Kemal Kılıçdaroğlu’ndan Gandi formülü! ‘Adalet yürüyüşü’ yapacak!
CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin milletvekili Enis Berberoğlu'nun tutuklanması üzerine, 1930'lu yıllarda Mahatma Gandi'nin Hindistan'da uyguladığı yöntemi uygulama kararı aldı.
Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, CHP İstanbul Milletvekili Enis Berberoğlu’nun tutuklanmasının ardından, bugün saat 11.00’de Ankara’dan İstanbul’a ‘Adalet Yürüyüşü’ başlatacağını açıkladı. Ankara Emniyet’i ise dün gece Güvenpark’ı demir bariyerlerle kapatmaya başladı.
CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, CHP İstanbul Milletvekili Enis Berberoğlu’nun tutuklanmasının ardından adalet yürüyüşüne başlayacağını duyurdu. Kılıçdaroğlu’nun milletvekillerine “Ben yürüyorum arkadaşlar, isteyen peşimden gelir” diyerek duyurduğu yürüyüş, Berberoğlu’nun bulunduğu Maltepe Cezaevi’nde bitecek.
Berberoğlu’nun tutuklanmasının ardından Kılıçdaroğlu, Merkez Yönetim Kurulu’nu (MYK) olağanüstü toplantıya çağırdı. MYK’nın ardından da milletvekilleri ile toplandı. Kılıçdaroğlu, izlenecek yol haritası ile ilgili milletvekillerinin önerilerini dinledikten sonra, “Ben yürüyeceğim arkadaşlar. İsteyen peşimden gelir. Arkamda bir kişi de, 1 milyon kişi de, 10 milyon kişi de olur. Bu güne kadar parlamentoda mücadele ettik ama hiçbir şey çözülmedi. Artık direniş zamanı. Adalet için mücadele edeceğiz” dedi.
Yürüyüş bugün 11.00'da başlayacak
Kılıçdaroğlu, bugün saat 11.00’de Ankara Güven Park’tan İstanbul’a adalet yürüyüşü başlatacak. Bir Grup Başkanvekili ve 20 milletvekili TBMM’de çalışmalarını yürütürken, diğer milletvekilleri ise Kılıçdaroğlu ile birlikte yürüyüşe katılacak.
81 ilde eylem
CHP il örgütleri de bugün aynı saatte bulundukları illerde eylem başlatacak. CHP tüm örgütlerine, “provokasyonlara gelmeden sokakta adalet isteğini yükseltin” çağrısı yaptı. Yakın bölgelerden belirlenecek belli iller de İstanbul’a yürüyüş başlatacak.
'Adaleti mumla aradığımız günlerdeyiz'
“Adaleti mumla aradığımız günlerdeyiz. Asıl suçluların yargılanmadığı masum insanların yargılanıp hapsedildiği bir süreci yaşıyoruz. Yasadışı yollardan dışarıya silah götürüyorsa birileri o kişilerin yargılanması lazım. Ama gün gelecek onlar yargılanacaktır. Sayın Enis Berberoğlu hiçbir veri, delil olmaksızını 25 yıla mahkûm ediliyor. Hangi hukukla hangi anlayışla? Bunu asla ve asla kabul etmiyoruz. Bu kararı verenler bu kararın altında kalacaklardır.”
'Adaleti yok ettiler, demokrasiyi yok ettiler'
“20 Temmuz darbesini (ohal’in ilanı) yapanlar adaleti yok ettiler demokrasiyi yok ettiler. Hâkim hâkim olmaktan çıktı. Gözünü dikmiş Saray’a, nasıl talimat gelecek ve ben öyle karar vereceğim diye. İlk kez Türkiye bu kadar ağır bir tabloyla karşı karşıya, ilk kez. Adaletin olmadığı bir ülke, bir devlet olur mu? Devletin temeline dinamit koyuyorlar devletin temeline, adaletin temeline dinamit koyuyorlar.”
'Bıçak kemiğe dayandı'
CNN Türk’te “Ne Oluyor” programında soruları yanıtlayan Kılıçdaroğlu şunları söyledi: “Hani derler ya sabır, sabır, sabır, artık sabredecek bir şey kalmadı. Türkiye elden gidiyor, adalet elden gidiyor, devletin çivisi çıkmış. Yapacağınız şey nedir toplumu uyandırma, haksızlığın üzerine gitmektir. Bunu direnerek yapacaksınız. Güçlü olanlar, kayınpederi olan damatlar her türlü barajı aşıyorlar. Ya garibanlar onların hakkını kim savunacak. Ben yapacağım. Adalet sağlanıncaya kadar ben yürüyeceğim. Bıçak kemiğe dayandı.”
Kılıçdaroğlu'ndan "Adalet Yürüyüşü!
Genel Başkan olduğu dönemden bu yana Hindistan'ın sivil direniş lideri Gandi'ye benzetilen Kılıçdaroğlu'nun bugün başlatacağını açıkladığı "Adalet Yürüyüşü" kararı Tuz Yürüyüşü'ne benzetildi.
Ayrıca 81 ilde eylemler yapılacağı öğrenilirken, CHP İstanbul İl Teşkilatı'nın da Maltepe'de Berberoğlu'nun kalacağı cezaevinin önünde nöbet tutacağı açıklandı.
Gandi kimdir, Tuz Yürüyüşü nedir?
Mohandas Karamçand Gandi, Hindistan ve Hindistan Bağımsızlık Hareketi'nin siyasi ve ruhani lideri. Gandi, gerçek ve kötülüğe karşı aktif ama şiddet unsuru içermeyen direniş ile ilgili olan Satyagraha felsefesinin öncüsü. Bu felsefe Hindistan'ı bağımsızlığına kavuşturmuş ve dünya üzerinde vatandaşlık hakları ve özgürlük savunucularına ilham kaynağı olmuştu.
Bu ilhamın kaynağı olan eylem ise Tuz Yürüyüşü'ydü. Gandi Hindistan'da alınan Britanya tuz vergisine karşı 1930'da yaptığı 400 kilometrelik Gandi Tuz Yürüyüşü ile ülkesinin Britanya'ya karşı başkaldırmasına öncülük etti. 1942'de Britanyalılara açık çağrıda bulunarak Hindistan'ı terk etmelerini istedi. Hem Güney Afrika hem de Hindistan'da birçok kere hapsedildi.
Gandi, Güney Afrika'da Hintlere uygulanan ayrımcılığa maruz kaldı. İlk olarak elinde birinci mevki bileti olmasına rağmen üçüncü mevkiye geçmediği için Pietermaritzburg'da trenden atıldı. Daha sonra yoluna at arabası ile devam ederken, Avrupalı bir yolcuya yer açmak için arabanın dışında basamak üzerinde yolculuk etmeyi reddettiği için sürücü tarafından dövüldü. Yolculuğu esnasında bazı otellere alınmamak gibi çeşitli zorluklarla karşı karşıya kaldı. Benzer diğer olaylardan birinde bir Durban mahkemesi yargıcı türbanını çıkarmasını emrettiğinde buna karşı çıktı.
Sosyal haksızlıklar karşısında uyanmasına neden olan bu olaylar hayatında bir dönüm noktası olmuş ve daha sonraki sosyal eylemciliğine temel oluşturmuştu. Güney Afrika'da Hintlerin maruz kaldığı ırkçılık, önyargı ve haksızlıklara doğrudan tanık olmuş ve halkının Britanya İmparatorluğu içindeki yeri ile kendisinin topluluk içindeki yerini sorgulamaya başlamıştı.
CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, CHP İstanbul Milletvekili Enis Berberoğlu’nun tutuklanmasının ardından adalet yürüyüşüne başlayacağını duyurdu. Kılıçdaroğlu’nun milletvekillerine “Ben yürüyorum arkadaşlar, isteyen peşimden gelir” diyerek duyurduğu yürüyüş, Berberoğlu’nun bulunduğu Maltepe Cezaevi’nde bitecek.
Berberoğlu’nun tutuklanmasının ardından Kılıçdaroğlu, Merkez Yönetim Kurulu’nu (MYK) olağanüstü toplantıya çağırdı. MYK’nın ardından da milletvekilleri ile toplandı. Kılıçdaroğlu, izlenecek yol haritası ile ilgili milletvekillerinin önerilerini dinledikten sonra, “Ben yürüyeceğim arkadaşlar. İsteyen peşimden gelir. Arkamda bir kişi de, 1 milyon kişi de, 10 milyon kişi de olur. Bu güne kadar parlamentoda mücadele ettik ama hiçbir şey çözülmedi. Artık direniş zamanı. Adalet için mücadele edeceğiz” dedi.
Yürüyüş bugün 11.00'da başlayacak
Kılıçdaroğlu, bugün saat 11.00’de Ankara Güven Park’tan İstanbul’a adalet yürüyüşü başlatacak. Bir Grup Başkanvekili ve 20 milletvekili TBMM’de çalışmalarını yürütürken, diğer milletvekilleri ise Kılıçdaroğlu ile birlikte yürüyüşe katılacak.
81 ilde eylem
CHP il örgütleri de bugün aynı saatte bulundukları illerde eylem başlatacak. CHP tüm örgütlerine, “provokasyonlara gelmeden sokakta adalet isteğini yükseltin” çağrısı yaptı. Yakın bölgelerden belirlenecek belli iller de İstanbul’a yürüyüş başlatacak.
'Adaleti mumla aradığımız günlerdeyiz'
“Adaleti mumla aradığımız günlerdeyiz. Asıl suçluların yargılanmadığı masum insanların yargılanıp hapsedildiği bir süreci yaşıyoruz. Yasadışı yollardan dışarıya silah götürüyorsa birileri o kişilerin yargılanması lazım. Ama gün gelecek onlar yargılanacaktır. Sayın Enis Berberoğlu hiçbir veri, delil olmaksızını 25 yıla mahkûm ediliyor. Hangi hukukla hangi anlayışla? Bunu asla ve asla kabul etmiyoruz. Bu kararı verenler bu kararın altında kalacaklardır.”
'Adaleti yok ettiler, demokrasiyi yok ettiler'
“20 Temmuz darbesini (ohal’in ilanı) yapanlar adaleti yok ettiler demokrasiyi yok ettiler. Hâkim hâkim olmaktan çıktı. Gözünü dikmiş Saray’a, nasıl talimat gelecek ve ben öyle karar vereceğim diye. İlk kez Türkiye bu kadar ağır bir tabloyla karşı karşıya, ilk kez. Adaletin olmadığı bir ülke, bir devlet olur mu? Devletin temeline dinamit koyuyorlar devletin temeline, adaletin temeline dinamit koyuyorlar.”
'Bıçak kemiğe dayandı'
CNN Türk’te “Ne Oluyor” programında soruları yanıtlayan Kılıçdaroğlu şunları söyledi: “Hani derler ya sabır, sabır, sabır, artık sabredecek bir şey kalmadı. Türkiye elden gidiyor, adalet elden gidiyor, devletin çivisi çıkmış. Yapacağınız şey nedir toplumu uyandırma, haksızlığın üzerine gitmektir. Bunu direnerek yapacaksınız. Güçlü olanlar, kayınpederi olan damatlar her türlü barajı aşıyorlar. Ya garibanlar onların hakkını kim savunacak. Ben yapacağım. Adalet sağlanıncaya kadar ben yürüyeceğim. Bıçak kemiğe dayandı.”
Kılıçdaroğlu'ndan "Adalet Yürüyüşü!
Genel Başkan olduğu dönemden bu yana Hindistan'ın sivil direniş lideri Gandi'ye benzetilen Kılıçdaroğlu'nun bugün başlatacağını açıkladığı "Adalet Yürüyüşü" kararı Tuz Yürüyüşü'ne benzetildi.
Ayrıca 81 ilde eylemler yapılacağı öğrenilirken, CHP İstanbul İl Teşkilatı'nın da Maltepe'de Berberoğlu'nun kalacağı cezaevinin önünde nöbet tutacağı açıklandı.
Gandi kimdir, Tuz Yürüyüşü nedir?
Mohandas Karamçand Gandi, Hindistan ve Hindistan Bağımsızlık Hareketi'nin siyasi ve ruhani lideri. Gandi, gerçek ve kötülüğe karşı aktif ama şiddet unsuru içermeyen direniş ile ilgili olan Satyagraha felsefesinin öncüsü. Bu felsefe Hindistan'ı bağımsızlığına kavuşturmuş ve dünya üzerinde vatandaşlık hakları ve özgürlük savunucularına ilham kaynağı olmuştu.
Bu ilhamın kaynağı olan eylem ise Tuz Yürüyüşü'ydü. Gandi Hindistan'da alınan Britanya tuz vergisine karşı 1930'da yaptığı 400 kilometrelik Gandi Tuz Yürüyüşü ile ülkesinin Britanya'ya karşı başkaldırmasına öncülük etti. 1942'de Britanyalılara açık çağrıda bulunarak Hindistan'ı terk etmelerini istedi. Hem Güney Afrika hem de Hindistan'da birçok kere hapsedildi.
Gandi, Güney Afrika'da Hintlere uygulanan ayrımcılığa maruz kaldı. İlk olarak elinde birinci mevki bileti olmasına rağmen üçüncü mevkiye geçmediği için Pietermaritzburg'da trenden atıldı. Daha sonra yoluna at arabası ile devam ederken, Avrupalı bir yolcuya yer açmak için arabanın dışında basamak üzerinde yolculuk etmeyi reddettiği için sürücü tarafından dövüldü. Yolculuğu esnasında bazı otellere alınmamak gibi çeşitli zorluklarla karşı karşıya kaldı. Benzer diğer olaylardan birinde bir Durban mahkemesi yargıcı türbanını çıkarmasını emrettiğinde buna karşı çıktı.
Sosyal haksızlıklar karşısında uyanmasına neden olan bu olaylar hayatında bir dönüm noktası olmuş ve daha sonraki sosyal eylemciliğine temel oluşturmuştu. Güney Afrika'da Hintlerin maruz kaldığı ırkçılık, önyargı ve haksızlıklara doğrudan tanık olmuş ve halkının Britanya İmparatorluğu içindeki yeri ile kendisinin topluluk içindeki yerini sorgulamaya başlamıştı.