MUHTEŞEM YÜZYIL BELGESELİ VE EMPERYAL İHTİRASLARIMIZ!

Başbakanın Kütahya'da yaptığı açıklama köşe yazarları ve sosyal medyayı meşgul ederken Medyaradar Sinema-TV yazarı Murat Tolga Şen konuya farklı bir bakış getiriyor.

Kimsenin ne dediğine aldırmayın! Dünyanın en mutlu insanlarıyız biz…

Açlık grevleri, Cumartesi anneleri, hapisteki öğrenciler, namus belasına öldürülen kadınlar, sendikal haklarına veda eden işçiler, dükkan kirasını dahi ödeyemeyip batan tüccar/esnaf… Bunların hepsi memleketimize tatile gelip sinsice yerleşmiş Laponyalılar! Bunun başka açıklaması yok… Eğer iş bakanların başının, her meseleyi bırakıp bir diziyi, üstelikte belgesel sanarak eleştirmesine geldiyse, gerçekliği boşverip, 500 yıl öncesini anlatan kurguları dert ediyorsak… Biz gerçekten dünyanın en mutlu ülkesiyiz.

Dün Kütahya’daki açılışta şunları söyledi Başbakan Erdoğan;

“Ecdadımızın at sırtında gittiği her yere biz de gideriz, ilgileniriz. Ama bunlar televizyon ekranındaki ecdadımızı zannediyorum o Muhteşem Yüzyıl belgeselindeki gibi tanıyorlar. Bizim öyle bir ecdadımız yok. Biz öyle bir Kanuni, öyle bir Sultan Süleyman tanımadık. Onun ömrünün 30 yılı at sırtında geçti. Sarayda, o gördüğünüz dizilerdeki gibi geçmedi. Bunu çok iyi bilmemiz, anlamamız lazım. Ben o dizilerin yönetmenlerini de o televizyonların sahiplerini de milletimin huzurunda kınıyorum. Bu konuda da ilgilileri uyarmamıza rağmen yargının da gerekli kararı vermesini bekliyoruz. Böyle bir anlayış olamaz. Bu milletin değerleriyle oynayanlara milletçe gereken dersin, cevabın hukuk içinde verilmesi gerekir.”

Köşe yazarlarının, sosyal medyanın ve dizinin yapımcılarının endişelenmesine gerek yok. Diziyi izlemediği çok belli... Öyle olsa, “Muhteşem Yüzyıl belgeselindeki gibi…” demez, çünkü kaç bölümdür yayınlanan bu TV dramasının belgeselle uzaktan yakından alakası yok…

Asıl niyeti “Muhteşem Yüzyıl”ı yayından kaldırtmak falan da değil. Bir tıkla halledilebilecek işler onlar, sıradan vatandaş gibi RTÜK’e dert yanmasına gerek yok.

Mesele şu; Erdoğan’ın Türkiye’sinin Emperyal ihtirasları var bununla ilişkilendirebileceği tek TV işi Muhteşem Yüzyıl… Çünkü Kanuni Sultan Süleyman bu anlamda Başbakan Erdoğan’ın rol modeli… At üstünde gezip bir yerleri fetheden muhteşem Osmanlılar! Erdoğan’ın düşü bu… Yanan, yıkılan ortadoğuya bakıyor, kendisini bir ‘fatih’ yapmak için gerekli tüm malzeme orada… Bize sınırlarımızın içinde güvenli bir yaşam sunmak yerine “öleceksek adam gibi ölelim” diyor. Kocaman ve çok güzel bir ülkemiz var. ‘Ölmek ‘ yerine çocuklarımızı büyütsek daha iyi olmaz mı?

Kanuni Sultan Süleyman, 46 yıl hüküm sürmüş, (Tahtta en fazla kalan Osmanlı sultanı olması açısından da önemli) toplamda 13 büyük sefer açmış ve ömrünün 10 yılını bu seferleri bizzat yöneterek yani ‘at üstünde’ geçirmiş. Kalan 36 yıl nerede? Elbette Sarayda, yine devlet işleriyle meşgul olarak… Aşk, meşk ise zaten hepimizin doğasında var ama işin o kısmı Erdoğan’ın adanmışlığına uygun düşmüyor.

Tabi niyet ne olursa olsun, bu açıklamalar gerçek bir özgürlükten ne kadar uzak olduğumuzu kafamıza çakmamıza yarıyor. Tabularımız var ve korunuyorlar. Düşünsenize, “Vampir Avcısı Abraham Lincoln” filmi için Obama’nın çıkıp “Biz ecdadımızı böyle tanımadık” dediğini… Düşünmek bile mümkün olmuyor değil mi?

Kaynak: Kanuni Sultan Süleyman’ın yaptığı savaşların listesi / Wikipedi

Twitter.com/murattolga