MEHMET ALTAN HÜKÜMETTEN UMUDUNU KESTİ! "YOK MU BU CİNAYETİ AYDINLATACAK!"

"Bugün Hrant'ın öldürülüşünün dördüncü yıldönümü... Cesedi hala Şişli'de vurulduğu yerde yatıyor.."

Hrant, JİTEM, Hizbullah, CIA

Bugün Hrant’ın öldürülüşünün dördüncü yıldönümü... Cesedi hala Şişli’de vurulduğu yerde yatıyor, çünkü tetiği çektirenler hala ortaya çıkmadı... Daha doğrusu, galiba çıktı da cezalandırılmadı...

Galiba diyorum... Çünkü, Bugün Gazetesi yazarı Adem Yavuz Arslan’ın piyasaya çıkan “Bi Ermeni Var, Hrant Dink Operasyonu’nun Şifreleri” adlı kitabında, silahın hikâyesinin yanı sıra cinayetle ilgili çok ilginç bilgiler var.

Kitapta, Hrant Dink cinayetinde kullanılan silahı, şu an silah kaçakçılığından cezaevinde olan Olgün Akyüz isimli bir kişinin verdiği, Albay Ali Öz’ün cinayetten önce Dink aleyhine bir CD izlettirip para dağıttığı iddia ediliyor...

Kitapta, can güvenliğimizi sağlayan değil, Hrant’ı öldürmeye yönelik hareket eden bir Albaydan söz ediliyor...

Sağlıklı bir ülke vatandaşı için çok şaşırtıcı bir iddia ama maalesef bizim için değil...

***

Adem Yavuz Arslan’ın “Bi Ermeni Var, Hrant Dink Operasyonu’nun Şifreleri” adlı kitabında, Erhan Tuncel ve Yasin Hayal’in, Ergenekon sanığı emekli Tuğgeneral Veli Küçük’e ait “Strateji” adlı güvenlik şirketinde keskin nişancılık eğitimi aldığı da kitaptaki bir başka iddia...

Hrant Dink, Ali Öz ve Veli Küçük...

***

Katledilen Hrant Dink...

Cinayetle ilgili para dağıttığı iddia edilen Albay Ali Öz...

Ve katil zanlılarına silah talimi yaptırttığı iddia edilen Tuğgeneral Veli Küçük...

Veli Küçük adı dün de ifade vermeye devam eden İkinci Ergenekon davasının tutuksuz sanığı emekli Albay Arif Doğan’ın önceki günkü ifadesinde de geçiyordu...

O cümleyi anımsayalım:

“JİTEM benim. Veli paşama (Veli Küçük) devrettiğim Jandarma İstihbarat Grup Komutanlığı’dır.”

Devleti...

Birinci Cumhuriyet’i tanımak açısından Albay Doğan’ın şu ifadelerinin de altını çizmek gerekir:

“Hizbulkontra’yı da ben kurdum. Şimdiki Hizbullah değil. Hüseyin Velioğlu’nun ilk kurduğu teşkilattı bu. Bu teşkilatı ben kurmuştum, bu olaya baş koymuşum. JİTEM’in arşivi bende. Kimse bulamaz onu. İstediler, vermedim. 10 bin kişinin arşivi var. Onlar kahraman gibi çarpışıyorlardı. İsimlerini vereyim, onları da mı yargılayacaksınız?”

Anayasa’da devlet nasıl tanımlanıyor?

Demokratik, laik, sosyal bir hukuk devleti...

Peh, peh, peh...

***

Yukarıdakiler Birinci Cumhuriyet’in iç

yüzü...

Bir de dış yüzü var...

Alman Die Welt Gazetesi WikiLeaks belgelerine dayanarak, “Türk hükümetinin 2002-2006 yılları arasında, Amerikan Merkezi Haberalma Teşkilatı’nın (CIA) terör zanlılarını taşıdığı uçaklara izin verdiğini” iddia ediyordu...

Habere göre, dönemin Amerikan Büyükelçisi Ross Wilson imzalı, 8 Haziran 2006 tarihli bir belgede, “Türkiye’nin, 2002-2006 yılları arasında, CIA’nın terör zanlılarını taşıdığı uçaklara uçuş izni verdiği” belirtiliyor.

Büyükelçi notta, “Türk Silahlı Kuvvetleri İncirlik’i, 2002 yılından itibaren tutuklu nakillerinde yakıt ikmali için kullanmamıza izin veriyordu. Ancak bu izni 2006 yılının şubat ayında kaldırdı” diyor.

Belgeye göre, söz konusu süre zarfında İncirlik’e 24 CIA uçağı indi. Bu inişler sadece yakıt ikmalinden mi ibaretti, yoksa havaalanında sorgulama yapıldı mı, belli değil. Ross Wilson’ın notu, bugün Amerikan Hava Kuvvetleri Komutanı olan Norton Schwartz’ın, 2006 yılındaki Ankara ziyaretine hazırlık niteliğinde... Die Welt’in haberine göre, o dönemde Amerikan Genelkurmay’ı, CIA uçuşları için iznin uzatılmasını istemeyi düşünmüş. Ancak Schwartz’ın ziyaretinde konunun açılmamasına karar verilmiş...

***

Hrant’ın katilini bulacak...

JİTEM ve Hizbullah’ı ortaya çıkaracak...

CIA uçuşlarının iç yüzünü aydınlatacak bir irade peşindeyiz...

Var mı samimi bir taliplisi?

Mehmet ALTAN / STAR