Koronavirüs aşısı olan Nilüfer'i kızdıran mesaj: Bu korona aşısı değil

Türkiye'de koronavirüsle mücadelede 65 yaş ve üzeri kişilerin aşılanmasına devam ediliyor. Aşı olanlardan biri de ünlü sanatçı Nilüfer'di. Aşı olduğu anları sosyal medya hesabından paylaşan ünlü sanatçıya bir takipçisinden şaşırtan bir tepki geldi.

Nilüfer korona aşısı olduğu anları "Karar verdim aşı oldum" notuyla paylaştı. Bir takipçisi "Bu korona aşısı değil. Aşılar sol koldan Nilüfer Hanım. Bu ne şimdi?" yazıp gülücük emojisi koydu.

MEME KANSERİ GEÇİRDİM!

Takipçisinden gelen bu mesaj karşısında şaşıran Nilüfer böyle cevap verdi:

"Hanımefendi ben meme kanseri geçirdim. Sol kol altındaki lenflerden işlem yapıldığı için aşı oraya yapılmadı. Gülünecek bir şey değilmiş değil mi?"

Bunun üzerine takipçi, Nilüfer'den özür diledi.

Ünlü sanatçı 31 Mayıs 1955 tarihinde İstanbul'da doğdu.

YAŞADIĞI ZOR GÜNLERİ BÖYLE ANLATMIŞTI
İlk olarak gördügü bir lekelenme ile harekete geçtiğini belirten Nilüfer; “Kansere yakalan birinin kurtuluşu yok olarak bilirdik, buna inanırdık ancak artık günümüzde kanser tedavi edilebilen bir hastalık oldu ” dedi.

“25 Ekim tarihini unutmayacağım”

Ultrason ve mamografi testlerinin ardından yaşananları ise şöyle özetledi:
“Doktorlar bunu araştırmaya başlayınca biraz irkildim ve moralim bozuldu. Bir kez o gün ağladım, aklıma kızım geldi, o daha çok küçük diye düşündüm, o an çok duygusallaşıyor insan. Tam teşhisi koyabilmek için iğne biyopsisi yapmak gerektiğini söylediklerinde korktum. Daha sonra randevu günü gittim ve lokal anesteziyle operasyona girdim. Hiç acı hissetmedim sakin olmaya çalıştım. Ama işin ilginç tarafı o patolojiden gelen sonuçta da net bir şey çıkmadı. Bu sefer adını hatırlayamadığım daha geniş bir yöntemle tekrar o bölgeden doku aldılar. Bu biraz daha sıkıntılı bir tetkikti ancak hiç ağrı yoktu. Bu testin ardından, hiç unutmuyorum bir bayram günüydü; süt kanalında olan çok erken evre kanser olduğu söylendi. 25 Ekim’de ameliyat oldum ve memem alındı benim. Hiç unutmayacağım bir tarihtir. Ben sadece ameliyattan çok korkuyordum. Göğsümün alınması beni üzmedi. Sonuç olarak orada bir canlı bombayla dolaşamazdım. Süt kanalının dışında da, meme dokusunun içinde 3 noktada küçük tümörler vardı. Benim kanserim çok agresif bir tür olduğundan, tümörlerin boyutu çok küçük olmasına rağmen kemoterapi kaçınılmaz oldu."

“Peruk takmaktan hoşlanmadım"

“Mümkün olduğu kadar kendimi eve kapattım. Peruğu takmaktan hoşlanmadım. Peruk takmadan da dışarı çıkmak istemedim. Her şeyi kabullendim ve panik olmadım” diyerek yaşadığı süreci özetleyen Nilüfer, sabır ve moral konusunun altını çizdi. Bu hastalığa yakalanan insanlara: “Lütfen hastalığınıza sahip çıkın, araştırın, doktorlarınızla her şeyi konuşup bütün ayrıntıları öğrenmeye çalışın ve bunu dramatik bir hale getirmeyin. Kemoterapinin olumsuz etkileri tedavi bittiği andan itibaren hızla kayboluyor merak etmeyin, dökülen saçlarınıza ise hiç üzülmeyin, inanın eskisinden daha gür çıkıyorlar.”