MEDYANIN EN BÜYÜK TROLÜ KİM?

Esra Elönü attığı tweetlerle yine ortalığı karıştırdı. Yoksa o bunu mahsus mu yapıyor? Murat Tolga Şen yazıyor.

Trol deyince ne anlıyorsunuz? Eskiden anahtarlık olarak satılan sevimli küçük bebekler vardı onlara Troll denirdi ve aslında bu İskandinav mitolojisine ait bir tanımlama… İnsanların başına musallat olan dev yaratıklar Troll’ler. Aptallar ama sürekli saldırıyorlar ve kollarını bacaklarını kestiğinizde hemen yeni bir kol bacak çıkarttıkları gibi kesilen uzuvdan yeni bir Troll meydana getirerek çoğalıyorlar.

Yazının konusu olan Trol ise daha çok forum-sözlük jargonunda yer etmiş bir zihniyet. Forum-sözlük-Facebook-Twitter gibi ortamlarda ortaya bir laf atıp sonra da tüm şimşekleri ve ilgiyi üzerine çekerek insanları gereksiz yere meşgul eden tiplere Trol deniyor. Trollük yapan kişi yazdığı şeyin saçmalığının ve kabul edilemezliğinin farkında ama zaten amacı ortaya bir fikir koymak değil, ortalığı karıştırmak. Bunu yapabildiği ölçüde de kendini başarılı hissediyor. Troller AKP iktidarı döneminde forumlardan sözlüklerden taşıp gazetelerin köşelerine, tartışma programlarının konuk sandalyelerine taşındılar. Okuru/seyirciyi sinirlendirerek ilgisini canlı tutmaya çalışan editörler/yapımcılarda bu tiplere kucak açtı ve medyanın karanlık çağı başlamış oldu. Yoksa siz hala Rasim Ozan Kütahyalı’yı gazeteci mi sanıyorsunuz?

Bütün bunları neden yazdığıma gelince… Esra Elönü’nün son paylaştığı tweetin ardından kendisinin medyanın en büyük Trolü olduğuna kanaat getirdim. Herşeyiyle tastamam olmuş ve saçmalamanın maddi manevi tüm getirilerini tatmış bir fani…

Kendi Twitter infosuna göre bir derginin editörlüğünü ve Habertürk TV’de program yapan, aynı zamanda Haber7 ve Dipnot TV yazarı olan bu kızımız Post Apokaliptik (Kıyamet sonrası) filmlerden fırlamış giyim tarzıyla dikkatimi çekmişti önceleri… Sonra sağa sola su tabancasıyla fışkırtır gibi tespit fışkırtmaya başladı. Böylece herkesin dikkatini çekerek yerini sağlamlaştırdı ve bazıları için bir tür kanaat önderine dönüştü diye yazarım sanmayın, o kim kanaat önderliği kim!

Ne yazmış Elönü?

"basortulu öğretmene hayvanlik edenin hakkı paladır direk kafadan!"

Kızmayın, sinirlenmeyin. Esra Elönü, balıkların güzelce yüzdüğü belediye havuzuna gıcıklığına taş atan küçük bir kız… Tek derdi yaptığı yüzünden onunla ilgilenilmesi ve yapma denilip eline şeker tutuşturulması yoksa aklı başında hiç kimse başörtülü öğretmene saldıranın kafasının palayla kesilmesi gerekir diye tweet atmaz. Zaten kendisi de palayla kafa kesenlerin memleketinde barınamaz. Ancak özgür bir ülkede çıkarabilir bu sesi. Mahsus yaramazlık yapıyor çünkü akıllı uslu olursa bu donanımsızlıkla şimdi olduğu yerde olamayacağının gayet farkında... O yüzden abanıyor nefret söylemine!

O tweet ne bir öfke taşırması ne de başka bir şey… "Dur ben öyle bir şey yazayım ki, herkes beni konuşsun" hesabı kitabı yapılarak atılmış bir deli zırvası, adeta bir Hollywood kurgusu…

Esra Elönü’nün buna ihtiyacı var çünkü. Onun kendisini ciddiye aldıracak herhangi bir uzmanlığı, bilirkişiliği vs. yok. Ancak Tuaregler gibi giyinerek ve çiğnenmemiş lokmaları sosyal medyaya püskürterek varolabiliyor. Kadına uygulanan şiddeti kınadığı falan yok. Başörtüsü meselesi en kolay sömürebileceği alan, ki bu da bir Trol özelliğidir; açık sinir uçlarını bulup onlara dokunursunuz.

Bir yandan da garip bir acıma duygusuyla izliyorum kendisini çünkü bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olarak girdiği her ciddi münazarada karşı tarafın ona ’finish him’ çektiğine ve sonucun fatality! şeklinde geldiğine şahit oldum.

O yüzden bu kızcağızın yazdıklarını fazlaca önemseyip ona laf yetiştirmekle uğraşmayın derim. Bir Trolü yok etmenin en iyi yolu onunla savaşmamak, tamamen görmezden gelmektir. Trol kendi aptallığına ortak olacak kimseyi bulamayınca aynada kendi yüzünü görür ve utanır.

MURAT TOLGA ŞEN /