Gazeteci siyaseti dizayn eder mi?
Bu soruya en yürekten “Hayır” yanıtı veren kişi kuşkusuz Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’dı.
Gerek Başbakanlığı, gerekse Cumhurbaşkanlığı sırasında, siyaseti dizayn eden medya patronlarına ve yöneticilerine açık bir savaş açtı.
Bu savaş sonrasında dönemin Başbakanı Mesut Yılmaz’ı evinde pijamayla karşılayan Aydın Doğan başta olmak üzere Dinç Bilgin ve Cem Uzan gibi en büyük medya patronlarını bir daha bellerini doğrultamayacak şekilde siyaset sahnesinin dışına itti.
Yine bu kapsamda Ertuğrul Özkök, Zafer Mutlu gibi güçlü gazeteciler, eski güçlerini tamamen yitirdi.
Oysa ülkede hala siyaseti dizayn eden gazeteciler (!) var.
Bunlardan biri hepinizin bildiği “Saray Yazarı Abdülkadir Selvi…”
Her gün, çoğu fos çıkan olur olmaz kehanetlerde bulunuyor ama kimse ona “Ne yapıyorsun?” demiyor. Çünkü zaten Erdoğan’ın kendisinden istediklerini yapıyor.
***
Diğeri ise bir zamanlar “Türkiye’ye gel” diye Fethullah Gülen’in ayaklarına kapanan…
FETÖ Savcısı Zekeriya Öz’ün heykelinin dikileceğini söyleyen…
Ve FETÖ’nün yayın organı TARAF’ta yazan Rasim Ozan Kütahyalı…
Bu arkadaş bugünlerde Abdullah Öcalan’ı serbest bıraktırmak ve hatta milletvekili seçtirmek için elinden geleni ardına koymuyor.
Önceki gün katıldığı bir programda aynen şunları söyledi:
***
“Ocak ayında Sırrı Süreyya Önder ve Sırrı Sakık İmralı'ya gidecek. Abdullah Öcalan’ın orada açıklaması çok önemli.
Öcalan PKK silahlı örgüt döneminin bittiğini ilan ederse, bunu net bir biçimde söylerse, Ankara'ya geliyor. Devlet Bey’in söylediği umut hakkından da istifade eder. Dahası var. Eğer Öcalan bu cesarette davranırsa, gerekirse Hakkari’deki üç milletvekili istifa eder. Anayasanın 78. maddesi gereği Hakkari’de ara seçim yapılır 90 gün içinde. Abdullah Öcalan Hakkari birinci sıradan, Selahattin Demirtaş da Hakkari ikinci sıradan milletvekili adayı olur, meclise de girerler. Kimse de bunu engelleyemez. Bağıran çağıranlara bakmayın. Yeter ki örgüt lağvedilsin. Yeter ki silahlar gömülsün.”
ASKERLİK BİLE YAPMADI!
Kırk yıllık terör sorununu, eli kanlı bebek katilini milletvekili yaparak çözen Rasim Ozan Kütahyalı’nın ailesi, teröre kurban vermedi.
Bunu bırakın, bu arkadaş askere bile gitmedi!
Şimdi böğüre böğüre Apo denen alçağı kurtarmak için çözüm üretiyor.
Bunu da “Yeter ki PKK’ya silah bıraktırsın” şartına bağlıyor.
***
Gazeteci olduğunu iddia eden bir kişi, böyle bir “siyaset tasarımı”na neden soyunur?
Ben söyleyeyim:
Gazeteci olmadığı için.
Toplumdaki yaygın kanıya göre de bir ya da birkaç gizli servis adına çalıştığı için!
Benim yanıtını merak ettiğim asıl soru ne biliyor musunuz?
Koskoca medya patronlarını ve yöneticilerini, “Siyaseti dizayn ediyorlar” gerekçesiyle kazıyıp atan Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu “böğürtü” karşısında neden tepki göstermiyor?
Yoksa…
Bu trajedik planı onaylıyor mu?