Oda TV davasında mahkemeden 'bilirkişi' kararı!
Odatv Davası'na bakan mahkeme, sanıkların iş yeri ve ikametlerinde elde edilen hardisklerin ve dijital dökümlerin bilirkişiye gönderilmesine karar verdi.
Bilirkişi, harddisklerde ve dijital dökümlerde bulunan dosyaların oluşturulduğu tarih ve saat, kim tarafından oluşturulduğu, üzerinde işlem yapan son kişi bilgisi, son kayıt tarihi, sonradan değişiklik yapılıp yapılmadığı, incelenen harddisklerde zararlı yazılım bulunup bulunmadığı, virüs saldırısına maruz kalıp kalmadıkları gibi konularda rapor düzenleyerek mahkemeye gönderecek.
Gazeteciler Nedim Şener, Ahmet Şık, Soner Yalçın ile Yalçın Küçük ve eski Emniyet Müdürü Hanefi Avcı'nın aralarında bulunduğu 13 sanıklı Oda TV Davası'nın özel yetkili mahkemelerin kapatılmasının ardından yeni mahkemesinde 2. duruşması yapıldı.
8 TUTUKSUZ SANIK HAZIR BULUNDU
İstanbul Adalet Sarayı'nda bulunan 18. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmaya Gazeteci Nedim Şener, Prof. Dr. Yalçın Küçük, Doğan Yurdakul, eski Emniyet Müdürü Hanefi Avcı'nın da aralarında bulunduğu 8 tutuksuz sanık ve avukatları hazır bulundu.
"ODA TV DAVASI'NDA GAZETECİLER VE GAZETECİLİK YARGILANMAKTADIR"
Söz alan Gazeteci Nedim Şener, "Oda TV Davası'nda gazeteciler ve gazetecilik yargılanmaktadır. Hrant Dink Cinayeti'ne ilişkin kitabımı yazdıktan sonra telefonlarım dinlenmeye başladı ve tapeler 2011 yılında dava dosyasına delil olarak kondu. Telefon görüşmelerinin suç unsuru taşımadğı ispatlanmıştır" dedi. Nedim Şener, Oda TV Davası'nda yargılanırken, aynı anda adaletin diğer tarafında da OdaTV Davası'nda kumpas soruşturmasının devam ettiğini sözlerine ekledi.
"BİZİM YARGILANMAMIZ İÇİN ORTADA USULE UYGUN BİR İDDİANAME YOKTUR"
Prof. Dr. Yalçın Küçük de Oda TV Davası'nın iddianamesinin Savcı Cihan Kansız tarafından yazılmadığını, iddianamenin polis çırakları tarafından yazıldığını iddia etti. "Bizim yargılanmamız için ortada usule uygun bir iddianame yoktur" diyen Küçük, "Bu davayı kaldırmanızı ve bizimle ilgili yeni bir iddianame yazmanızı istiyorum. Savcı Kansız "Ben iddianameyi yazmaya başlıyorum" dedi. Aynı gün saat 16.00-17.00'da bizimle ilgili iddianame hazırlandığı açıklandı" dedi.
"BEN DAVA MANKENİYİM. BEN DAVADA OLMASAM YARGIÇLARIN CANI SIKILIYOR"
Ergenekon Davası'ndan tahliye edildikten sonra Oda TV Davası'ndan tutuklandığını belirten Küçük, "Beni mutlaka tutuklatacaklardı. Ben hep hapiste olmalıydım. Benim tecrübem var. Ne zaman tahliye edilsem aynı saatte tutukladılar. Bunun adaletle bir ilgisi var mı? Ben dava mankeniyim. Ben davada olmasam yargıçların canı sıkılıyor. Ben masum bir adamım. Usüle uygun olmayan iddianame nedeniyle yıllarca hapiste yattık. Benim hayatım hapiste yatmakla geçti" diye konuştu. Küçük, "Bizi yeni bir iddianameyle yeniden yargılayın" diyerek sözlerini tamamladı. Söz alan Barış Pehlivan ve Barış Terkoğlu da davada bir an önce bitirilmesini istedi.
İTÜ'DEN 5 KİŞİLİK UZMAN BİLİRKİŞİNİN BİLDİRİLMESİ İSTENDİ
Mahkeme, İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) Rektörlüğü'ne müzekkere yazılarak, İstanbul Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Bilgisayar Mühendisliği Bölümü'nde bilgisayar konusunda uzman ve bilirkişilik yapabilecek 5 kişilik uzman bilirkişinin mahkemelerine bildirilmesini istedi. Mahkeme, bildirilen bu isimler arasından re'sen seçilecek 3 kişilik bilirkişi heyetinin oluşturulmasına karar verdi.
BİLİRKİŞİ,DOSYADA BULUNAN HARDDİSKLER VE DİJİTAL DÖKÜMLERİ İNCELEYECEK, RAPOR HAZIRLAYACAK
Sanıkların iş yeri ve ikametlerinde elde edilen hardisklerin ve dijital dökümlerin bilirkişiye gönderilmesine karar veren mahkeme, dosyaların oluşturulduğu tarih ve saat, kim tarafından oluşturulduğu, üzerinde işlem yapan son kişi bilgisi, son kayıt tarihi, sonradan değişiklik yapılıp yapılmadığı, incelenen harddisklerde zararlı yazılım bulunup bulunmadığı, virüs saldırısına maruz kalıp kalmadıkları gibi konularda rapor düzenlenmesinin istenmesine karar verdi.
DURUŞMA 18 KASIM'A ERTELENDİ
Mahkeme, kapatılan 16. Ağır Ceza Mahkemesi'nce alınan TÜBİTAK raporu ve TÜBİTAK ek raporu ile bir kısım sanık avukatları tarafından soruşturma ve kovuşturma aşamasında alınan bilimsel mütalaa niteliğindeki çeşitli raporların da bilirkişilerce incelenerek, ve varsa aralarındaki çelişkinin de giderilmek suretiyle rapor düzenlenmesini istedi. Mahkeme ayrıca sanıkların ve avukatların bilirkişi heyetince tespit edilmesini istedikleri taleplerini de celse arasında mahkemeye bildirmelerini istedi. Mahkeme, eksikliklerin giderilmesi için duruşmayı 18 Kasım saat 09.30'a erteledi.
Gazeteciler Nedim Şener, Ahmet Şık, Soner Yalçın ile Yalçın Küçük ve eski Emniyet Müdürü Hanefi Avcı'nın aralarında bulunduğu 13 sanıklı Oda TV Davası'nın özel yetkili mahkemelerin kapatılmasının ardından yeni mahkemesinde 2. duruşması yapıldı.
8 TUTUKSUZ SANIK HAZIR BULUNDU
İstanbul Adalet Sarayı'nda bulunan 18. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmaya Gazeteci Nedim Şener, Prof. Dr. Yalçın Küçük, Doğan Yurdakul, eski Emniyet Müdürü Hanefi Avcı'nın da aralarında bulunduğu 8 tutuksuz sanık ve avukatları hazır bulundu.
"ODA TV DAVASI'NDA GAZETECİLER VE GAZETECİLİK YARGILANMAKTADIR"
Söz alan Gazeteci Nedim Şener, "Oda TV Davası'nda gazeteciler ve gazetecilik yargılanmaktadır. Hrant Dink Cinayeti'ne ilişkin kitabımı yazdıktan sonra telefonlarım dinlenmeye başladı ve tapeler 2011 yılında dava dosyasına delil olarak kondu. Telefon görüşmelerinin suç unsuru taşımadğı ispatlanmıştır" dedi. Nedim Şener, Oda TV Davası'nda yargılanırken, aynı anda adaletin diğer tarafında da OdaTV Davası'nda kumpas soruşturmasının devam ettiğini sözlerine ekledi.
"BİZİM YARGILANMAMIZ İÇİN ORTADA USULE UYGUN BİR İDDİANAME YOKTUR"
Prof. Dr. Yalçın Küçük de Oda TV Davası'nın iddianamesinin Savcı Cihan Kansız tarafından yazılmadığını, iddianamenin polis çırakları tarafından yazıldığını iddia etti. "Bizim yargılanmamız için ortada usule uygun bir iddianame yoktur" diyen Küçük, "Bu davayı kaldırmanızı ve bizimle ilgili yeni bir iddianame yazmanızı istiyorum. Savcı Kansız "Ben iddianameyi yazmaya başlıyorum" dedi. Aynı gün saat 16.00-17.00'da bizimle ilgili iddianame hazırlandığı açıklandı" dedi.
"BEN DAVA MANKENİYİM. BEN DAVADA OLMASAM YARGIÇLARIN CANI SIKILIYOR"
Ergenekon Davası'ndan tahliye edildikten sonra Oda TV Davası'ndan tutuklandığını belirten Küçük, "Beni mutlaka tutuklatacaklardı. Ben hep hapiste olmalıydım. Benim tecrübem var. Ne zaman tahliye edilsem aynı saatte tutukladılar. Bunun adaletle bir ilgisi var mı? Ben dava mankeniyim. Ben davada olmasam yargıçların canı sıkılıyor. Ben masum bir adamım. Usüle uygun olmayan iddianame nedeniyle yıllarca hapiste yattık. Benim hayatım hapiste yatmakla geçti" diye konuştu. Küçük, "Bizi yeni bir iddianameyle yeniden yargılayın" diyerek sözlerini tamamladı. Söz alan Barış Pehlivan ve Barış Terkoğlu da davada bir an önce bitirilmesini istedi.
İTÜ'DEN 5 KİŞİLİK UZMAN BİLİRKİŞİNİN BİLDİRİLMESİ İSTENDİ
Mahkeme, İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) Rektörlüğü'ne müzekkere yazılarak, İstanbul Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Bilgisayar Mühendisliği Bölümü'nde bilgisayar konusunda uzman ve bilirkişilik yapabilecek 5 kişilik uzman bilirkişinin mahkemelerine bildirilmesini istedi. Mahkeme, bildirilen bu isimler arasından re'sen seçilecek 3 kişilik bilirkişi heyetinin oluşturulmasına karar verdi.
BİLİRKİŞİ,DOSYADA BULUNAN HARDDİSKLER VE DİJİTAL DÖKÜMLERİ İNCELEYECEK, RAPOR HAZIRLAYACAK
Sanıkların iş yeri ve ikametlerinde elde edilen hardisklerin ve dijital dökümlerin bilirkişiye gönderilmesine karar veren mahkeme, dosyaların oluşturulduğu tarih ve saat, kim tarafından oluşturulduğu, üzerinde işlem yapan son kişi bilgisi, son kayıt tarihi, sonradan değişiklik yapılıp yapılmadığı, incelenen harddisklerde zararlı yazılım bulunup bulunmadığı, virüs saldırısına maruz kalıp kalmadıkları gibi konularda rapor düzenlenmesinin istenmesine karar verdi.
DURUŞMA 18 KASIM'A ERTELENDİ
Mahkeme, kapatılan 16. Ağır Ceza Mahkemesi'nce alınan TÜBİTAK raporu ve TÜBİTAK ek raporu ile bir kısım sanık avukatları tarafından soruşturma ve kovuşturma aşamasında alınan bilimsel mütalaa niteliğindeki çeşitli raporların da bilirkişilerce incelenerek, ve varsa aralarındaki çelişkinin de giderilmek suretiyle rapor düzenlenmesini istedi. Mahkeme ayrıca sanıkların ve avukatların bilirkişi heyetince tespit edilmesini istedikleri taleplerini de celse arasında mahkemeye bildirmelerini istedi. Mahkeme, eksikliklerin giderilmesi için duruşmayı 18 Kasım saat 09.30'a erteledi.