ÖZAY ŞENDİR, AHMET HAKAN'A DAYAKTAN VE KÜFÜRDEN AĞIR BİRŞEYİ HATIRLATTI!...
Ahmet Hakan'ın "Romantizm ile kavga birbiriyle bağdaşmaz" sözüne Günaydın yazarı Özay Şendir'den itiraz geldi.Romantikler de dövüşür.Galiba senin uğruna dövüşeceğin bir şeyin yok Ahmet Hakan...
Senin uğruna dövüşeceğin bir şeyin var mı Ahmet?
'Romantizm ile kavga birbiriyle bağdaşmaz' diyor Ahmet Hakan ve türevleri... Fena halde yanılıyorlar! Gerektiğinde romantikler de kavga eder. Kimileri için kavganın her türlüsü magandalıktır. Ben o fikirde değilim. "Ne bakıyorsun lan?", "Yol benim sen geri çek!" ya da "En büyük takım bizim takım" kavgasıyla, sevgili için edilen kavga arasında fark vardır. Uğruna kavga edecek kimsesi olmayanlar, bu yazının Haşmet Babaoğlu'nu savunmak için yazıldığını sanacaklar... Kimin umurunda? Bu satırlar bir duyguyu anlatmak için yazıldı. Mürekkep yalamışlara bile en ilkel tepkiyi verdiren o duygunun adına siz ister 'aşk' deyin ister 'sevgi'. Burada önemli olan sonuçtur. Yani sözün bittiği yerde, gerekeni yapmış olmak. Yoksa kim kimi dövmüş, kim kime sövmüş; bunun hiç önemi yok. Ahmet Hakan, Attila İlhan'ı şiirlerinden yazı başlığı bulmaya yarayan bir ansiklopedi gibi gördükçe başına gelenin sebebini anlayamayacak. Ama insanın Attila İlhan'ı anlayabilmesi için uğruna dövüşebileceği bir şeyi olmalı. Aşk değilse bile, en azından bir fikri, bir inancı... Galiba senin uğruna dövüşeceğin bir şeyin yok Ahmet Hakan... Bu en kötü dayaktan ya da küfürden bile daha ağır değil mi?
'Romantizm ile kavga birbiriyle bağdaşmaz' diyor Ahmet Hakan ve türevleri... Fena halde yanılıyorlar! Gerektiğinde romantikler de kavga eder. Kimileri için kavganın her türlüsü magandalıktır. Ben o fikirde değilim. "Ne bakıyorsun lan?", "Yol benim sen geri çek!" ya da "En büyük takım bizim takım" kavgasıyla, sevgili için edilen kavga arasında fark vardır. Uğruna kavga edecek kimsesi olmayanlar, bu yazının Haşmet Babaoğlu'nu savunmak için yazıldığını sanacaklar... Kimin umurunda? Bu satırlar bir duyguyu anlatmak için yazıldı. Mürekkep yalamışlara bile en ilkel tepkiyi verdiren o duygunun adına siz ister 'aşk' deyin ister 'sevgi'. Burada önemli olan sonuçtur. Yani sözün bittiği yerde, gerekeni yapmış olmak. Yoksa kim kimi dövmüş, kim kime sövmüş; bunun hiç önemi yok. Ahmet Hakan, Attila İlhan'ı şiirlerinden yazı başlığı bulmaya yarayan bir ansiklopedi gibi gördükçe başına gelenin sebebini anlayamayacak. Ama insanın Attila İlhan'ı anlayabilmesi için uğruna dövüşebileceği bir şeyi olmalı. Aşk değilse bile, en azından bir fikri, bir inancı... Galiba senin uğruna dövüşeceğin bir şeyin yok Ahmet Hakan... Bu en kötü dayaktan ya da küfürden bile daha ağır değil mi?