Numan Kurtulmuş'tan Sedef Kabaş açıklaması: "Aynı sözler Kılıçdaroğlu ve Akşener'e söylense..."

AK Parti Genel Başkanvekili Numan Kurtulmuş gündeme dair değerlendirmelerde bulundu. Kurtulmuş Sedef Kabaş olayına ilişkin yaptığı açıklamada, "Bütün milli iradeye saygısızlıktır demokrasiyi ayaklar altına almaktır bunun hak hukukla alakası yoktur. Hiçbir demokraside bu eleştiri sınırları içerisinde görülemez. Cumhurbaşkanı'nı eleştirebilirsiniz ama hakaret edemezsiniz." dedi.

AK Parti Genel Başkan Vekili Prof. Dr. Numan Kurtulmuş katıldığı bir televizyon programında gündeme dair açıklamalarda bulundu.

Kurtulmuş'un açıklamaları şu şekilde;

"SEDEF KABAŞ'IN SÖZLERİ MİLLİ İRADEYE HAKARETTİR"

Çok ağır bir hakaret asla dile getirilmemesi gereken bir husus Cumhurbaşkanına hakaretten öte oy vermiş insanlara da dolaylı olarak ağır hakaret etmiş oluyorsunuz. Bu ülkenin Cumhurbaşkanını çok kötü bir benzetme ile hakaret ediyorsunuz bu bir eleştiri değildir. Bütün milli iradeye saygısızlıktır demokrasiyi ayaklar altına almaktır bunun hak hukukla alakası yoktur. Hiçbir demokraside bu eleştiri sınırları içerisinde görülemez. O günkü tweetinde ben yalnız olmadığımı gördüm diyor kendi şahsı bakımından bir mizansen. Bilerek isteyerek bu kadar ağır bir hakarettir.

Bu tür saldırgan tutumlara karşı asgari bir saygınlığın korunması lazım. Ne yazık ki her iki muhalefet lideri de bu gazeteciye açık bir şekilde destek vermişlerdir. Bu hanımefendi bu hakaretleri yaparken orada bulunan CHP'li milletvekili arkadaşlarımız, ben olsaydım birisi aynı sözlerle Sayın Kılıçdaroğlu'na ya da Akşener'e aynı şeyi söylese müdahale ederdim ama siz Cumhurbaşkanı'na hakaret etmiş diyerek destek verirseniz yarın bir gün bu siyaset dilinin daha kötü olmasına neden olursunuz.

SANAYİ TESİSLERİNE ENERJİ VERİLEMEMESİ

Türkiye'nin ihtiyaçlarını karşılayacak doğalgaz imkanlarımız var. İhracatı üretimi zora sokmayacak şekilde belli düzenlemeleri BOTAŞ yapıyor. Burada bizim üretimimizi etkilemeyecek düzenlemeye BOTAŞ ile Enerji Bakanlığı birlikte yapıyor. Bunun bütün tedbirleri planlamaları yapılmıştır. Yoğun doğalgaz kullanımındaki aksaklıklar olmaması için tedbirler alınıyor.

MUHALEFETTE CUMHURBAŞKANI ADAYI TARTIŞMALARI

İnşallah Cumhurbaşkanımız 1. turda alacaktır. Muhalefet, "Erdoğan gitsin de nasıl giderse gitsin" diyor. Karşı taraftaki ittifakın ortak bir duruşu yok. 'Karşı tarafın adayı kim olacak?' sorusu ikinci sorudur, 'Karşı tarafın programı ne olacak?' birinci soru olmalıdır. Bizim dışındaki ittifak ya da ittifakların kimi aday göstereceği bize düşmez. MHP, AK Parti, BBP ittifak içerisindedir ve sorunsuz bir şekilde ilerliyor. Bu bizim için politik bir rahatlıktır. Karşı taraftaki sorun ise 2 müttefik var. Seçimlerde HDP'nin konsalize etmiş olduğu seçimler olmuştu. Cumhurbaşkanlığı adaylığı için 3. ittifaktan bahsediliyor. Bunu biz demiyoruz.

İnşallah birinci turda Cumhurbaşkanımız seçimi alacaktır. Esas bir zorluk şu; temel meselelerde oyu çok olan 3 partiden HDP, CHP, İYİ Parti. Bu partilerin HDP'yi yanlarında tutmalarının kendi seçmen kitleleri tarafından sorunlu bir alan olarak biliyorlar. Belki 3. ittifak orayı rahatlatmak olarak düşünülmüş olabilir. Daha çok var. Karşı tarafın en büyük zorluğu ise hâlâ adaylarını belirlememesidir.

SEÇMENİN AK PARTİ'YE KARŞI TUTUMU NASIL?

Dövizin 17-18'ye çıktığı dönemlerde de insanlar eleştiriyordu. İnsan sevdiğine kızar. Bizim başardığımız en önemli şey insanların gönüllerine girmektir. Ekonomideki son iyi gelişmelerle birlikte bu biraz daha sakinleşmiş vaziyette. O en kızgın günlerde dahi insanlar 'Bunu siz çözeceksiniz' dediler. Karşı tarafta böyle bir bilgi birikimin olmadığını görüyorlar. Pandemi süresi içinde üye sayısını 1 milyon artırmış bir parti. Bu öyle kolay bir şey değil. İnsanlar gönül vermese üye olmazlar. AK Parti, gönüllere girmeye başardığı için bu kadar yıldır iktidar parti. 2023'ün kapsını açacak kilit anahtar; gönüllerine girdiğimiz vatandaşların gönüllerinden düşmemektir.

"YAZIN EKONOMİDE RAHATLAMA OLUR"

Şimdi bu yaz aylarının başında bunu hissederiz. Ekonomi yönetimi bir tercih meselesidir. Güçlü bir milli üretimi olan Türkiye'nin olması lazımdı. Son süreçte de yeni istikametle birlikte Türkiye üretimi esas alan ve dünya pazarlarında rekabet edebilme ekseninde yürüyen ekonomik kalkınma modelini esas almıştır. Her alanda Türkiye büyük bir ivme kazandı. Bunun yolu daha fazla üretmek. Yazın başında iki önemli etkiyi bekliyoruz. Bu sene inşallah bolluk yılı olacak tarımla uğraşanlar bunu söylüyorlar. Bu da enflasyonu aşağı çekecek. Turizm gelirlerinde fevkalede yükseliş bekliyoruz. Enflasyonun yükleri azalmış olacak belki bir miktar daha dövizi aşağı çekecek. Yaz başı itibariyle olumlu sonuçları hissedeceğiz. 225 milyar dolar yapmış bir ülke. İhracatımız artmaya devam edecek.

UKRAYNA'DA YAŞANAN SON GELİŞMELER

Rusya'nın tezleri var. Mesela sadece Ukrayna meselesi de değildir. Aslında adı konulmamış ticari ve ekonomik anlamda üçüncü dünya savaşı başladı. Türkiye, arabuluculuk yapacak tek ülke.