Cumhurbaşkanlığı seçimlerini kaybeden Kemal Kılıçdaroğlu, Merkez Yönetim Kurulu’nda yaptığı son operasyonla CHP’nin vitrinini büyük ölçüde değiştirdi.
Eski MYK’dan sadece beş kişi yerini korurken, TBMM Başkanvekilliği’ne aday gösterilmesine karar verilen Gülizar Biçer Karaca dahil on iki kişi liste dışı kaldı...
Bu isimler; Ali Öztunç, Bülent Tezcan, Fethi Açıkel, Gamze Akkuş İlgezdi, Gökçe Gökçen, Muharrem Erkek, Oğuz Kaan Salıcı, Selin Sayek Böke, Seyit Torun, Veli Ağbaba, Yüksel Taşkın oldu.
Bu büyük değişiklik kimi çevrelerde, “Kılıçdaroğlu seçim yenilgisinin faturasını bizzat ödemek yerine tüm sorumluluğu daha çok liberal eğilimli parti yöneticilerine attı” diye yorumlansa da kulisler tam tersi bir iddia ile çalkalanıyor.
Bunu dile getirenlerin görüşleri aynen şöyle:
“Kılıçdaroğlu, parti yönetimi dışında bıraktığı isimlerden asla vazgeçmez. Tam tersine önümüzdeki yerel seçimlerde bu isimlerin en az beşini büyükşehir belediye başkanı adayı olarak görürseniz şaşırmayın…”
Kulislerde konuşulanlar bu kadarla da sınırlı değil.
İddialara göre Kılıçdaroğlu’nun “siyasi yasak” cenderesindeki İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun yerine düşündüğü iki isim bulunuyor:
“Liberal CHP’nin temel direği” Erdoğan Toprak ile Oğuz Kaan Salıcı…
*
Yine bir başka iddiaya göre Kılıçdaroğlu, adı bir ara Cumhurbaşkanlığı adaylığı için geçen Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş’ın yerine de eski yönetimde yerel yönetimlerden sorumlu olan Seyit Torun’u düşünüyor. Buna gerekçe olarak Mansur Yavaş’ın önümüzdeki seçimlere İyi Parti adayı olarak girmeyi düşünmesi, CHP’nin de buna asla onay vermeyeceğinin ortada olması gösteriliyor.
*
Kılıçdaroğlu’nun eski kurmaylarından Tuncay Özkan’ın ise İzmir Büyükşehir’i istediği öne sürülüyor. Ancak Kılıçdaroğlu’nun İzmir’de Tunç Soyer’le devam edeceğine, olmazsa onun koltuğu için en güçlü adayın İzmir 2. Bölge Milletvekili Gökçe Gökçen olduğuna kesin gözüyle bakılıyor.
*
Önümüzdeki yerel seçimlerde değişmesi beklenen bir diğer büyükşehir belediye başkanlığı ise Aydın… Kılıçdaroğlu’nun, 30 Mart 2009 yerel seçimlerinden bu yana görev yapan ve çok başarılı bulunan “topuklu efe” lakaplı Özlem Çerçioğlu’nun yerine Aydın Milletvekili ve eski Genel Başkan Yardımcısı Bülent Tezcan’la yola devam etmeyi planladığı iddia ediliyor.
Muğla da belediye başkanının değişmesi kesin olan illerden biri. Bu ilde 1999’dan bu yana belediye başkanlığı yapan 75 yaşındaki Osman Gürün’e ve Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen’e de yaşlarından dolayı teşekkür edileceği ve yerlerine yine partinin eski yöneticilerinden iki ismin aday gösterileceği konuşuluyor.
*
Buraya kadar anlattıklarımın kısa bir özetini yapmam gerekirse:
Bir: Seçimden önce “Ben Bay Kemal, geliyorum” diyen Kemal Kılıçdaroğlu CHP Genel Başkanlığı’ndan gitmeyi kesinlikle düşünmüyor ve bir anlamda “Ben Bay Kemal, gitmiyorum” diyor.
İki: Önümüzdeki seçimlerde CHP adına yarışacak yerel yöneticileri parti tabanına ön seçimle seçtirmek yerine yine her zaman yaptığı gibi bizzat belirlemeyi tercih ediyor. Demokrasiyi ağzından düşürmezken, nedense parti yönetiminde bunu umursamıyor ve tek adamlık sistemine devam diyor.
Üç: Yerel yönetimlerde ideolojik olardak da uyuştuğu eski liberal yönetim kadrosunu iş başına getirerek “yenilenmiş” gibi yapmak ve bir beş yıl daha kazanmak istiyor.
Dört: Özellikle dinci ve etnik kökenci isimlere tüm kapıları açarken Atatürkçü bir tek ismi bile parti yönetimine almamamakta ısrar ederek, parti seçmeniyle ters düşüyor.
Beş: Bu politika da bugün olduğu gibi gelecekte de CHP’nin bir seçim başarısı olasılığının kalmamasına yol açıyor.