Meryem Uzerli:" Murat'la oynamasam ölürdüm"
Ünlü oyuncu Meryem Uzerli'den ilginç bir itirafta bulundu.
Fransa’nın Cannes kentinde önümüzdeki aylarda birlikte oynayacağı Murat Yıldırımile bir araya gelen Meryem Uzerli, geçmişinde hiç bir şeyden pişmanlık duymadığını söyledi. Uzerli, "Ben artık hiçbir şeyden korkmuyorum. Lara’ya bir şey olmasın yeter. Bu sonsuz bir sevgi" dedi. Murat Yıldırım ile oynamayı ne kadar istediğini anlatan Uzerli "Muratla oynamasam ölürdüm" dedi.
Birleşik Arap Emirlikleri merkezli MBC4 kanalında yayınlanan Turki Ekstra’ programının son bölümü, Cannes’da bir araya gelen Murat Yıldırım ile Meryem Uzerli ile yapılan röportaja ayrıldı. Sorularını yanıtlayan Meryem Uzerli, geçmişte ‘Suskunlar’ı dizisinde izlediği Murat Yıldırım’ı beğendiğini o tarihte birlikte oynamayı düşündüğünü söyledi. Uzerli, gülerek, "24 saat rol arkadaşım Murat olsun. Yoksa ben oynamam’ diye yalvardım. Sonuçta oldu. Başka biri olsa ölürdüm" diye espri yaptı. Uzerli, Murat Yıldırım’ın 'Kırımlı’ dizisinin fragmanında Almanca konuşmasında çok küçük aksan bozukluğu gördüğünü ifade etti.
Meryem Uzerli, 1 hafta içerisinde kendisine büyük ün getiren Muhteşem Yüzyıl’ dizisi çekiminde bulduğunu anlatırken, yine espri yaparak "Hürrem’i hayatım boyunca duymamıştım o güne kadar. Alman okullarında Osmanlı tarihinde çok fazla bir şey öğrenmedik. Belki de öğretildi de ben o gün okulda değildim" dedi. Meryem Uzerli, insanların hareketlerinin korkular üzerine kurulu bir sistem üzerine oturduğunu bildirirken, çocukluğu ile ilgili şunları anlattı:
"YALNIZ OLMAYI SEVİYORUM"
"Almanya’nın Kassel kentinde doğdum. Benden 1 yaş büyük ablam ve benden 12 ve 13 yaş büyük 2 ağabeyim var. Ağabeylerim başka bir babadan yani; yarım Alman, yarım Amerikan. Ablam ve ben yarım Türk, yarım Alman. Böyle bir mix oldu. Dördümüz aynı evde büyüdük. Çocukken evimize gelen çocuklardan yarım saat sonra uzaklaşmak isterdim. Yalnız olmayı seviyorum, kalabalığı çok sevmiyorum. Bazıları buna inanmıyor. Ben tabii ki açık bir insanım. Yani böyle hep kendi dünyamdaydım çocukken. Çocukluğumda çok fazla yaramazlık yoktu."
"HİÇBİR ŞEYDEN PİŞMAN DEĞİLİM"
Meryem Uzerli, yaşamında o anda sahip olduğu olduğumuz şeylerden en iyisini çıkararak mutlu olmaya çalıştığını ifade ederken, "Bugünden geriye bakarsam bir şeye pişman değilim. Çünkü her şey iyi veya kötü anlamda çok güzel bir tecrübe oldu. Sporla beraber bir sürü şeyi hallettim. Lara doğduktan sonra öyle devam etmeyi düşünüyorum. Koşma, yüzme,basketbol oynamayı seviyorum" dedi.
Meryem Uzerli, Türkiye’de yapılan tostların Almanya’dan çok daha fazla lezzetli olduğunu, spagetti ve sütlaç yemeyi sevdiğini söyledi.
"LARA İÇİN ÇALIŞMAK İSTİYORUM"
Kızı Lara’nın dünyaya gelmesinden sonra artık hiçbir şeyden korkmadığını vurgulayan Meryem Uzerli, şunları söyledi:
"Yeter ki Lara’ya bir şey olmasın. Sevgiye farklı bakıyorum. Çünkü bu; benim için ilk defa yüzde 100 kendini düşünmeyen sonsuz bir sevgi. Tabii senin sorumluluğun var. Daha sistemli olmayı, daha sabırlı olmayı öğrendim. Hayatımda bu kadar mutlu değildim. Şimdi en mutluyum ve Allah’a şükür ediyorum. Bu bugün, yarın olabilir. Gittiğim zamana kadar sadece Lara’ya mutlu bir yaşam yaratmak istiyorum. Lara için çalışmak istiyorum. Büyüsün, benim ona sunduğum hayat açısından güzel bir dünya görsün."
MURAT YILDIRIM: MERYEM ÇOK SAMİMİ
Murat Yıldırım: Cannes’e dizi pazarlama amaçlı gelmediklerini, ancak, bazı tanışmalar ve önümüzdeki aylarda ekrana gelecek dizinin senaristleri ile konuşmalarına olanak sağladığını söyledi. Yıldırım, rol arkadaşı olacak Meryem Uzerli’yi çok samimi, sıcak, içten, yaşamın her anını dolu dolu yaşayan, çok başarılı bir oyuncu olarak değerlendirdi.
Kırımlı’ filminde Almanca bilen Kırımlı’yı oynarken Almanya’da doğup-büyüyen Baki Davrak ve Selma Ergeç’ten dil konusunda büyük yardım aldığını, Suskunlar’ dizisindeki çocuk karakterlerini içtenlikle savunduğunu söyledi. Murat Yıldırım, şöyle devam etti:
"İNSAN HİSSETTİĞİNİ YANSITIR"
"İnsan ne hissederse onu dışarı yansıtır. Bir bakış, gülümseme ile enerji ortaya çıkar. Oynadığım karakter biraz içinde yaşıyordu aşkını. Onun da bakışlarına yansıyordu."
Konya’nın bir köyünde öğretmen bir babanın çocuğu olarak büyüdüğünü, lise eğitimi için Adana, kazandığı mühendislik fakültesi için İstanbul’a gittiğini, amatör olarak başladığı tiyatro oyunculuğunu çok sevdiğini belirten Murat Yıldırım, "Annemin büyük dedeleri Arabistan’dan gelmişler. Annem Arapça bilir. Ben bilmiyorum. Az bir şey anlıyorum bazen konuşmalardan" dedi.Yıldırım,;Yetenek Sizsiniz’ yarışmasında büyük ilgi çeken kendisini görmeyen jüri üyelerine sürpriz yapmak için türkü söylemesi için teklif gelince annesinin, "Oğlum neden şarkı söylemiyorsun" sözlerini hatırladığını belirterek, "Anneme, ;İşim değil, berecemiyorum’ demiştim. Sonra sonuçta bir türkü deyip söyledim. Gittim benim için de güzel oldu" diye konuştu. Murat Yıldırım, ideal kilosu için karbonhidrat ve şekerden uzak durduğunu, çocukluğundan bu yana sütlaca bayıldığını ekledi.
Birleşik Arap Emirlikleri merkezli MBC4 kanalında yayınlanan Turki Ekstra’ programının son bölümü, Cannes’da bir araya gelen Murat Yıldırım ile Meryem Uzerli ile yapılan röportaja ayrıldı. Sorularını yanıtlayan Meryem Uzerli, geçmişte ‘Suskunlar’ı dizisinde izlediği Murat Yıldırım’ı beğendiğini o tarihte birlikte oynamayı düşündüğünü söyledi. Uzerli, gülerek, "24 saat rol arkadaşım Murat olsun. Yoksa ben oynamam’ diye yalvardım. Sonuçta oldu. Başka biri olsa ölürdüm" diye espri yaptı. Uzerli, Murat Yıldırım’ın 'Kırımlı’ dizisinin fragmanında Almanca konuşmasında çok küçük aksan bozukluğu gördüğünü ifade etti.
Meryem Uzerli, 1 hafta içerisinde kendisine büyük ün getiren Muhteşem Yüzyıl’ dizisi çekiminde bulduğunu anlatırken, yine espri yaparak "Hürrem’i hayatım boyunca duymamıştım o güne kadar. Alman okullarında Osmanlı tarihinde çok fazla bir şey öğrenmedik. Belki de öğretildi de ben o gün okulda değildim" dedi. Meryem Uzerli, insanların hareketlerinin korkular üzerine kurulu bir sistem üzerine oturduğunu bildirirken, çocukluğu ile ilgili şunları anlattı:
"YALNIZ OLMAYI SEVİYORUM"
"Almanya’nın Kassel kentinde doğdum. Benden 1 yaş büyük ablam ve benden 12 ve 13 yaş büyük 2 ağabeyim var. Ağabeylerim başka bir babadan yani; yarım Alman, yarım Amerikan. Ablam ve ben yarım Türk, yarım Alman. Böyle bir mix oldu. Dördümüz aynı evde büyüdük. Çocukken evimize gelen çocuklardan yarım saat sonra uzaklaşmak isterdim. Yalnız olmayı seviyorum, kalabalığı çok sevmiyorum. Bazıları buna inanmıyor. Ben tabii ki açık bir insanım. Yani böyle hep kendi dünyamdaydım çocukken. Çocukluğumda çok fazla yaramazlık yoktu."
"HİÇBİR ŞEYDEN PİŞMAN DEĞİLİM"
Meryem Uzerli, yaşamında o anda sahip olduğu olduğumuz şeylerden en iyisini çıkararak mutlu olmaya çalıştığını ifade ederken, "Bugünden geriye bakarsam bir şeye pişman değilim. Çünkü her şey iyi veya kötü anlamda çok güzel bir tecrübe oldu. Sporla beraber bir sürü şeyi hallettim. Lara doğduktan sonra öyle devam etmeyi düşünüyorum. Koşma, yüzme,basketbol oynamayı seviyorum" dedi.
Meryem Uzerli, Türkiye’de yapılan tostların Almanya’dan çok daha fazla lezzetli olduğunu, spagetti ve sütlaç yemeyi sevdiğini söyledi.
"LARA İÇİN ÇALIŞMAK İSTİYORUM"
Kızı Lara’nın dünyaya gelmesinden sonra artık hiçbir şeyden korkmadığını vurgulayan Meryem Uzerli, şunları söyledi:
"Yeter ki Lara’ya bir şey olmasın. Sevgiye farklı bakıyorum. Çünkü bu; benim için ilk defa yüzde 100 kendini düşünmeyen sonsuz bir sevgi. Tabii senin sorumluluğun var. Daha sistemli olmayı, daha sabırlı olmayı öğrendim. Hayatımda bu kadar mutlu değildim. Şimdi en mutluyum ve Allah’a şükür ediyorum. Bu bugün, yarın olabilir. Gittiğim zamana kadar sadece Lara’ya mutlu bir yaşam yaratmak istiyorum. Lara için çalışmak istiyorum. Büyüsün, benim ona sunduğum hayat açısından güzel bir dünya görsün."
MURAT YILDIRIM: MERYEM ÇOK SAMİMİ
Murat Yıldırım: Cannes’e dizi pazarlama amaçlı gelmediklerini, ancak, bazı tanışmalar ve önümüzdeki aylarda ekrana gelecek dizinin senaristleri ile konuşmalarına olanak sağladığını söyledi. Yıldırım, rol arkadaşı olacak Meryem Uzerli’yi çok samimi, sıcak, içten, yaşamın her anını dolu dolu yaşayan, çok başarılı bir oyuncu olarak değerlendirdi.
Kırımlı’ filminde Almanca bilen Kırımlı’yı oynarken Almanya’da doğup-büyüyen Baki Davrak ve Selma Ergeç’ten dil konusunda büyük yardım aldığını, Suskunlar’ dizisindeki çocuk karakterlerini içtenlikle savunduğunu söyledi. Murat Yıldırım, şöyle devam etti:
"İNSAN HİSSETTİĞİNİ YANSITIR"
"İnsan ne hissederse onu dışarı yansıtır. Bir bakış, gülümseme ile enerji ortaya çıkar. Oynadığım karakter biraz içinde yaşıyordu aşkını. Onun da bakışlarına yansıyordu."
Konya’nın bir köyünde öğretmen bir babanın çocuğu olarak büyüdüğünü, lise eğitimi için Adana, kazandığı mühendislik fakültesi için İstanbul’a gittiğini, amatör olarak başladığı tiyatro oyunculuğunu çok sevdiğini belirten Murat Yıldırım, "Annemin büyük dedeleri Arabistan’dan gelmişler. Annem Arapça bilir. Ben bilmiyorum. Az bir şey anlıyorum bazen konuşmalardan" dedi.Yıldırım,;Yetenek Sizsiniz’ yarışmasında büyük ilgi çeken kendisini görmeyen jüri üyelerine sürpriz yapmak için türkü söylemesi için teklif gelince annesinin, "Oğlum neden şarkı söylemiyorsun" sözlerini hatırladığını belirterek, "Anneme, ;İşim değil, berecemiyorum’ demiştim. Sonra sonuçta bir türkü deyip söyledim. Gittim benim için de güzel oldu" diye konuştu. Murat Yıldırım, ideal kilosu için karbonhidrat ve şekerden uzak durduğunu, çocukluğundan bu yana sütlaca bayıldığını ekledi.