ORAY EĞİN YAZAR ÇİZERLERİ TWITTER'LA VURAN BARDAKÇI'YA FENA ÇAKTI!

Akşam yazarı Oray Eğin bugünkü köşe yazısında twitter'a giren yazar çizerlerle ilgili sert sözler kullanan Murat Bardakçı'ya fena çaktı.

İşte Akşam yazarı Oray Eğin'in bugünkü köşe yazısı..

Bir tarihi eser olarak Murat Bardakçı
Zamanın ruhu tuzaklı bir alan. Ya dışında kalıyorsunuz, ya da tam ortasında. Dışında kalınca kendinizi çok fena belli ediyorsunuz.
Murat Bardakçı hızın, iletişimin fazlasıyla gerisinde kalmış biri ne yazık ki. Bir de kötü bir huyu var, bilmediğini bilmiyor. Ancak o koca egosu da bilmediğini bir türlü kabul ettiremiyor.
Bakın dünkü yazısında ne diyor:
'Gazetede köşesi, TV'de programı ve geniş de bir çevresi olan yaşını başını almış gazetecinin, televizyoncunun yahut yazarın Twitter'da ne işi vardır? Yazdığı hemen her şey okunan, söyledikleri can kulağı ile dinlenen bir gazeteci ister erkek, ister hanım olsun neden hala bu gibi sitelerde bir şeyler gevelemek ihtiyacı duyar? Canının istediğini yazmasının ve ekranda aklına eseni söylemesinin ardında kendi görüntülerini Twitter'dan niçin milletin gözüne sokmaya çalışır? Beğenilme, takdir edilme ve hayran olunma merakından mı; kendi kendini kült haline getirmeye çalışma çatlaklığından mı yoksa ezel” bir doyumsuzluktan mı?'
Bir önceki yüzyılın anlayışıyla, o kafa yapısıyla aradığı sorunun cevabını bulamaz ne yazık ki.
Kendi görüntülerini insanın gözünün içine sokmak isteyenleri bilemem, ama gazeteciler ve televizyonculara laf atıyorsa kendisine 'hız' kelimesiyle yüzleşmesini öneririm.
İnternet sitesi, televizyon, gazete köşesi bazen yetmeyebiliyor. Bazen bu alanlarda paylaşılmak istenenlerin tamamını taşıyacak kadar geniş yer yok. Bir kere pratik değil: Her gün twitter'da paylaşılan onca link'i ertesi gün gazete köşesinde nasıl aktarabilirim?
Dahası, gazetecilik refleks işi. Sosyal medya da şimdilik bu refleksin yansıyacağı en önemli alan.
Amerika'nın önde gelen gazeteleri artık sosyal medyayı kullanmayan, twitter hesabı olmayan gazetecileri işe bile almıyor.
New York Times'ın başındayken sosyal medyayı küçümsemeye kalkan Bill Keller bu sene koltuğunu kaybetti. Yerine tam bir sene boyunca İnternet yayıncılığı üzerine çalışan, bunun için özel eğim alan, milyonlarca dolarlık araştırmalar yapan Jill Abramson getirildi.
Murat Bardakçı'yla aynı kuşaktan, belki ondan daha da yaşlı pek çok gazeteci twitter sayesinde kendilerine yeni bir ses buldu.
Meslek büyüğümüz çok ama çok yakın bir gelecekte hakkında 'Bir Murat Bardakçı vardı' diye bahsedilmesini istemiyorsa bir an önce hemen bir hesap açsın.