Özel kalem müdürü albay, korumayı derdest etmiş
- FETÖ'nün darbe girişimi sırasında darbeciler tarafından alıkonulan dönemin Kara Kuvvetleri Komutanı emekli Orgeneral Çolak'ın koruma ekibinde yer alan Uzman Çavuş Gürleyik, 15 Temmuz'da yaşadıklarını anlattı - Müşteki Gürleyik:"Sanık eski KKK Özel Kalem Müdür Albay Altınsoy tarafından...
ANKARA (AA) - Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz darbe girişimi sırasında Kara Kuvvetleri Komutanlığındaki (KKK) eylemlere ilişkin 150 kişinin yargılandığı davada, müşteki beyanı alındı.
Ankara 19. Ağır Ceza Mahkemesince Sincan Ceza İnfaz Kurumları Kampüsü'ndeki duruşmanın öğleden sonraki bölümünde, dönemin Kara Kuvvetleri Komutanı emekli Orgeneral Salih Zeki Çolak'ın koruma ekibinde yer alan Uzman Çavuş Yener Gürleyik, 15 Temmuz'da yaşadıklarını anlattı.
Olay tarihinde Orgeneral Çolak'ın Genelkurmay Başkanlığı karargahında bulunduğunu, daha sonra Kara Havacılık Komutanlığına geçeceği bilgisini aldığını belirten Gürleyik, garajı arayarak araçların hazırlanmasını istediğini ifade etti.
Garaj görevlisinin araç giriş çıkışının yasaklandığını söylediğini aktaran Gürleyik, bunun üzerine Güvenlik Harekat Merkezini (GHM) aradığını, sanık eski tuğgeneral Erhan Caha'nın emriyle böyle bir uygulamanın yapıldığı bilgisini aldığını söyledi.
Bu durumu Yüzbaşı Altuğ Erşan ile paylaştığını, eski koruma müdürü Yüzbaşı Burak Akın'ı da bilgilendirdiğini kaydeden Gürleyik, daha sonra öncü koruma ekibinin telsizinden "Genelkurmay Başkanlığına girmek uygun değil" anonsu geçildiğini söyledi.
Diğer koruma ekibinin ise "Ters yönden de olsa karargaha giriş yapılacak" karşılığını verdiğini aktaran Gürleyik, şöyle devam etti:
"Bunun arkasından 'Akın-1 vuruldu' anonsu geldi. Bu gelişmeyi Yüzbaşı Erşan'a bildirdim, 'Akın-1 haricinde bir personel daha vuruldu' şeklinde ikinci anons yapıldı. Kameradan Ayhan Çoban'ın derdest edildiğini gördüm. Sanık eski Özel Kalem Müdürü Albay Nuh Altınsoy, telefonda bana yanına gitmem için emir verdi. Görev yerimi terk edemeyeceğimi söyleyince, 'Emir veriyorum, çabuk gel.' dedi. Gittiğimde Yüzbaşı Erşan, odanın ortasında duruyordu. Neler olduğunu sordum, bilgisinin olmadığını söyledi ama benden önce Ayhan ve Şaban başçavuşları götürmüşlerdi. Altınsoy, 'Güvenliğin için seni bir yere götüreceğiz, sakın silahını kullanma' diyerek yanındakilerle üzerime yürüdü. Ellerimi koli bandıyla bağladılar, genel sekreterlik katındaki odaya götürdüler."
Burada Şaban Dökmeci'yi ağzı ve elleri bağlı halde gördüğünü aktaran Gürleyik, alıkonulan odadaki diğer askerlerle başka bir odaya götürüldüklerini anlattı.
Bu odada ise Ayhan Çoban'ı derdest edilmiş vaziyette bulduklarını ifade eden Gürleyik, tanımadığı bir albayın isimlerini aldığını, neden alıkonulduklarına ilişkin sorularına ise cevap vermediğini söyledi.
Lavaboya nezaretçi eşliğinde gidebildiklerini söyleyen Gürleyik, "Başımızda bekleyen üsteğmene 'Dışarıda bir savaş varsa ben de savaşayım, ben de Türk askeriyim.' dedim. Bir sonraki gün saat 09.00'da karargahtan ayrılınca yaşananların darbe girişimi olduğunu öğrendim." diye konuştu.
Duruşmaya yarın devam edilecek.