'MEHMET BARLAS GELDİ AMA O NEDEN YOKTU?... ' MUSTAFA BALBAY TOPLANTISINDA ORAY EĞİN HABERTÜRK'ÜN HANGİ YAZARINI ARADI?..

Bugün Mustafa Balbay'ın sadece elindeki belgelerden dolayı içeri atılmış olmasını belki de en iyi anlayacak kişi.

Mehmet Barlas geldi ama Murat Bardakçı neden yoktu?


Mehmet Barlas'a hayran kaldım. Perşembe günü Cumhuriyet gazetesinde Mustafa Balbay'a destek amacıyla toplanan gazeteciler arasındaydı o da. Daha sonra köşesinde de, görüş verdiği televizyon programlarında da neden Cumhuriyet'e gittiğini açıkladı.
Aynı düşünceleri paylaşmasa da bir gazeteciye destek için oradaydı. Ama Barlas'ın önemi o günkü gazeteci topluluğunun pek çoğundan daha farklı görüşte bir isim olması. Üstelik Sabah'tan gelen tek kişiydi.
Artı Mustafa Balbay'la gazetecilik tarzları hiç mi hiç uyuşmuyor. Cumhuriyet'te gazeteciliğe başlamasına rağmen bugün zıt kutupları temsil ediyorlar. Artık AKP'ye onay ve destek veren liberal kanadın bir kanaat önderi o.
Ama Barlas'ın gazeteciliğe saygısı var. Benim de ona saygım sonsuz, gerçekten çok klas bir davranıştı.
İşte Mehmet Barlas bu yüzden büyüktür.
Ancak Barlas ne kadar büyükse, Nazlı Ilıcak da bir o kadar küçülmüştür. Köşesinde hala Mustafa Balbay'ı infazlıyor, desteğe giden gazetecileri eleştiriyordu.
Softa kafası bu eylemin hepimizin özgürlüğü için olduğunu idrak edemeyecek kadar kapalı. Ya da inatla konuyu kişiselleştirmeye, Mustafa Balbay'a indirgemeye çalışıyor.
Barlas'la aralarındaki fark bu. Ama daha da acı olan bu ülkede düşünceleri yüzünden defalarca infazlanmış, hatta hapis yatmış biri olması Ilıcak'ın. Nasıl olur da bir başka gazetecinin tutuklanmasını hoş görebiliyor, anlamak mümkün değil.
Oysa o gün Cumhuriyet'e gelseydi... Büyük ihtimalle küfürler edilecekti, kalabalık ıslıklayacaktı, 'Hoş gelmedin' denecekti ama Nazlı Ilıcak büyüyecekti.
Tam da bunu yapmadığı için hiçbir zaman Mehmet Barlas olamayacak maalesef...
Benim gözüm orada bir başka gazeteciyi de aradı. Ve maalesef o da gelmedi.
Murat Bardakçı'dan bahsediyorum... Gazetecilik enerjisi ve titizliğini her zaman takdir ettiğim Murat Bardakçı. Onun da Cumhuriyet'te olması gerekirdi.
Özel olarak Murat Bardakçı. Sebebi basit. Babası İlhan Bardakçı gazeteciydi. Ve elindeki bir belge yüzünden mahkemelere düştü, yurtdışında yaşamak zorunda kaldı... Murat Bardakçı babasının sadece gazetecilik yapmak için çektiği sıkıntıları, o dönemleri iyi bilir.
Üstelik, Murat Bardakçı da titiz bir belgeci ve arşivci. Bugün Mustafa Balbay'ın sadece elindeki belgelerden dolayı içeri atılmış olmasını belki de en iyi anlayacak kişi. Murat Bardakçı da, her iyi gazeteci gibi bilir ki gazetecinin evinde, arşivinde, dosyasında, bilgisayarında belge olur. Belge olması zorunludur...
Keşke gelseydi diyorum. Söyleyin haksız mıyım?
Neden gelmediğini bilmiyorum. Ama iyimser bir tahmin yürütmek istiyorum. Belki o gün bir işi vardı, belki eylemden haberi yoktu, belki Cumhuriyet'te bu işi organize edenler onu atladılar. Bilmiyorum ama merak ediyorum.
Ve yine de onun bu eylemi destekleyeceğini, gazetecinin belge edinme ve saklama hakkına sahip çıkacağına inanmak istiyorum. Belki yazılarıyla, belki programlarla...


ORAY EĞİN/ AKŞAM