MİLLİYET'İN NECDET ÖZEL HABERİNE ATEŞ PÜSKÜRDÜ; BU NE TERBİYESİZLİKTİR YA!..

Başbakan Erdoğan Milliyet gazetesinin Genelkurmay Başkanı'nın ayakkabısıyla ilgili o haberini yerden yere vurdu..


İşte Başbakan Erdoğan’ın konuşmasından satır başları:

MEDYAYA ELEŞTİRİ: OKŞAYACAK MIYDIM SİZİ

Diyorlar ki Başbakan medyaya çok saldırıyor. Ne yapacaktım okşayacak mıydım sizi? Elbette eleştiri olacaktır ama yeri ve zamanı vardır.

Bir kez daha söylüyorum. Terörle mücadele boğazda manzara izlemeye benzemez. Benim mehmedim şehit düşüyor ancak bunlar genelkurmay başkanının ayakkabısının altıyla uğraşıyorlar. Bu nasıl bir basiretsizlik. Kimin hangi hesabın içinde olduğunu milletim görsün. Şehit haberleri geldikçe Ak Parti yıpranıyor diyerek ellerini ovuşturanları halkımız görsün.

SEÇMELİ DERSTEN RAHATSIZ OLDULAR

Eğitimde bu yıl seçmeli ders uygulamasını başlattık. Bunu da bilmezler. Bunların kitabında seçmeli ders yok. Başta Kur’an-ı Kerim ve Peygamberin hayatı olmak üzere veliler ve öğrenciler bir dizi seçenek arasından bunarlı görebilecek

Ama çok rahatsız oldular. İstersen göndermezsin. Seçmeli ders bu. Sen istersen gönderme ama gönderecekler seni rahatsız etmesin. Niye rahatsız ediyorsun.

Bunların böyle bir derdi olmasaydı bunlar Ak Parti ile beraber MHP ile beraber ’ne demek canım biz de böyle düşünüyoruz’ deyip yola koyulurlardı.

Kürtçe de seçmeli dedik. Bakalım ne kadar talep olacak.

66 AY DEYİP GEÇME

İlkokula başlama yaşının 66 aya çekilmesi de onları rahatsız etti. Gösteriler yaptılar Ne oldu? Bundan önce rapor alanların oranı yüzde 3’tü, şimdi yüzde 4. Yanlış yoldasın, kendine çeki düzen ver.

66 ay deyip geçme. Bizim çocuklarımız zekidir. Hiç endişe etmiyoruz. Bir an önce hayata katılımlarını istiyoruz.

13 yaşında babası ’gel Osmanlı’nın başına geç’ denilen Fatih Sultan Mehmet’i kalkıp da 13 yaşındaki evlat ’Ben daha 13 yaşındayım. Bunu yapacak noktada değilim. Sana emrediyoruz gel devletin başına geç’ diyor.

O çocuk bir karanlık çağı kapatıyor.

PKK EĞİTİME SAVAŞ AÇIYOR

Geçen sene yaşanan sıkıntıların büyük bir kısmını aştık. Terör bölgesinde yaşadığımız bazı sıkıntılar hala var. Şemdinli’de bir okulumuz PKK tarafından ateşe verildi. Bölgenin kalkınmasına kast eden terör örgütü, öğrenci yurtlarına, okuma salonlarına saldırıyor, eğitime savaş açıyor

Biz ülkemizin dört bir yanındaki kamu personelinin yanındayız, onların fedakarlıklarının farkındayız, onlara minnettarız

Öğretmenlerimiz bilsin ki, bizler onları büyük Türkiye idealimizin yapı taşları olarak görüyoruz

FİLM PROTESTOLARI

Şu anda İslam coğrafyasının tamamında ABD’de yapılan bir film dolayısıyla kitlesel protesto gösterileri yapılıyor. Libya’da ABD’nin Libya büyükelçisi katledildi.

Can kayıpları yaşanmaya devam ediyor. Hangi gerekçe ile olursa olsun bir Müslümanın masum bir cana kıyması, tek başına infaza girişmesi asla ve asla kabul edebileceğimiz bir durum değil

Bizim inancımızda öfkeyle hareket edip şiddet uygulamak, katletmek yoktur.

Müslümanlar tepki koymakta son derece haklı bir oldukları bir konuda bu elim hadise neticesinde haksız duruma düşmüştür

Batı’da bu tür seviyesiz girişimlerin ardından İslam dünyasında böyle protestolar ilk değil.

Dinimizin peygamberine hakaret etmek, dinin kutsallarına aleni hakaret etmek düşünce özgürlüğü kategorisinde asla değerlendirilemez

Gerek ABD’de, gerek Fransa’da film ve karikatür yoluyla Müslümanları rencide edenlerin düşünce özgürlüğü bahanesinin ardına sığınmaları düşünce özgürlüğüne yapılmış saldırıdır

ABD’de Müslümanları barbar olarak niteleyen bir kampanyaya ilişkin afişlerin mahkeme kararıyla metro duraklarına asılması sözkonusu. Almanya’da başörtülü kızlara yönelik bilboardlarda kampanya başlattılar.

Bunlar anti semitizmi uygulamaya alıyorlar ama İslamofobia’yu dikkate almıyorlar

İslamofobia olunca görmezden geliyorlar. İslamofobia ırkçılık kadar kötüdür.

Orada sadece Müslümanlar yaşamıyor Kudüs’te. Hristiyan da Musevi de yaşıyor. Buradaki inceliğin İsrail yönetimi inadına farkında değil

Atacağımız adımlar bu alanda da çok önemli.

Bir taraftan barışı konuşurken bir taraftan dünyayı barış karşıtı milletler haline getirmeyi ne kadar daha sürdürecekler

NEFRET SUÇU KAPSAMINA ALACAĞIZ

Biz bu hassasiyeti kendi dinimize yönelik olarak da görmek istiyoruz

Biz bununla ilgili Lahey Adalet Divanı’nda bir birimin oluşturulması için bir girişimde bulunuyoruz

Türkiye’de bunu nefret suçları kapsamına alacağız öncelikle Meclis açılır açılmaz

Ölçüsüz protestolara müsamaha gösteremeyiz

ÇİN’LE AYNI ORANDA BÜYÜYORUZ

Bu yılın son çeyreğinden itibaren büyümede fren kaldırılacak, ortalama yüzde 5 büyümeyi yakalayacağız

OECD ülkeleri arasında Çin’le aynı oranda büyüyen bir ekonomiye sahibiz.

MB’nin toplam döviz rezervi bir rekora ulaştı, 110 milyar dolara çıktı

Önümüzdeki Nisan itibariyle reel borcumuzu IMF’ye sıfırlayacağız

ARTAN TERÖR OLAYLARI

Terör örgütü güvenlik güçlerine karşı alçakça saldırılarını sürdürdü

Birkaç kez ifade ettim. Türkiye’de 30 yıldır devam eden terör geçmişte siyaset üzerinde bir etkileme gücüne ulaşmıştı. Terörün hedefi sadece güvenlik güçleri değildir. Terör toplumu korkutmak ister

Şiddet, kan dökmek terörün sadece farklı yüzlerinden biridir

Terör AK Parti iktidarına kadar maalesef şiddeti kullanarak Türkiye’de siyasete, sosyal hayata, ekonomiye etki etmiştir

İktidarlar buna engel olamamış, muhalefet de buna göz yummuştur

Terörle mücadele etmek iktidarın vazifesiymiş gibi hep görülmüştür. Muhalefet de iktidarlara destek olmak yerine iktidara vurmuştur

GERİ ADIM ATMAYACAĞIZ

AK Parti döneminde terörün yeniden tırmandığını söyleyecek kadar meseleye ilgisiz olanlar var.

Son dönemde terör olaylarında bir nebze artış olmuştur. Bu olaylar karşısında geri adım atmayacağız

CHP’YE SERT ELEŞTİRİ

Şu anda terörü arkasına alarak muhalefet yapan partilere rağmen AK Parti tek başına da kalsa bu mücadeleyi sürdürmektedir

Dünyanın her yerinde terör sorunları iktidarın, muhalefetin, medyanın ortak çabalarıyla çözüldü.

Terör örgütüyle bir başka mücadele, bizdeki muhalefetle bir başka mücadele. Ana muhalefet partisi teröre ortak proje üretelim diye kapımızı çalıyorlar.

Ana muhalefet partisi bize gelmeden önce başbakan yardımcım milli birlik projesi için randevu istedi, randevu vermediler. Ama kendileri istediğinde biz randevu verdik. Geldiler.

CHP’liler samimi değiller. Akşam başka sabah başka. Medyaya bakıyorsunuz ve orada da ayrı bir sorumsuzluk var. Hangi ülkeden güvenlik güçleri bu kadar hırpalanıyor?