Murat Bardakçı'dan olay yaratan 'Kaşıkçı Elması' sözleri! "Fransa'da satmak istedik"

Katıldığı canlı yayın programında konuşan tarihçi Murat Bardakçı, Kaşıkçı Elması'nın da içinde bulunduğu hazinelerin 1927'de satışa çıkarıldığını açıkladı. Daha sonra satışın olmadığını belirten Bardakçı, hazinenin kimsenin haberi olmadan 1951 yılına kadar Ankara'da Merkez Bankası'nın kasalarında tutulduğunu belirtti. "1963'e kadar hazine ortada yok" diyen Bardakçı, "Hazinenin Topkapı Sarayı'na gitmesi 1963'ü buldu" dedi.

Tarihçi Murat Bardakçı'nın katıldığı canlı yayındaki sözleri gündem oldu. Kaşıkçı Elması'nın içinde bulunduğu hazinenin bir dönem satışa çıkarıldığını belirten Bardakçı, daha sonra 1963 yılına kadar hazineden kimsenin haberdar olmadığını açıkladı. Bardakçı, Ankara'da Merkez Bankası kasalarında ortaya çıkan hazinenin Topkapı Sarayı'na gitmesinin 1963'ü bulduğunu aktardı.

Bardakçı'nın açıklamasından satır başları:

"BOŞUNA DURMASIN PARA KAZANALIM"

"Kaşıkçı Elması, Kutsal Emanetlerde değildir, hazinededir. Sadece o değil, hazineyi satmak istedik, Kaşıkçı Elması dahil. 1927'de hazineyi satmak istedik Fransa'da. Bu değişmezdir, her yeni rejim eskisini kötüler. Çünkü kendi meşruiyetini sağlamanın peşinde. Birçok uygulaması vardı bunun ve sadece Türkiye'ye mahsus bir şey değildi. Bir de bahane şu, 'Biz fakir memleketiz, boşuna durmasın para kazanalım' diyerek satışa çıkardık Fransa'da.

"1963'E KADAR HAZİNE ORTADA YOK"

Sadece hazineyi değil, Kutsal Emanetlerden de bazı parçalar gönderdik. Medine'den gelenler orada Hz. Muhammed'in kılıcı, hırkası filan yoktur. Sonra olmadı satış. Fransızlarda bir şey oluyor. Gerekçe, Bakanlar Kurulu kararı var bu konuda. 'Bunlar bize padişahlardan kaldı, satarız' diyorlar. Fransızlar da 'Bunlar padişahın ailesini kovdu, biz de siyasi sığınma verdik. Dava açarlarsa canımıza okurlar, onların malı' diyorlar. Sonra Fransa 'Bunlarla ilgisi yoktur' şeklinde hukuki mütalaa veriliyor. Bu satış evrakı bizde yok. Daha doğrusu vardır da Dışişleri'nin arşivi tasdif edilmedi daha, orada olması lazım. Bu evrakı Fransa'dan aldım. Hazineyi olduğu gibi Merkez Bankası kasalarına saklamışız, unutmuşuz. 1951'de bir kasalar bulunmuş. 'Bunlar nedir?' diye anahtarlar yok. Devlet bir ay boyunca bir anahtar koşuşturması yapıyor. 'Kaynakçı getirelim' diyorlar, 'Önemli bir şey varsa yanar' diyorlar. Çilingir çağrılıyor, çilingir açamıyor. O kasaları bir açıyorlar, Kaşıkçı Elması'nı buluyorlar. Hazinenin Topkapı Sarayı'na gitmesi 1963'ü buldu. 1963'e kadar hazine ortada yok, Ankara'daki kasalarda buluyorlardı.