"MİLLİYET OKURLARININ ÇOĞUNLUĞU ÖLME ÇAĞINDA!..." SERDAR TURGUT MİLLİYET OKURLARINI ÇOK KIZDIRACAK!...

Serdar Turgut Milliyet okurlarını çok kızdıracak."Milliyet okurlarının ağırlıklı çoğunluğu ölme çağında veya bunu çoktan aşmış..."



Kesilen Penis Sorunsalı


Bu başlığa bir de sorunsal kelimesi ekledim çünkü ciddi görünmek, Milliyet okurları tarafından bile okunmak istiyorum. O yüzden bu konuya bile bir Hasan Cemal ciddiyeti katmak istedim.


Bu benim için bir başyazı. Bazen hayal kuruyorum da Milliyet yayın yönetmeni arada bir birinci sayfasına koyduğu o TIR kamyonu kadar uzun ve ağır başyazıyı başlığında belli etmeden sürpriz yapmak için penis üzerine yazsa acaba ne olurdu diye. Milliyet okurlarının ağırlıklı çoğunluğu ölme çağında veya bunu çoktan aşmış olduklarından bu başyazı okunduğunda toplam tirajlarının en azından üçte birini şoktan dolayı ani inme ve kalp krizi nedeniyle kaybederlerdi herhalde. Böyle bir gelişmenin Türkiye'nin toplam okuyucu kalitesini yükselteceği de kesindir.

Duymuşunuzdur Trabzon'da bir kadın otel odasında bir adamın penisini kesip yandaki binanın çatısına fırlattı. Bunu neden yaptı diye sormayın. Çünkü olay, suç ve ceza arasındaki illiyet bağının tamamen ortadan kalkmış olduğu bir yörede yer aldı. İşlendiği varsayılan suç ile verilen ceza arasındaki nedensellik bağı kopuk olduğundan penis kesilmesinin nedenini tam olarak anlamak bence imkansız. Oralarda suç ve ceza arasındaki illiyet bağının çoktan yok olmuş olduğunu Trabzonlular ile empati yapmak üzere şehre gidenlerin yuhalanıp neredeyse dayak yedikleri zaman bana anlatılan bir fıkra nedeniyle anlamıştım.

Kahvede oturmakta olan adamın yanına bir arkadaşı heyecanla kan ter içinde gelmiş. Ne oldu diye sorulduğunda da 'Yoldan geçen bir uzun saçı arkadan bağlı adam bana uzun süre baktı. Ben de niye bakıyorsun diye sordum. O da bana seninle empati yapmak istiyorum dedi. Ben de onu ne olur ne olmaz diye işi garantiye almak için onu vurup öldürdüm' demiş. Suç ve ceza arasındaki illiyet bağının bu durumda olduğu bir yerde otel odasında adam kadının saç şeklini bile beğenmediğini söylese bu bile penisinin kesilmesi için yeterli bir neden oluşturabilir.

Her penis kesilmesi olayında kesilen penisin neden illa bir yerlere fırlatılması gerektiğini bunun neden bir ekol haline gelmiş olduğunu anlayamıyorum. Kimse kestikleri penisi düzgün bir şekilde saklamayı düşünmüyor. Trabzon'daki olayda; kadın, penisi yan apartmanın damına fırlatarak toplumu büyük bir tehlikeyle karşı karşıya bıraktı. Düşünsenize bir kuş gelip penisi kapıp uçsaydı neler olabileceğini?

Ya uçarken kesik penisi aşağıya düşürseydi ve bu penis güzelim bir Anadolu kasabasında piknik yerinde yemek yemekte olan bir ailenin masasının ortasına düşüverse neler olurdu acaba? Kuru fasulyenizi kaşıklarken masanızın ortasına aniden bir adet penis düştüğünde görmezden gelseniz olmaz, üzerine yorum yapmaya çalışsanız ne diyeceksiniz ki? 'Tanrılar Çıldırmış Olmalı' diye bir film vardı Avustralya üzerinde uçmakta olan bir uçaktan bir adet koka kola şişesi aşağıya atılıyordu ve şişeyi gören yerliler, buna gökten geldi diye tapmaya başlıyorlardı. Anadolu'da gökten düşen penis görüldüğünde de aynı süreç yaşanır mı acaba? Ve daha da önemlisi AKP hükümetinin bu konuya resmi tepkisi ne olurdu acaba? Hangi bakan ya da bakanlar olay yeri incelemesine giderlerdi? Her piknik yerinde mutlaka olan sevimsiz çocuklardan bir tanesi ya penisi alıp oynamaya başlarsa ne yaparız?

Anadolu'