O 'tweet'lere 3 yıl istendi! Örgüt suçlamasına delil oldu!
İzmir’de, Gezi eylemlerinde gözaltına alınan 39 kişiden 29’u hakkında ‘örgüt’ suçundan dava açıldı.
İzmir’de Gezi eylemleri sırasında ‘Twitter üzerinden insanları suça teşvik ettikleri’ iddiasıyla ’örgüt’ olarak değerlendirilip gözaltına alınan 29 kişi için, 3 yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açıldı. Tek mağdur olarak Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın yer aldığı iddianamede ‘gönüllü doktor’ çağrısı, ‘erzak listeleri’ suç delili sayıldı.
İstanbul’da başlayan Gezi Parkı eylemleri İzmir’e de sıçramış, özellikle Alsancak semtinde, Gündoğdu Meydanı’nda ve Basmane Meydanı’nda toplanan binlerce kişi, eylemlere destek vermişti. Eylemler devam ederken İzmir’de, 5 Haziran’da, Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri, Örgütlü Suçlar Soruşturma Bürosu’nda görevli savcının talimatıyla harekete geçti. Gezi eylemleri sırasında ‘yazdıkları tweet’lerle, insanları kanunlara uymamaya tahrik ettikleri’ iddiasıyla, ‘örgüt’ olarak değerlendirilen ancak birbirlerini tanımayan 39 kişi gözaltına alındı ancak, mahkemeden tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı.
Davanın mağduru Başbakan
Yaklaşık 7 aylık çalışmanın sonunda Cumhuriyet Savcısı’nın hazırladığı iddianamede 29 kişi hakkında, ’halkı kanunlara uymamaya tahrik ettikleri’ iddia edildi. Savcı diğer şüpheliler için ise kovuşturmaya gerek görmedi. İddianamenin en dikkat çeken yeri, ’mağdur’ bölümü oldu. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın ismi tek mağdur olarak iddianamede yer aldı. Davacının da, kamu hukuku olduğu yazıldı.
İddianamede eylemler sırasında kentte 33 banka, 17 ATM, 75 işyeri, 10 ikamet, 20 resmi ekip otosu, 31 otomobil, 27 belediye otobüsü, 10 resmi kurum binası, 16 çeşitli resmi kurum, 2 dershane, sanayi odası ile 8 parti binasında hasar meydana geldiği öne sürülmesine rağmen, sanık olarak gösterilen kişilerin bu olaylara bizzat katıldıklarının tespit edilemediği belirtildi. Suç unsuru olarak sosyal medyada yazılanlar gösterildi.
‘Suç delili’ yazılan tweet'ler
İddianamede sanıkların birbirini tanıdığına dair delil yok. Olaylara katıldıkları ispatlanamamasına rağmen 3 yıla kadar hapis cezasına çarptırılmaları istenen 29 şüpheli için tek suç delili, sosyal medyada kişisel sayfalarında yazdıkları şu ifadeler oldu:
“Arkadaşlar Atatürk Lisesi’nde tıbbi destek yapılıyor, Kültürpark’ı kullanarak polisi atlatıp oraya gidebilirsiniz”, “Arkadaşlar Gündoğdu Meydanı’nda kalın, burası gece sonuna kadar çok güvenli”, “İzmir Alsancak Gül Sokak için gönüllü doktor telefon numaraları”, “İzmir’de ara sokaklara, Basmane tarafına her ne sebep olursa olsun kimse gitmesin, meydanlardan ayrılmasın”, “Karşıyaka Girne tarafında eve erzaka ihtiyacı olanlar bana ulaşsın”, “İzmir Barosu kriz masası gözaltılar için”, “İzmir Alsancak wifi şifreleri lütfen yayalım”, “Otobüs durağına keyfi su sıkan TOMA”, “Kaçta yatacağımıza, kaçta içeceğimize, kaçta çocuk yapacağımıza karışan hükümet istemiyoruz.’
Dava pazartesi günü İzmir Sulh Ceza Mahkemesi’nde görülmeye başlanacak.
İstanbul’da başlayan Gezi Parkı eylemleri İzmir’e de sıçramış, özellikle Alsancak semtinde, Gündoğdu Meydanı’nda ve Basmane Meydanı’nda toplanan binlerce kişi, eylemlere destek vermişti. Eylemler devam ederken İzmir’de, 5 Haziran’da, Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri, Örgütlü Suçlar Soruşturma Bürosu’nda görevli savcının talimatıyla harekete geçti. Gezi eylemleri sırasında ‘yazdıkları tweet’lerle, insanları kanunlara uymamaya tahrik ettikleri’ iddiasıyla, ‘örgüt’ olarak değerlendirilen ancak birbirlerini tanımayan 39 kişi gözaltına alındı ancak, mahkemeden tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı.
Davanın mağduru Başbakan
Yaklaşık 7 aylık çalışmanın sonunda Cumhuriyet Savcısı’nın hazırladığı iddianamede 29 kişi hakkında, ’halkı kanunlara uymamaya tahrik ettikleri’ iddia edildi. Savcı diğer şüpheliler için ise kovuşturmaya gerek görmedi. İddianamenin en dikkat çeken yeri, ’mağdur’ bölümü oldu. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın ismi tek mağdur olarak iddianamede yer aldı. Davacının da, kamu hukuku olduğu yazıldı.
İddianamede eylemler sırasında kentte 33 banka, 17 ATM, 75 işyeri, 10 ikamet, 20 resmi ekip otosu, 31 otomobil, 27 belediye otobüsü, 10 resmi kurum binası, 16 çeşitli resmi kurum, 2 dershane, sanayi odası ile 8 parti binasında hasar meydana geldiği öne sürülmesine rağmen, sanık olarak gösterilen kişilerin bu olaylara bizzat katıldıklarının tespit edilemediği belirtildi. Suç unsuru olarak sosyal medyada yazılanlar gösterildi.
‘Suç delili’ yazılan tweet'ler
İddianamede sanıkların birbirini tanıdığına dair delil yok. Olaylara katıldıkları ispatlanamamasına rağmen 3 yıla kadar hapis cezasına çarptırılmaları istenen 29 şüpheli için tek suç delili, sosyal medyada kişisel sayfalarında yazdıkları şu ifadeler oldu:
“Arkadaşlar Atatürk Lisesi’nde tıbbi destek yapılıyor, Kültürpark’ı kullanarak polisi atlatıp oraya gidebilirsiniz”, “Arkadaşlar Gündoğdu Meydanı’nda kalın, burası gece sonuna kadar çok güvenli”, “İzmir Alsancak Gül Sokak için gönüllü doktor telefon numaraları”, “İzmir’de ara sokaklara, Basmane tarafına her ne sebep olursa olsun kimse gitmesin, meydanlardan ayrılmasın”, “Karşıyaka Girne tarafında eve erzaka ihtiyacı olanlar bana ulaşsın”, “İzmir Barosu kriz masası gözaltılar için”, “İzmir Alsancak wifi şifreleri lütfen yayalım”, “Otobüs durağına keyfi su sıkan TOMA”, “Kaçta yatacağımıza, kaçta içeceğimize, kaçta çocuk yapacağımıza karışan hükümet istemiyoruz.’
Dava pazartesi günü İzmir Sulh Ceza Mahkemesi’nde görülmeye başlanacak.