KIVIRCIK ALİ'NİN ÖLÜMÜ AİHM'LİK OLDU!

Kıvırcık Ali olarak bilinen sanatçı Ali Özütemiz'in hayatını kaybettiği trafik kazası AİHM yolunda

Kıvırcık Ali olarak bilinen sanatçı Ali Özütemiz'in hayatını kaybettiği trafik kazasının ihmaller nedeniyle meydana geldiği iddiasına ilişkin iç hukuk yolları tükenince AİHM'e başvuruldu

11 Şubat 2011 tarihinde trafik kazası geçiren ve hayatını kaybeden Kıvırcık Ali’nin dosyası Avrupa İnsan Hatları Mankemesi'nde (AİHM)... Ailenin avukatı Rezan Epözdemir Çağlayan’daki İstanbul Adalet Sarayı’na gelerek, iç hukuk yollarının tükenmesi nedeniyle AİHM’e başvurduklarını belirtti.

“İTÜ, KARAYOLLARINI DA KUSURLU BULDU"

Kazanın ihmaller nedeniyle oluştuğunu iddia eden Epözdemir, “Yolda trafik işareti yok, aydınlatma yok, kayatuzu kullanılmış ve bu mıcır etkisi yapmış. Yol kenarında TIR dorseleri var. Onlara çarpmamak için rahmetli kazaya maruz kalıyor. Bütün bu ihmaller zinciri nedeniyle taksirle ölüme sebebiyet vermekten dolayı savcılığa başvurmuştuk" dedi.

ÖLÜME GÖTÜREN İHMALLER

Karayolları Trafik Genel Müdürlüğü yetkilileriyle ilgili ilk polis tutanağında kusurun Özütemiz’de olduğunun beliren Epözdemir, “Akabinde keşif yapıldı, bilirkişiler Karayolları yetkililerinin de kusurlu olduğunu söylediler. Sonra İstanbul Teknik Üniversitesi’ne (İTÜ) gitti dosya. İTÜ tanzim ettiği raporunda yine alt düzeyde Karayolları yetkililerinin de kusurlu olduğunu belirtti" diye konuştu.

Epözdemir, “Türkiye’de ilk defa taksirle ölüme sebebiyet vermekten dolayı Karayolları yetkilileri hakkında dava açılacaktı" diyerek, AİHM’in Türkiye’yi bir çok kez mahkum ettiğini ifade etti.

Dava açılması aşamasında kamu görevlisi olan Karayolları yetkilileri için savcılığın izin istediğini anlatan Epözdemir, İstanbul Valiği’nin izin vermediğini kaydetti. İzin verilmeyince hem kendilerinin hem de savcılığın itiraz ettiğini söyleyen Epözdemir, “Bölge İdare Mahkemesi itirazımızı reddetti. Böylece takipsizlik kararı verildi savcılık tarafından. İç hukuk yolu tükenmiş oldu. İç hukuk yolunun tükenmesinin ardından kamu vicdanı rahatlamadığı, adalet tecelli etmediği ve ailede hala makul soru işaretleri olduğu için süreci uluslararası yargıya intikal ettirdik. Bugün itibariyle AİHM’e başvurduk" dedi. AİHM’in başvuruyu kabul edip etmeyeceği önümüzdeki aylarda belli olacak.