"LOVE" DERSİ İSTERLERDİ,"LAW" DERSİ ALDILAR!..BAŞBUĞ'UN İLETİŞİM DANIŞMANI GAZETECİLERİ NASIL İĞNELEDİ?

İlker Başbuğ'un İletişim danışmanı Nuran Yıldız aşk ve seks gazetecileriyle kafa buldu. Ahmet Hakan'a da göndermelerde bulundu...



"LOVE" DERSİ İSTERLERDİ, "LAW" DERSİ ALDILAR...

Org. Başbuğ iletişim toplantısında LAW silahının yatağını gazetecilere gösterirken bir kısmı kafayı hedeften çekmeye çalışıyordu. Oysa yatak boştu, bu taraftan baksalar öbür taraftan Org. Başbuğ'un burnunu göreceklerdi.

Demek ki neymiş? TSK konusunda ahkam kesen necip Türk basınına acilen habere konu silahların eğitiminin verilmesi zaruriymiş! Bir kısım medya bundan türlü feryat başlıkları çıkarır ya olsun. Boş LAW görünce kaçmak da erkekliğe sığmaz.

Org. Başbuğ LAW'ı gösterip "Bu, silah değil mühimmattır" dediği anda yüz ifadem sırıtmakla gülmek arasında gidip geliyordu.

Karşısında oturanlar, çoktandır gazeteciliği "love" (aşk) üzerinden yapar olmuşken, LAW dersi almaları beni nasıl güldürmesin?

Çoktandır seks ve aşk konuları medyanın temel konuları. Aşk yazarsan daha çok kazanıyorsun, çünkü daha çok okunuyorsun. Medya patronlarınca el üstünde tutuluyorsun. Üstelik aşk yazınca daha meşhur olmak da cabası. Kendimden biliyorum.

"Aşk yüzyılı" üzerine yazdım, halâ "o yazının yazarı" diye parmakla gösteriliyorum. O yazı için o hafta en az dört dergiden söyleşi teklifi almıştım.

"LAW" dersi ertesinde, "love" derslerine alışkın gazete köşelerinde "Love'dan LAW'a" yazıları beklerken medya etiği yazdılar, utanmış olmaktan belki, bilmiyorum.

Sermayesi muziplik olan Ahmet Hakan love/LAW meselesini yakalar dedim olmadı. Kendi "love" meseleleriyle meşgul olsa gerek, performansı bu aralar düşük.

Genelkurmay Başkanı "5 boş law'ı 50 kez gösteriyorsunuz ama Obama'nın güvenlik danışmanıyla görüşüyorum haberiniz olmuyor" diyerek fakültelerin gazetecilik hocalarına malzeme veriyor. Bu sözün gerisinde değişen, içi boşalan haber anlayışı duruyor.

Nasıl ki muhalefetin boşluğu Başbakan tarafından dolduruluyorsa, haberin boşluğuna da asker talip oluyor. "Law"ın "hukuk" anlamına gelişiyle, Org. Başbuğ'un "law/hukuk" derslerine ise hiç girmeyeyim.

Medya haksız mı peki? Topraktan silah "fışkırtmazsa", Hadise'nin kalçasını kıvırtmazsa bakan kim, okuyan kim...

Konu medyanın ağlanacak halinden açılmışken, gazetelerde siyaset haberi yazanlar, yazmakla kalmayıp yorumlayanlar ve sonradan siyaset yazarı olanlar için acilen hizmet içi eğitim programı gerek.

Program "siyaset yazmaya yeni başlayanlar", "orta seviye" ve "ileri seviye" olarak tasarlanabilir.

Örneğin, Kültür ve Turizm Bakanı Ergenekon eleştirisi yaptı diye bakanlıktan alınacak haberleri yapanların 7 yıldır Başbakanlık yapan Erdoğan hakkında da, siyasetin işleyişi hakkında da zerre bilgileri olmadığını geçen hafta ifade etmeye çalışmıştım.

"Çok siyasetçi tanımak gazeteciyi siyaset yazarı yapmaz, yapsa yapsa dedikodu yazarı yapar."


Nuran Yıldız/ HaberTurk


changeTarget(document.getElementById("news_content"))