OLAY YARATACAK İDDİA! NTV CENK AKYOL'UN CEZALANDIRILMASI İÇİN MEKTUP YAZMIŞ!
Radikal Yazarı Yiğiter Uluğ, Cenk Akyol - NTV kriziyle ilgili çok konuşulacak bir yazı kaleme aldı.
Geçtiğimiz hafta açıklanan A Milli Erkek Basketbol Takımı kadrosuna Galatasaraylı Cenk Akyol’un alınmaması sonrasında ortalık fena karıştı. ‘Hoca tercihi’ dendi, Nihat İziç ‘Devlet’ dedi, Bakan Suat Kılıç ‘Hangi Devlet’ dedi…
Son olarak da çok ilginç bir iddia ortaya atıldı… Radikal yazarı Yiğiter Uluğ, NTV Spor Genel Yayın Yönetmeni Fuat Akdağ’ın Galatasaray Kulübü’ne mektup yazdığını iddia etti.
İşte o yazıdan bir bölüm :
‘Cenk Akyol tartışması’ sürüyor: Mikrofon sahibinin sesi ve teknik sebepler
Cenk Akyol’un hikâyesi malum, artık herkes biliyor. Nasıl başladı her şey? Önce genç sporcunun tepkisine hedef olan kurumun en tepesindeki yönetici, NTV Spor Genel Yayın Yönetmeni Fuat Akdağ, üniversite yıllarından beri tanıştığı dostu, Galatasaray Kulübü İcra Kurulu Başkanı Lütfi Arıboğan’a bir şikâyet mektubu yolladı. İçeriğine hâkim değilim elbet ama “Sporcunuz canlı yayında bizim mikrofonumuzu yere attı. Gereğini yapın, bu adamı cezalandırın” demiş olsa gerek.
‘Aaa Tanjeviç buradaymış!’
Galatasaray, bu dilekçeyi ciddiye almamış olacak ki, Cenk’e herhangi bir yaptırım uygulanmadı. Final bitti, şampiyonluk kutlandı. Federasyon tarafından aylardır “Milli Takımın başına kim gelecek?” sahte gündemiyle oyalanan basketbol kamuoyuna “Aaa Tanjeviç buradaymış! Masanın altındaymış” açıklaması yapıldı. Bu arada 16 Mayıs günü açıklanan Milli Takım aday kadrosunda ismi yer almasına karşın, Cenk henüz takımının maçları devam ettiği için kampın ilk bölümüne ve Akdeniz Oyunları’na katılamamıştı.
Sonra malum süreç yaşandı. Federasyon bu defa Avrupa Şampiyonası için Milli Takım aday kadrosunu açıkladı ve Cenk Akyol, adını o listede bulamadı. 2006’dan beri (o zaman 19 yaşındaydı) A Milli Takımda sürekli yer alan bir oyuncu Cenk…
Başkana kılıf uyduran Koç
En formsuz olduğu dönemlerde, kendi takımında süre alamadığı sezonlarda bile Milli Takım’a davet edildi. Hatta bu yüzden ona “Tanjeviç’in prensi” diyenler bile oldu. Şimdi şampiyonlukla biten ve onun da iyi maçlar çıkardığı bir play-off’un ardından, Cenk’in Milli Takım’a ‘teknik’ sebeplerle alınmadığı söyleniyor ve bu kuyruklu yalana inanmamız bekleniyor.
Basketbol Federasyonu’ndaki yapılanmayı tüm çıplaklığıyla gözler önüne seren bir olay bu; Tanjeviç yıllardır o koltukta muhteşem koçluk dehası sebebiyle değil, Başkan Demirel’in sürekli zikzaklar çizen tuhaf uygulamalarına uygun kılıflar bulabildiği, yaşından başından utanmadan gözümüze baka baka yalan söyleyebildiği için oturuyor. Buna diplomasi diyorlar… Becerebilen kalıyor (ve yerine bir türlü adam bulunamıyor), beceremeyen gidiyor. Harun Erdenay gibi yalan söylerken kızarıp bozaranlar da zaman içinde Demirel tarafından gönderilir herhalde…
Dönelim Cenk’e… NTV Spor mikrofonuna konuşmak istemediğini söylerken, yarın-öbür gün o kurum tarafından boykot edilebileceğini, zaman zaman sert eleştirilere maruz kalabileceğini aklına getirmiştir herhalde… Ama bu kadarını? Sanmıyorum.
Son olarak da çok ilginç bir iddia ortaya atıldı… Radikal yazarı Yiğiter Uluğ, NTV Spor Genel Yayın Yönetmeni Fuat Akdağ’ın Galatasaray Kulübü’ne mektup yazdığını iddia etti.
İşte o yazıdan bir bölüm :
‘Cenk Akyol tartışması’ sürüyor: Mikrofon sahibinin sesi ve teknik sebepler
Cenk Akyol’un hikâyesi malum, artık herkes biliyor. Nasıl başladı her şey? Önce genç sporcunun tepkisine hedef olan kurumun en tepesindeki yönetici, NTV Spor Genel Yayın Yönetmeni Fuat Akdağ, üniversite yıllarından beri tanıştığı dostu, Galatasaray Kulübü İcra Kurulu Başkanı Lütfi Arıboğan’a bir şikâyet mektubu yolladı. İçeriğine hâkim değilim elbet ama “Sporcunuz canlı yayında bizim mikrofonumuzu yere attı. Gereğini yapın, bu adamı cezalandırın” demiş olsa gerek.
‘Aaa Tanjeviç buradaymış!’
Galatasaray, bu dilekçeyi ciddiye almamış olacak ki, Cenk’e herhangi bir yaptırım uygulanmadı. Final bitti, şampiyonluk kutlandı. Federasyon tarafından aylardır “Milli Takımın başına kim gelecek?” sahte gündemiyle oyalanan basketbol kamuoyuna “Aaa Tanjeviç buradaymış! Masanın altındaymış” açıklaması yapıldı. Bu arada 16 Mayıs günü açıklanan Milli Takım aday kadrosunda ismi yer almasına karşın, Cenk henüz takımının maçları devam ettiği için kampın ilk bölümüne ve Akdeniz Oyunları’na katılamamıştı.
Sonra malum süreç yaşandı. Federasyon bu defa Avrupa Şampiyonası için Milli Takım aday kadrosunu açıkladı ve Cenk Akyol, adını o listede bulamadı. 2006’dan beri (o zaman 19 yaşındaydı) A Milli Takımda sürekli yer alan bir oyuncu Cenk…
Başkana kılıf uyduran Koç
En formsuz olduğu dönemlerde, kendi takımında süre alamadığı sezonlarda bile Milli Takım’a davet edildi. Hatta bu yüzden ona “Tanjeviç’in prensi” diyenler bile oldu. Şimdi şampiyonlukla biten ve onun da iyi maçlar çıkardığı bir play-off’un ardından, Cenk’in Milli Takım’a ‘teknik’ sebeplerle alınmadığı söyleniyor ve bu kuyruklu yalana inanmamız bekleniyor.
Basketbol Federasyonu’ndaki yapılanmayı tüm çıplaklığıyla gözler önüne seren bir olay bu; Tanjeviç yıllardır o koltukta muhteşem koçluk dehası sebebiyle değil, Başkan Demirel’in sürekli zikzaklar çizen tuhaf uygulamalarına uygun kılıflar bulabildiği, yaşından başından utanmadan gözümüze baka baka yalan söyleyebildiği için oturuyor. Buna diplomasi diyorlar… Becerebilen kalıyor (ve yerine bir türlü adam bulunamıyor), beceremeyen gidiyor. Harun Erdenay gibi yalan söylerken kızarıp bozaranlar da zaman içinde Demirel tarafından gönderilir herhalde…
Dönelim Cenk’e… NTV Spor mikrofonuna konuşmak istemediğini söylerken, yarın-öbür gün o kurum tarafından boykot edilebileceğini, zaman zaman sert eleştirilere maruz kalabileceğini aklına getirmiştir herhalde… Ama bu kadarını? Sanmıyorum.