĞİŞİM KAZANDI"

31 Mart'ta CHP Türkiye'nin birinci partisi oldu. O gün değişenler değişmeyenler yarışmış, değişim kazanmıştır. O gün eski ile yeni yarışmış, yeni kazanmıştır.

Millet ve milletin adayları kazanmıştır. Millet kendisine istikamet dayatılırsa yeni kararı verir. İşte hu ön sıralarda o yeni kararın temsilcileri, İstanbul'un başarılı yerel yöneticileri oturuyor. Onlarla gurur duyuyoruz. Ankara Bildirgesi hazırlayacağız.

Tüzük kurultayımız 4 Eylül'de başlayacak. Tüzüğümüzün son şeklini vereceğiz. 10 Nisan'dan bu yana mahallelerden, ilçelerden, illerden, STK'lardan, akademiden katkılar alıyoruz. Bir metnin iyi olması için ortak akılla yürütülmesi gerekir.

"PROGRAMIMIZI HEP BİRLİKTE ŞEKİLLENDİRECEĞİZ"

Tüzük kadar heyecanlandığımız bir diğer kısım ise 7-8 Eylül'de başlatacağımız program kurultayı toplantılarıdır. CHP'nin bu ülkeyi nasıl yöneteceğini tarif edecek programımızı hep birlikte şekillendireceğiz.

"ORTAK METİN HAZIRLAYACAĞIZ"

Halkın kendisiyle bir araya geleceğiz. CHP'nin iktidarında partimizden ne beklediklerini dinleyeceğiz. Ortak metin hazırlayacağız. Kurultayı bir kez daha çağırıp CHP'nin İkinci Yüzyıl programını ortaya çıkaracağız.

Bu sefer seçim akşamı sandıkların açılmasını beklerken umarım iyi sonuç gelir, aman bu sefer de kaybetmeyelim diye bir kaygıyı kimse hissetmeyecek. Kararlı adımlarla yürüdüğümüz için 31 Mart'ta sandık görevlilerine, 'Seçim kaybetmedik, kötü haberler gelecek moralinizi bozmayın, sakın sandıkları terk etmeyin' mesajı atmadık. 'Birazdan çok güzel haberler alacaksınız, sakın görev yerinizi terk etmeyin, son tutanak teslim edilene kadar orada olun' mesajını attık.

Yarın bu ülkenin CHP'li bir cumhurbaşkanı olacak özgüveniyle, inancıyla, bu benim muhalefette yaptığım son görevdir diyerek gidecekler. Bu heyecanı duyanlarla yorulmayan bir yol yürüyeceğiz.

"BİZİ BAŞKA TARTIŞMALARIN İÇİNE ÇEKMEK İSTEYENLER VAR"

Biz bu kararlılıktayken bizim karşımızda çaresizce ama birtakım kurnazlıklarla bizi başka tartışmaların içine çekmek isteyenler var. Bunlardan ortaya atılan tartışmalara istemeden, fark etmeden, eski alışkanlıklar, eski reflekslerle katılanlara bir şey demiyorum ama kötü niyetin parçası olmaya kalkanların bu salonla da bu partinin gelecek umuduyla da bu ülkenin hak ettiği CHP iktidarıyla da kesişen duyguları olmadığı açıktır. O duygusuzluğu da kökünden reddediyorum.

"ERDOĞAN BİZİ TARTIŞMALARA ÇEKMEYE ÇALIŞAN KONUŞMA YAPTI"

Erdoğan Ahlat'a toplantı yapmaya değil fotoğraf çektirmeye, mesaj vermeye değil verdiği mesajlarla yeni tartışmaları başlatmaya gitmiştir. Eski polemikleri özleyen ve bizi tartışmalara çekmeye çalışan konuşma yaptı.

47 yıl sonra parti ilk kez birinci partidir. Bunun özgüveni ve sorumluluğuyla kutuplaşmanın kaldırılması için sorumluluk alıyoruz.

NORMALLEŞME YANITI

Normalleşme bugüne kadar muhalefeti eksik yapmaya karşılık gelen hiçbir kilometre taşını içermedi, bundan sonra da içermeyecek.

Hayrabolu'da buğday mitingini yapmak mı, hiçbir siyasinin dolduramadığı kalabalıkla çay fiyatlarını protesto etmek mi? Normalleşme milletin tümüne sesini duyurmaktır. Milletin seçtiklerine milletten ötürü değer vermek, saygı duymaktır. Yaptıkları bir tek yanlışa sessiz kalmamak, yaptıkları bir tek haksızlığa karşı susmamaktır.

İktidar sahiplerine de anketlere bakıp bu normalleşme bize yaramadı diyenler iktidar sahiplerini, ortaklarını ve liderlerini hakarete, her türlü rezaleti göze almaya ikna etmiş görünüyorlar.

ONLARA İNAT ONLARA UYMAYACAĞIZ"

Onlara inat onlara uymayacağız. Partimdeki ve siyasetteki herkesin annesi annemdir. Anneye uzanan dile haddini bildirmek, dünya liderleri diye kendini tanımlayanlardan değil de dünyanın sosyal medya şirketlerinin liderlerine kalıyorsa bu memleket, gerilim, çıkar uğruna.

"PLANLI YUMRUK DA VEKİLİN ANASINA EDİLEN HAKARET DE KAMPLAŞMAYA ÇEKME AMAÇLI"

Milletin Meclisinde konuşan milletvekiline önceden planlı yumruk da milletvekilinin anasına edilen o hakaret de gündemi kamplaşmaya çekmekten başka amacı yok.

PARTİLİLERE POLEMİK UYARISI

Kimseden korkumuz yok. Bütün özgüvenimizi onların kutuplaştırarak kulaklığını kapatmaya çalışanların sesini duyurmalıyız. Mümkün olduğu kadar bu oyuna gelmeyecek sabırda, metanette olmalarını istiyorum.