MİLLİYET YAZARI MÜMTAZ TÜRKÖNE'YE NEDEN ATEŞ PÜSKÜRDÜ?

Şımartırsan tepene çıkar

Mümtaz’er Türköne, yumurtalı eylemler için ‘patoloji’ tespitinde ısrarlı. Dünkü yazısında bir adım ileriye gidip, patolojiyi şımarıklık ve faşizmle harmanlayarak bir güzel omlet yapmış.
Zaman gazetesi yazarı, SBF’deki eylemi “Dolmabahçe gösterisinde medya köşelerinden aldıkları desteğin karşılığı” olarak yorumluyor? Bir taraftan otoriter devlet baba tavrıyla “Bunlar genç, kanları kaynıyor, şımartırsanız tepenize çıkarlar“ diyor. Yetmiyor, protestocuları genetik taramaya tabi tutuyor: “35 yıl önce o dayakları atanlar, bugünün protestocularının babaları, amcaları veya teyzeleriydi!”
O da yetmiyor, konuyu faşizme bağlıyor: “Faşizan nitelikli bu zorba eylemler, siyasal taleplerin değil işte bu patolojinin tezahürü.”
Siyasal bilimci kimliğiyle yetinmeyen, “psikiyatr, devlet baba, genetik bilimci” rollerini de üstlenen Türköne, bu “bilimsel yorum”larını geçmişteki tecrübelerine bağlıyor. Ancak ciddi biçimde tökezlediği noktalar var?

PATOLOJİ KİMDE?
1. Patoloji, tıbbi bir terimdir. Bir hastalığın teşhisi için yapılan çalışma anlamına gelir. Öğrenci eylemlerini bir “patoloji” olarak yorumlamak, olsa olsa bu terimin ne anlama geldiğini bilmemekten kaynaklanabilir. Olup biteni patolojiyle açıklayan akademisyen Türköne, herhalde dünyada bir ilke imza attı!
2. “Demokratikleşen Türkiye”mizde öğrenciye bakış hâlâ “sen sus ve yerine otur”dan ibaret. En net tezahürü Türköne’nin “şımartırsan tepene çıkar” sözleri. Bu mantığın devamı, “asmayalım da besleyelim mi“ye kadar uzanıyor. O çok eleştirdiğiniz darbe dönemlerindeki otoriteryen figürlerden farkınız kalmıyor.
3. Dünyanın her yerinde ve her zaman öğrenci gösterileri olur. Londra’da on binlerce öğrenci parlamentonun önünde harç protestosu yapıyor? Şiddete karışanlar gözaltına alındı. Bizdeyse son bir yılda parasız eğitim isteyen, afiş ve bildiri dağıtan 400 öğrenciden 50’si tutuklandı. Mehmet Altan dünkü yazısında (Devletçi refleks ve protesto) bu tehlikeli duruma dikkat çekiyor, okuyunuz.

DEVLET BABA DÖVER
4. Türköne ve bazı devlet yetkilileri, son zamanlardaki öğrenci olaylarını 70’lere gönderme yaparak yorumlayarak hata ediyor. İnsanları korkutarak, “devlet baba döver ha!” diyerek tansiyonu düşüreceklerine yükseltiyorlar. 35 yıl öncesinin olaylarına gönderme yapanlar, eski solculara duydukları nefretten hareket ederek etiketler yapıştırıyor. Asıl sıkıntı, eski refleksleri bir yana bırakamayıp “Bu çocukların derdi ne?” diye sormayı başaramamakta. Bu soruyu soran medyayı suçlamak ise faşizmin ta kendisi.
5. Eylemlerin bu noktaya gelmesi, öğrencilerin sesini normal yollardan duyuramamasından kaynaklanıyor. “Efendi gibi eylem yapın” diyecek yerde, buna uygun ortamı sağlamak devletin işi. İstenince olabileceğini son 1 Mayıs’ta gördük.
Asıl hastalıklı olan nedir, biliyor musunuz? Değil kendilerini ifade etmelerine izin vermeyi, protestocu öğrencilerin bir şehre girişini yasaklayan? Bir kadını, kimliği ne olursa olsun bebeğini düşürtecek kadar tekme tokat döven? Ve tüm bu olanları Ergenekon’a bağlayan düşünce biçimidir.

Mehveş Evin /Milliyet