Merdan Yanardağ Ahmet Hakan'a fena saydırdı! 'Soytarı, sinsi yandaş, yalaka'

TELE1 kanalının genel yayın yönetmeni Merdan Yanardağ, köşe yazısında Sedef Kabaş'ın Ekrem İmamoğlu'nu konuk ettiği programı eleştiren Ahmet Hakan'a cevap verdi.

Hürriyet'in genel yayın yönetmeni Ahmet Hakan, gazeteci Sedef Kabaş'ın TELE1 ekranlarında yayınlanan ve İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'nu konuk ettiği programındaki tavırları için 'yalakalığın incelikleri' ve 'yalakalık sanatı' ifadelerini kullanmıştı.

TELE1'in genel yayın yönetmeni Merdan Yanardağ da, Ahmet Hakan'ın bu ifadelerine Twitter hesabından yaptığı açıklamayla cevap verdi.

Merdan Yanardağ, Ahmet Hakan'a "yalakalık sizin mesleğiniz" diye seslenerek, Hürriyet'in Demirören Grubu'na geçtikten sonra düşen tirajlarına vurgu yaptı.

Yanardağ, "Belediyeler ve kamu bankalarından aldığınız usulsüz reklamların -ki listeyi de açıkladık- hesabını verin önce" dedi ve Sedef Kabaş'ın tavırlarını nezaket olarak yorumladı.

Merdağ Yanardağ Twitter'dan şunları yazdı:

İGDAŞ iftirası boşa çıkınca, bu kez TELE 1'de Sedef Kabaş'ın İmamoğlu ile yaptığı programı dillerine dolayan soytarılar, cinlik yapıp kavramları tersine çevirerek suni bir "yandaş-yalaka" üretmeye çalışıyor. Boşa uğraşmayın, tutmaz. Nezaket ile yalakalık arasındaki farktır bu.

Düşmanca da olsa, Sedef Kabaş ya da TELE 1'e yönelik seviyeli her eleştirinin başımızın üstünde yeri var. Ancak, küfür, kadın kimliği üzerinden hakaret, aklasızca taciz ve tecavüz imaları hakkında tek laf etmeyen Ahmet Hakan, gerçek yalakalık ve sinsi yandaşlığın somut ifadesidir...

Soytarılar kervanına son olarak katılan Ahmet Hakan'a son söz; yalakalık sizin mesleğiniz.. Hürriyet grubu el değiştirince, -tirajı 30-35 bina kadar düşürdünüz- belediyeler ve kamu bankalarından aldığınız usulsüz reklamların -ki listeyi de açıkladık- hesabını verin önce.

Ahmet Hakan yazısında şunları yazmıştı:

SEDEF Kabaş adlı muhalif televizyoncu, çalıştığı muhalif televizyon kanalında Ekrem İmamoğlu ile söyleşi yapıyor.

*

Söyleşinin en başında Ekrem İmamoğlu’nu öyle bir övüyor, öyle bir yağlıyor, öyle bir ballıyor ki...

Ekrem İmamoğlu bile bakışlarıyla, hareketleriyle, vücut diliyle “Yahu amma abarttı ha” diyor.

*

Ve uzun yağlamanın ballamanın ardından sıra ilk soruya geliyor.
Sedef Kabaş, yine bir sürü allayıp pullamayla başlıyor sorusuna...

Sonunda ise “Boş kaleye al da at” diyerek pasını ikram ediyor.

*

Ne görüyoruz bu cıvık cıvık röportajın ardından?

*

“Sayın Cumhurbaşkanım! Bu enerjiyi nereden buluyorsunuz?” türünde bir soruyla günlerce, haftalarca, aylarca kafa bulan kesimlerden...

“Bu enerjiyi nereden buluyorsunuz?” sorusunu fersah fersah geçmeyi başaran Sedef Kabaş performansıyla ilgili “tıs” çıkmadığını görüyoruz.

*

Ama ben en çok buna değil de şuna takıldım:

Sedef Kabaş’ın “SORU SORMA SANATI” diye kocaman bir kitabı varmış.

*

Sedef Kabaş’tan yeni bir kitap yazmasını bekliyorum ben şimdi.

Adını “YALAKALIĞIN İNCELİKLERİ” ya da “YALAKALIK SANATI” koyabilir.