NAGEHAN ALÇI'NIN OYUNCULUĞU ÖDÜL ALIR MI?
Gazeteci Nagehan Alçı ekranların yeni Müge Anlı'sı olma yolunda... Murat Tolga Şen, onu ve yayından kaldırılan "Sosyal Medya" programını yazdı.
Rasim Ozan Kütahyalı ve Nagehan Alçı ikilisinden ne yapsak kurtulamıyoruz ve ben bunu ümit etmekten bile vazgeçtim artık. Devir bu insanların devri ve bırakalım yürüsünler.
Nagehan Alçı’nın, Kanal D ekranlarında, gündüz kuşağında yayınlayacağı “Bırakın Konuşsunlar” adlı programının tanıtımları dönmeye başladı. Bültende yazdığına göre, 'Çözüm arayan' insanların sorunlarının masaya yatırılacağı programda ilişkilerden aldatmaya, aile içi şiddetten toplumsal sorunlara kadar birçok konu işlenecek ve sosyal sorumluluk projeleri ve uzmanlarla, sorunlara çözümler aranacakmış!
Daha başlamadan pek çok yerine takılabilirim bu programın… “Bırakın konuşsunlar” ismi sanki program yönetmeninin Nagehan Alçı’dan ricasıymış gibi duruyor çünkü kendisini daha önceki ekran deneyimlerinden tanıyorum. Burada çok daha donanımlı insanlara bile bir cümle kurdurmadan tam otomatik makinalı gibi konuşan birinden bahsediyorum, keza kocası da öyle hatta o bu işin şahı, şahbazı.
Asıl etiketim “sinema yazarı” olduğundan, Nagehan Alçı’nın oyunculuğuna da laf edeceğim biraz. Öncelikle replik okumayı bilmiyor, daha doğrusu okuma provasının ilk günündeymiş gibi oynuyor. “Biz sustukça, büyür içimizdekiler” derken bana hiçbir his geçmiyor mesela ancak konuşmadığı zamanlardaki duruşu iyi… Hani şu minimal filmler çekenlerin seveceği türden bir pozör oyunculuğu var. Camdan dışarı bakan dertli tipleri falan güzel oynar. Bir Yüksel Aksu filminde dökülür ama Tayfun Pirselimoğlu’nun oyuncusu olursa Portakal’ı, Koza’yı, hepsini toplar.
Şaka şaka… Ödül falan alamaz bu oyunculukla.
Program bir başlasın başka şeyler de yazarım ancak Kanal D’nin gündüz kuşağında program yapmak gerçekten büyük başarı! Daha küçük yandaşlarda staj yapar oradan ulusal TV’ye geçer diye düşünüyordum ama bu konularda hep yanılıyorum, hep yanıltılıyoruz.
TRT, GEZİ ÜZERİNDEN GENÇLERİ CEZALANDIRMAYA DEVAM EDİYOR!
TRT’nin, gençlerin çok sevdiği Leyla ile Mecnun dizisini reytinglerinin düşüklüğünü bahane ederek yayından kaldırmasının ardından "dizinin, yönetmen ve oyuncular Gezi’de göründüler diye bitirildiğini sanmıyorum. Burada yapanlardan çok seyredenleri cezalandırma, mahrum bırakma çabası var. Devletlumuz, Leyla ile Mecnun’un ipini çekerek Gezisever gençlere "madem sözümü dinlemiyorsun sana dizi, mizi yok!" dedi.” Diye yazmış ve durumu “tam bir ebeveyn davranışı” olarak nitelendirmiştim.
Yazdıklarımda haklıymışım çünkü TRT bugün bir programın daha ipini çekti ve her ne hikmetse bu program da gezi gençliğinin hoşuna gidecek türden bir yapım…
TRT, Serdar Kuzuloğlu’nun hazırlayıp sunduğu “Sosyal Medya” adlı programı yayından kaldırıldı. Kendisini “internet ekipler amiri” olarak tanımlayan Kuzuloğlu’nun amirliği en azından TRT nazarında sona ermiş oldu.
Serdar Kuzuloğlu, Gezi Direnişi sırasında yaşanan polis vahşetine seyirci kalmayıp, sosyal medya üzerinden eleştiri tweetleri atmıştı, sonra böylesi bir cezanın geleceğini fark edip bir tweetle durumu kurtarmaya çalıştı ama iktidar her şeyi not ediyor.
Elbette Leyla ile Mecnun için yazdığım ne varsa bu program için de aynını yazarım. Cezalandırılan, Serdar Kuzuloğlu’ndan çok bu programın takipçisi olan genç ve büyük ihtimal gezisever insanlar. TRT bir tür “madem kıymetimi bilmiyorsunuz, alın size o zaman!” halet-i ruhiyesine kapıldı gidiyor. Bakalım sonu nereye varacak?
MURAT TOLGA ŞEN /