O sözler CHP'li vekili harekete geçirdi!

CHP milletvekilleri gözaltına alınan öğrenciler için emniyete geldi...

CHP İstanbul Milletvekilleri Eren Erdem ve Ali Şeker, İstanbul Üniversitesi'nde dün YÖK protestosunda gözaltına alınan öğrencileri ziyaret etmek ve polis yetkililerinden bilgi almak için emniyete geldi. Milletvekilleri, olay sırasında bir gazetecinin polis tarafından ters kelepçe yapılıp, "Bu ülkede artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacak. Size bunu öğreteceğiz" ifadelerinin kullanıldığını öne sürerek bu duruma tepki gösterdi.

İstanbul Üniversitesi'nde bir grup öğrenci dün Yüksek Öğrenim Kurulu (YÖK)'ü protesto sırasında polis tarafından gözaltına alınmıştı. Gözaltına alınan öğrenciler ifadelerinin alınması için Vatan Caddesi'ndeki İstanbul Emniyet Müdürlüğü'ne getirilmişti. CHP İstanbul Milletvekilleri Eren Erdem ve Ali Şeker de, öğrencileri ziyaret etmek ve bu konuyla ilgili yetkililerden bilgi almak için akşam saatlerinde İstanbul Emniyet Müdürlüğü'ne geldi.

"BU EMNİYET MENSUBU HAKKINDA SORUŞTURMA BAŞLATILMASI GEREKİYOR"

Emniyetin önünde açıklama yapan CHP İstanbul Milletvekili Eren Erdem, "Beyazıt'taki YÖK protestosunda gazeteci bir arkadaşımıza ters kelepçe yapıldı. Bu ters kelepçenin yapılması esnasında gazetecinin itirazına binaen oradaki emniyet mensubu 'Bu ülkede artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacak. Size bunu öğreteceğiz' şeklinde bir ifade kullanmıştır. Bu ifadeden dolayı bu emniyet mensubunun derhal açığa alınması gerektiğini duyuruyorum. Bizi izleyen yetkililerin bu şahıs hakkında derhal soruşturma başlatması gerekiyor" dedi.

"BU TÜR İFADELER İÇ BARIŞIMIZA ZARAR VERİYOR"

Erdem sözlerini şöyle sürdürdü:

"Toplumu kaosa ve infiale sürükleyecek, kutuplaşmayı derinleştirecek bu tür ifadeler bizim iç barışımıza zarar veriyor. Emniyet mensupları ne yapmanın peşindeler. Davutoğlu'nun tehdit ettiği beyaz Toroslar'la gazetecileri ortadan kaldırmaya yönelik bir çalışma içerisine mi girişecekler? Bu ülkede hiç bir şey eskisi gibi olmayacaktan kasıt nedir? Bu ülkenin zaten eskisi, baskı, şiddet, dayak, gazetecilerin cezaevlerine atılması, basılmamış kitapların toplatılması ve medya kuruluşların gasp edilmesinden ibaret değil midir? Yoksa bundan daha ileri bir faşizm mi uygulanacak? Demokrasi güçlerinin bu ifadeler karşısında çok duyarlılık içerisinde bir tepki ortaya koyması gerekir. Biz milletvekilleri olarak bu ifadeyi kullanan zihniyete karşı mücadele etmeye devam edeceğiz. Bu ülkenin iç barışı adına, bu ülkede kavganın değil barışın ve huzurun tabana yayılması adına mücadele etmeye devam edeceğiz. Böylesi toplumu kutuplaştıracak ifadeleri kullananlara karşı katıksız bit mücadele içerisinde olacağız. Birazdan da emniyet müdürlüğü içerisinde bu ifadeyi kullanan polis hakkında da gerekli bilgileri vereceğiz. Ve ilgili birimleri göreve çağıracağız."

"BUNLARIN TÜRKİYE'YE YAKIŞMADIĞINI DÜŞÜNÜYORUZ"

CHP Milletvekili Ali Şeker ise, protesto sırasında öğrencilerin gözaltına alınmasına tepki göstererek, "Faşist ve cunta darbesinin getirdiği YÖK kanunlarını kaldıracağım diye iktidara gelen AKP YÖK'ü istismar etmeye devam etti. Gençlerde YÖK'ün üniversite hayatındaki yaptığı tahribata karşı itirazlarını ortaya koyarken maalesef 20'den fazla genç gözaltına alındı. Biz bunların Türkiye'ye yakışmadığını düşünüyoruz. 12 Eylül Anayasa'sını değiştiriyoruz derken faşist cuntanın ürettiği bütün kurumları ele geçirip onun aynısını ve daha beterini yapmaya çalışanlar bu ülkenin, bilimine ve barışına hiçbir katkı sunamazlar" diye konuştu.

"KRALDAN ÇOK KRALCI OLANLAR VAR"

Şeker ayrıca şunları kaydetti:

"Bir polis memuru 'bu ülkede artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacak. Size bunun öğreteceğiz' diye kraldan daha çok kralcı olanlar var. Bu faşist baskıcı yönetimin daha da artacağına yönelik halk üzerindeki endişeleri ciddi manada birileri kendine görev edinmiş durumda. Bu endişeleri siyasetçilerin gidermesi gerekiyor."

"GÖZALTINDAKİ GENÇLERLE GÖRÜŞEMEDİK"

CHP'li vekil Eren Erdem emniyetten çıkışta da basın mensuplarına açıklamalarda bulundu.

Gözaltındaki gençlerle görüşemediklerini söyleyen Erdem, "Vatan Emniyette 21 genç var. Göz altındaki gençlerle görüşmek istedik. Fakat emniyet mensuplarının bir engellemesiyle karşılaştık. Biz milletvekilleri olarak buradaki durumu gözlemlemek zorundayız. Ancak bizler bu gençleri göstermeyeceklerini söylediler. Buradaki gençler 2911 sayılı kanun kapsamında burada tutuluyorlar. Bu da toplantı ve gösteri kapsamında bir süreç. Polise mukavemetle ilgili bir süreç. Buradaki arkadaşlar Anayasa'yı askıya almaktan tutulmuyorlar burada. Buradaki arkadaşlar 12 Eylül faşizminin kaldırılmasını istemişler. Bu 21 genç yaka paça gözaltına alınmış. Biz de bu arkadaşlarını durumunu öğrenebilmek için buraya geldik. Bizimle bu arkadaşları görüştürmemek için direniyorlar. Biz de görüşmek konusundaki ısrarımızı sürdürüyoruz. Bu konuda vali ve Meclis Başkanı ile görüştük. Arkadaşların durumunu gözlemleyene kadar burada kalmaya devam edeceğiz. Maalesef bu bizim açımızdan üzücü bir durumdur" ifadesini kullandı.

"BURASI GECEKONDU VE ÇADIR DEVLETİ DEĞİL"

Erdem sözlerini şöyle sürdürdü:


"Emniyetin hemen bir seçim akabinde böylesi bir yaklaşım sergilemesi Türkiye demokrasisi açısından çok düşündürücüdür. Bu kadar basit bir eylemden dolayı göz altına alınan gençlerle milletvekillerinin görüştürülmemesi Türkiye'nin geleceği açısından çok düşündürücüdür. Emniyet mensupları bu tarafgir tutumlarını sürdürdüğü takdirde Türkiye'deki toplumsal barışı sağlamak mümkün değildir. Vicdan sahiplerinin bu konuda daha duyarlı ve tutarlı bir tutum sergilemeleri gerekiyor. Yani buradaki 21 genç çok basit bir gösteri nedeniyle göz altındadır. Ve milletvekilleri bunlarla görüşemiyor. Böyle bir şey olur mu? Burası gecekondu, çadır devleti değil. Geleceğiz, gözlemleyeceğiz. Buradaki durumu öğreneceğiz. Burada emniyet adeta muhalefet partisinin milletvekili olmamızdan bir tutumla adeta bize bir ambargo koymaya çalışıyorlar. Biz bu ambargoyu delene kadar buradayız."