Ömer Koç’un büyük endişesi! "Pırıl pırıl gençlerimizin giderek..."

Koç Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Koç, TÜSİAD tarafından düzenlenen ‘2022 Dijital Türkiye Konferansı’nda yaptığı konuşmada, "Ülkemizin kısıtlı imkânlarıyla yetiştirdiği pırıl pırıl gençlerimizin giderek artan bir şekilde kazanımlarını ülkemize aktarmak yerine istikballerini yurt dışında arama gayretine düştüklerini görmek beni hem fevkalade üzüyor, hem de had safhada endişelendiriyor" dedi.

Koç Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Koç, Türk Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği (TÜSİAD) tarafından düzenlenen ‘2022 Dijital Türkiye Konferansı'na katıldı.

‘İkiz Dönüşüm' başlıklı oturumda konuşan Koç, “Ülkemizin kısıtlı imkanlarıyla yetiştirdiği pırıl pırıl gençlerimizin giderek artan bir şekilde kazanımlarını ülkemize aktarmak yerine, istikballerini yurtdışında arama gayretini düştüklerini görmek beni hem fevkalade üzüyor hem de hat safhada endişelendiriyor. Bu noktada Mustafa Kemal’in ‘bütün ümidim gençliktedir’ sözünü aklımızdan çıkarmadan, gençlerimizi anlamak ve kendileri açısından hiç de kolay olmayan bu yolu neden tercih ettikleri üzerinde etraflıca düşünmek icap eder” dedi.

‘DİJİTAL DÖNÜŞÜM SAĞLANMAZSA PARLAK BİR GELECEK YOK’

Koç şunları söyledi:

Dijitalleşme rekabetin oyun sahasını da genişletiyor; fikirleri hayata geçirirken ilk günden itibaren küresel düşünmek gerekiyor. Bu değişimin hızına ayak uyduramayan şirketler ve profesyoneller için parlak bir gelecek maalesef yok. Dijital dönüşümü kolaylaştıracak imkânları sağlayamayan ülkeleri de farklı bir akıbet beklemiyor. Ülke olarak geleceğe hazır olmamız gerekiyor.

Dijital ve yeşil dönüşüm birbirinden bağımsız değil. Yeşil ve dijital dönüşümü birbirini tetikleyecek ve hızlandıracak iki ana akım olarak görmeliyiz. Ülkemizin bu önemli dönüşümlerle şekillenen geleceğe ilerlerken atması gereken adımlar bellidir. Kamu idaremizin iş örgütlerimizle ve diğer paydaşlarla da istişare ederek içini doldurduğu strateji belgelerinde çok kıymetli tespit ve hedefler bulunuyor.

ATATÜRK VURGUSU

Bunları gerçekleştirmek için en temel ihtiyacımızın nitelikli insan kaynağı olduğu kanaatindeyim. Ülkemizin kısıtlı imkânlarıyla yetiştirdiği pırıl pırıl gençlerimizin giderek artan bir şekilde kazanımlarını ülkemize aktarmak yerine istikballerini yurt dışında arama gayretine düştüklerini görmek beni hem fevkalade üzüyor, hem de had safhada endişelendiriyor.

Mustafa Kemal Atatürk'ün ‘Bütün ümidim gençliktedir' sözünü aklımızdan çıkarmadan, gençlerimizi anlamak ve kendileri açısından hiç de kolay olmayan bu yolu neden tercih ettikleri üzerinde etraflıca düşünmek gerekiyor”