Merkez Bankası faiz kararını dünya böyle gördü: TL savunmasız kaldı

Merkez Bankası'nın faiz indirim kararı uluslararası finans basınında geniş yankı buldu. FT, Bloomberg, WSJ gibi yayın organları indirimin arkasında ekonomik büyümeye ilişkin kaygılar olduğunu belirtti.

Merkez Bankası’nın (TCMB), bugünkü toplantısında politika faizini indirmesinin yankıları sürüyor.

TCMB ağustosta olduğu gibi bugünkü toplantısında da 100 baz puanlık faiz indirimine giderek politika faizini yüzde 12'ye düşürdü. Karar uluslararası finans basınında geniş yankı bulurken değerlendirmelerde indirimin arkasında ekonomik büyümeye ilişkin kaygılar olduğuna ilişkin analizler yer aldı.

BLOOMBERG: BİR ŞOK İNDİRİM DAHA

ABD merkezli finans ajansı Bloomberg konu ile ilgili haberinde “Türkiye’de enflasyonun son 24 yılın en yüksek seviyesinde bulunmasına ve TL’nin rekor düşük seviyede işlem görmesine rağmen TCMB faiz oranlarında şok bir indirim daha yaptı” ifadelerini kullandı.

Beril Akman imzalı haberde Türkiye’nin ana akım para politikasını hiçe sayan bir ekonomik strateji çizdiği belirtilirken “Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve TCMB Başkanı Şahap Kavcıoğlu, enflasyonu kontrol altına almak için faiz artırılan yönteme bağlı kalmıyor” ifadeleri kullanıldı. Bu yaklaşımın ekonomik büyümeyi fiyat istikrarı pahasına teşvik ettiği ve Türk parasını savunmasız bıraktığı belirtildi.

Haberde Londra merkezli Coex Partners Limited stratejisti Henrik Gullberg ve InvestAZ Yatırım Menkul Değerler A.Ş’ye Araştırma Direktörü Tuğberk Çitilci’nin de görüşlerine yer verildi.

Gullberg, “Yaşam maliyetleri artarken ve iktidar partisinin popülaritesi tarihi düşük seviyelerde gerilerken, hükümet ekonomik faaliyeti desteklemek konusunda çok istekli” dedi. Ancak Gullberg, küresel durgunluk ve artan enflasyon korkularının olduğu böyle bir ortamda bu politikanın TL için kötü sonuçları olabileceği konusunda uyardı.

Çitilci ise “Bu yılın geri kalanında faiz indirimleri devam edecek. Merkez bankası, yurtiçinde ve AB’de bir yavaşlamaya karşı bir faiz indirimi yaptı” dedi.

FINANCIAL TIMES: TL ÜZERİNDEKİ BASKI BÜYÜYOR

Financial Times ise haberi ‘Erdoğan büyüme için bastırırken Türkiye faizleri tekrar düşürdü’ başlığı ile kaleme aldı.

Haberde Erdoğan’ın 830 milyar dolarlık ekonomiyi yönetmek için alışılmışın dışında bir yaklaşım geliştirildiği belirtildi. Laura Pitel imzalı haberde, geçen ay ve bu ayki sürpriz faiz indirimi kararlarının Türkiye’nin reel faizini daha da düşürdüğü belirtildi.

Haberde reel faizlerin eksi yüzde 68 olduğu hatırlatılırken, Türkiye’deki aşırı yüksek negatif reel faiz nedeniyle yerli ve yabancı yatırımcıların liradan kaçtığı, bunun para birimi üzerinde baskı yarattığı belirtildi.

WSJ: EKONOMİDEKİ SORUNLAR HALKIN ERDOĞAN’A DESTEĞİNİ ETKİLİYOR

Wall Street Journal ise Jared Malsin imzalı analizde TCMB’nin kararının Erdoğan’ın baskısı sonucu alındığı belirtildi. Kararın ekonomik büyümeyi teşvik etmek için alışılmışın dışında bir stratejinin parçası olarak alındığı ileri sürüldü.

Haberde ana akım ekonomistlerin enflasyonu dizginlemek için faiz artışı çağrısı yaptığı aktarıldı ve “Erdoğan bunun tam tersine inanıyor, yüksek faiz oranlarına yönelik dini itirazlarını da dile getirdi” ifadelerine yer verildi.

Analizde ayrıca küresel çapta yüksek enflasyon nedeniyle merkez bankalarının faiz artışına gittiği hatırlatılırken “büyük merkez bankalarının şahin hamleleri, Türkiye ve diğer gelişmekte olan piyasa ekonomileri üzerindeki baskıyı artırıyor” değerlendirmesine yer verildi.

Haberde son olarak faiz artışlarının büyük bir enflasyona sebep olduğu aktarıldı. Gıda, akaryakıt ve ilaç gibi temel malların fiyatlarının artması nedeniyle halkın Erdoğan’a yönelik siyasi desteğinin de etkilediği belirtildi.

REUTERS: CARİ FAZLA HEDEFİNİN TUTMASI ARTIK ÇOK ZOR

Reuters’da yer alan haberde ise geçen yıl boyunca devam eden faiz indirimleri ve artan emtia fiyatları nedeniyle ülkede enflasyonun son 24 yılın en yüksek seviyesine çıktığı hatırlatıldı.

Haberde, “Geçen ayki indirimden bu yana TCMB’nin politika faizi ile kredi faizleri arasındaki genişleyen uçurum nedeniyle atılan çeşitli adımlar, borç verenler ve borç alanlar için kafa karışıklığı yarattı” ifadelerine yer verildi.

Haberde Erdoğan’ın cari fazla yaratmak istediği ve bu yolla enflasyonu düşürmeyi amaçlayan bir ekonomik program kapsamında ihracata, üretime ve yatırımlara öncelik verdiği belirtildi. Haberde ayrıca “Enerji fiyatlarındaki artış ve Türkiye’nin ihracatını etkileyecek küresel ekonomik yavaşlama nedeniyle bu yıl cari fazla hedefine ulaşmak neredeyse imkansız” ifadeleri kullanıldı.