Keskin Kalem'den magazin bombası: Aldatma skandalı patladı, reklamlar yayından kalktı!
Medyaradar'ın gizemli yazarı Keskin Kalem, tv ve magazin dünyasında çok ses getirecek bir yazı kaleme aldı.
Sevgili Radar dostları,
Sömestr tatilinde çoluk çocuk söylemesi ayıptır Bolu’daydık.. Hatta size mangal dedikodularını da aktarmıştım…Ve inanın tadı damağımızda kaldı bu tatilin. İstanbul’un keşmekeşine geldiğimiz günden beri bizim hanım bana yaz tatilinde nereye gideceğiz diye sorup duruyor. Ben “minik kuşum, hele bir yaz gelsin bakarız uygun bir tatil paketine” dediğimde bana lafı yapıştırmasın mı? ‘Ben çoktan, Cem’le konuştum o bize uygun bir fiyat yapacak. Phuket’e gidiyoruz aşkım’ demesin mi? İnanın kan beynime sıçradı. Yahu hanım ne Phuket’i dememe kalmadı. “Aşkım üstelik vize istemiyorlar” dediği anda ben bizim Cem’i aradım.
“Dost musun, düşman mısın arkadaş?" dediğimde bana, “Kızma be abi, yenge televizyon reklamlarında görmüş heveslenmiş. Hem merak etme sana çok uygun bir paket ayarladım” deyiverdi. Ben de, ‘Cem asıl ben seni paket edeceğim’ diyerek serzenişte bulundum. O da bana, “abi, bak paketin yanında sana bir de magazin dedikodusu vereyim de beni affet” demesin mi?
‘Hadi oradan kerata’ diyerek kepçe kulaklarımı yana yatırdım ve dinlemeye başladım…
Radar dostları, mevzu magazin biliyorum ‘Keskin Kalem sen de mi?’ diye kızmayın bana. Arada “renkli dedikodu” bünyeye iyi gelir. Biliyorum yine girizgahı uzattım ama dedikodumuz “erken rezervasyon güzelimiz” ile ilgili…
Güzel kızımızın adını son yıllarda magazin programında sıkça duyuyordum. Yaşı ilerlemiş olsa da Allah için mihrabı hala yerinde. Popülaritesi de reytingi de zirveye yakın bu kızımızı bir süredir reklamlarda görmüyordum. Ailemizin turizm danışmanı Cem kardeşim konuyu anlattıkça “yok canım, hadi yaa” diyerek hayret belirtilerini içeren cümleler hanımın da dikkatini çeker hale geldi. Arada, “ne olmuş, çatlatma beni” diye beni taciz etse de telefonu kapatamıyordum.
Gelelim bizim saadete… Saadet de eski asistanımdı… İyi cici kızdı… O artık 2 çocuk annesi.
Neyse mevzuya giriyorum dostlar…
Bu güzelimiz çok ünlü bir turizm acentasının ekran yüzüydü. Firma sahipleriyle de yakın çalışma içine girmişti “iş” icabı… Derken firmanın ortaklarından evli-barklı ama cüzdanı kalın beyimizle iş ilişkisini, gönül ilişkisine çevirince olanlar oldu. Önce bu dedikodu, şirket içinde kulaktan kulağa derken de evli beyimizin hanımına kadar gitmiş. Kadıncağız kocasından o kadar emin ki “toz konduramamış” ilk başlarda. Sonra Türk filmlerindeki sahneden fırlayan bir replik hasıl olur. Telefonu çalar ve “….. hanım kocanız sizi aldatıyor. Hem de ……. Oteldeler şimdi”… Gururu kırılmış kadın atlar arabasına ve soluğu o otelde ve o odada alır.
Sonuç mu?
Adeta kıyamet kopar, sunucu kızımız canını zor kurtarır. Olay duyulmuştur ama kapanması da şarttır. Ünlü turizmcimiz hanımına kendini affettirmeye çalışırken, sunucu kızımızın malüm reklamları yayından çekilir… Magazin medyasına da sahte bir ilişki kurgulanır ve o servis edilir. Amaç yaşanan bu skandalı unutturmaktır.
Olayı bizim Cem anlatmasa inanmazdım. Burada yazamadığım birçok detay var o da bana kalsın. Tabi ki hanımdan saklamadım ama sizden şimdilik kaydı ile saklıyorum.
Bu arada, Tayland'ın en büyük adası Phuket tatili şahsıma hayırlı uğurlu olsun. Hanım ödemeyi bile yaptı. Bu erken rezervasyon olayı her ne kadar Türk halkı için biraz zor olsa da yavaş yavaş insanları cezbetmeye başlamış bir uygulama.
Türkiye gibi yarın ne olacağı belli olmayan bir ülkede böyle bir olaya girmek insanları biraz tırstırıyordu doğal olarak ama tur şirketleri bir sürü değişiklikler yaptılar. Mesela artık kışın ortasında karar verilen ve parası ödenmeye başlayan tatilden istediğin an vazgeçip, paranı geri alabiliyorsun, benden demesi..
Şimdiden iyi tatiller diliyorum… Phuket hayalleri içinde Beşiktaş maçı için Ala-man-ya-ya gidiyorum ama geleceğim....
KESKİN KALEM
Sömestr tatilinde çoluk çocuk söylemesi ayıptır Bolu’daydık.. Hatta size mangal dedikodularını da aktarmıştım…Ve inanın tadı damağımızda kaldı bu tatilin. İstanbul’un keşmekeşine geldiğimiz günden beri bizim hanım bana yaz tatilinde nereye gideceğiz diye sorup duruyor. Ben “minik kuşum, hele bir yaz gelsin bakarız uygun bir tatil paketine” dediğimde bana lafı yapıştırmasın mı? ‘Ben çoktan, Cem’le konuştum o bize uygun bir fiyat yapacak. Phuket’e gidiyoruz aşkım’ demesin mi? İnanın kan beynime sıçradı. Yahu hanım ne Phuket’i dememe kalmadı. “Aşkım üstelik vize istemiyorlar” dediği anda ben bizim Cem’i aradım.
“Dost musun, düşman mısın arkadaş?" dediğimde bana, “Kızma be abi, yenge televizyon reklamlarında görmüş heveslenmiş. Hem merak etme sana çok uygun bir paket ayarladım” deyiverdi. Ben de, ‘Cem asıl ben seni paket edeceğim’ diyerek serzenişte bulundum. O da bana, “abi, bak paketin yanında sana bir de magazin dedikodusu vereyim de beni affet” demesin mi?
‘Hadi oradan kerata’ diyerek kepçe kulaklarımı yana yatırdım ve dinlemeye başladım…
Radar dostları, mevzu magazin biliyorum ‘Keskin Kalem sen de mi?’ diye kızmayın bana. Arada “renkli dedikodu” bünyeye iyi gelir. Biliyorum yine girizgahı uzattım ama dedikodumuz “erken rezervasyon güzelimiz” ile ilgili…
Güzel kızımızın adını son yıllarda magazin programında sıkça duyuyordum. Yaşı ilerlemiş olsa da Allah için mihrabı hala yerinde. Popülaritesi de reytingi de zirveye yakın bu kızımızı bir süredir reklamlarda görmüyordum. Ailemizin turizm danışmanı Cem kardeşim konuyu anlattıkça “yok canım, hadi yaa” diyerek hayret belirtilerini içeren cümleler hanımın da dikkatini çeker hale geldi. Arada, “ne olmuş, çatlatma beni” diye beni taciz etse de telefonu kapatamıyordum.
Gelelim bizim saadete… Saadet de eski asistanımdı… İyi cici kızdı… O artık 2 çocuk annesi.
Neyse mevzuya giriyorum dostlar…
Bu güzelimiz çok ünlü bir turizm acentasının ekran yüzüydü. Firma sahipleriyle de yakın çalışma içine girmişti “iş” icabı… Derken firmanın ortaklarından evli-barklı ama cüzdanı kalın beyimizle iş ilişkisini, gönül ilişkisine çevirince olanlar oldu. Önce bu dedikodu, şirket içinde kulaktan kulağa derken de evli beyimizin hanımına kadar gitmiş. Kadıncağız kocasından o kadar emin ki “toz konduramamış” ilk başlarda. Sonra Türk filmlerindeki sahneden fırlayan bir replik hasıl olur. Telefonu çalar ve “….. hanım kocanız sizi aldatıyor. Hem de ……. Oteldeler şimdi”… Gururu kırılmış kadın atlar arabasına ve soluğu o otelde ve o odada alır.
Sonuç mu?
Adeta kıyamet kopar, sunucu kızımız canını zor kurtarır. Olay duyulmuştur ama kapanması da şarttır. Ünlü turizmcimiz hanımına kendini affettirmeye çalışırken, sunucu kızımızın malüm reklamları yayından çekilir… Magazin medyasına da sahte bir ilişki kurgulanır ve o servis edilir. Amaç yaşanan bu skandalı unutturmaktır.
Olayı bizim Cem anlatmasa inanmazdım. Burada yazamadığım birçok detay var o da bana kalsın. Tabi ki hanımdan saklamadım ama sizden şimdilik kaydı ile saklıyorum.
Bu arada, Tayland'ın en büyük adası Phuket tatili şahsıma hayırlı uğurlu olsun. Hanım ödemeyi bile yaptı. Bu erken rezervasyon olayı her ne kadar Türk halkı için biraz zor olsa da yavaş yavaş insanları cezbetmeye başlamış bir uygulama.
Türkiye gibi yarın ne olacağı belli olmayan bir ülkede böyle bir olaya girmek insanları biraz tırstırıyordu doğal olarak ama tur şirketleri bir sürü değişiklikler yaptılar. Mesela artık kışın ortasında karar verilen ve parası ödenmeye başlayan tatilden istediğin an vazgeçip, paranı geri alabiliyorsun, benden demesi..
Şimdiden iyi tatiller diliyorum… Phuket hayalleri içinde Beşiktaş maçı için Ala-man-ya-ya gidiyorum ama geleceğim....
KESKİN KALEM