Mehmet Uçum, ‘iç cephe’ tartışmalarına dahil oldu! CHP ve muhalefeti de ekledi…

Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Mehmet Uçum, “Bir Pazar notu: İç cephe Türkiye cephesidir” başlılığıyla yaptığı paylaşımda siyasetin gündeminde olan 'iç cephe' ifadesine ilişkin açıklamalarda bulundu. Uçum, yaptığı 'İç cephe' tanımına CHP'yi ve muhalefeti de dahil etti.

Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Mehmet Uçum, İsrail'in Ortadoğu'daki saldırgan tutumunun artmasının ardından AK Partili Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından da gündeme taşınan 'iç cephe’ ifadesine ilişkin konuştu.

Sosyal medya platformu X üzerinden “Bir Pazar notu: İç cephe Türkiye cephesidir” başlıklı bir paylaşım yapan Uçum, iç cephe tanımında bulundu.

Uçum 'iç cephe' tanımında "ülke içi demokratik siyasi yarışma" yerine "ülkeye yönelik çeşitli risklere karşı Milli Devlet ile Ulusal güç unsurlarının bütünlüğüne işaret eden ve bu amaçla kullanılan" bir kavram olarak yer verdi.

"İç siyasette ‘iç cephe’ şeklinde kullanılması halinde demokratik siyaseti militarize edebileceği eleştirileri yapılabilir. İç cephe iç siyasetteki rekabet açısından kullanılırsa bu eleştiri haklı da olabilir" diyen Uçum, CHP'nin de iç cephe tanımının içinde yer aldığını söyledi.

"CHP VE DİĞER MUHALİF MECRALARIN DA OLUŞTURDUĞU KUVVET"

Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Mehmet Uçum’un paylaşımının tamamı şu şekilde:

“Atatürk’ün Nutuk’ta yer verdiği İç Cephe kavramı Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından yeniden gündeme getirildi. Sayın Bahçeli de zaman zaman Atatürk’e de atıf yaparak İç Cephe vurgusunu etraflıca yapıyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan bölgemizde soykırımcı ve faşist İsrail yönetiminin yarattığı ateş çemberine ve küresel emperyalizmin yıkıcı projelerine karşı Türkiye’nin iç cephesini sağlam tutması gerektiğine işaret etti.

Bu açıklama iç cephenin ne olduğuna ilişkin bir tartışma da başlattı. İç cepheden somut olarak ve içerik açısından ne anlaşılması gerektiğine ilişkin tarihsel ve güncel boyutları üzerinden farklı değerlendirmeler olabilir. Ancak genel bir çerçevede mutabakat sağlanması mümkündür.

Buna göre iç cephenin Türkiye’nin Ulusal (Milli) Demokratik Cephe perspektifi olduğu yaklaşımıyla şu tanım yapılabilir: En büyük sosyal güçlerinden birincisinin Cumhur İttifakının olduğu, tam bağımsızlıktan, coğrafi bütünlükten, siyasi birlikten yana ve anti-emperyalist tüm güçlerin birleştiği, Türkiye’yi koruma, güçlendirme ve geliştirme hedefleriyle hareket eden CHP ve diğer muhalif mecraların yurtsever, ulusal, vatansever, milliyetçi güçleri de içinde tüm ulusal/milli güçlerin Milli Devletle birlikte oluşturduğu kuvvet, iç cephedir.

Cephe nitelemesinin askeri bir terim olması sebebiyle iç siyasette ‘iç cephe’ şeklinde kullanılması halinde demokratik siyaseti militarize edebileceği eleştirileri yapılabilir. İç cephe iç siyasetteki rekabet açısından kullanılırsa bu eleştiri haklı da olabilir. Fakat burada sözü edilen ‘iç cephe’ ifadesi, ülke içi demokratik siyasi yarışma açısından değil, Atatürk’ün perspektifinde de yer aldığı üzere ülkeye yönelik çeşitli risklere karşı Milli Devlet ile Ulusal(Milli) Güç Unsurlarının bütünlüğüne işaret ettiği ve bu amaçla kullanıldığı için farklı değerlendirilmelidir.

Sonuç olarak İç Cephenin tüm dış tehdit ve risklere karşı Milli Güç Unsurlarıyla Milli Devletin bireşimi olan ‘Türkiye Cephesi’ olarak değerlendirildiği anlaşılmaktadır."