"Karını getir bana, bir kere erkekliğimi yaşatsın" Mahkeme salonu buz kesti!

Isparta'da Süleyman Çelik (49), site yöneticisi Hüseyin Cahit Erdoğan'ı (71) otoparkta dövüp, kemerle boğarak öldürdü. Çelik ifadesinde, Erdoğan'ın kendisine ‘Karını getir bana, bir kere erkekliğimi yaşatsın bütün borçlarını kapatayım’ dediğini belirtti. Çelik'in boşandığı eşi Gülcihan Bal da, "Hüseyin'i uzun zamandır tanıyorum. Boşandığımı öğrendikten sonra 'Benimle sevgili ol. Sana ev açayım, gelip gideyim' teklifini kabul etmedim. Bu olayı Süleyman'a, bir başkasına asla anlatmadım" dedi.

Dehşete düşüren olay, 28 Ocak'ta Fatih Mahallesi'ndeki bir sitenin bodrum katındaki otoparkta meydana geldi. Site yöneticisi emekli öğretmen Hüseyin Cahit Erdoğan'ı otoparktaki odada hareketsiz halde görenler, sağlık ekibine haber verdi. Gelen sağlık ekibi, Erdoğan'ın hayatını kaybettiğini belirledi. Çalışma başlatan polis, güvenlik kamerası görüntülerinden Süleyman Çelik'in, Erdoğan ile tartıştığını, ardından öldürdüğünü tespit etti. Gözaltına alınan Çelik, tutuklandı.

‘KARINI GETİR BANA, BİR KERE ERKEKLİĞİMİ YAŞATSIN BÜTÜN BORÇLARINI KAPATAYIM’

'Tasarlayarak kasten öldürme' suçundan ağırlaştırılmış ömür boyu hapis cezası istenen Süleyman Çelik'in yargılanmasına Isparta 2’nci Ağır Ceza Mahkemesi'nde devam edildi. 22 Kasım'daki ilk duruşmada Süleyman Çelik, kendisine iş teklifinde bulunan Erdoğan'ı öldürdüğü anı şu sözlerle anlattı:

"Ben kendisine icralık borçlarım olduğunu, 30 bin lira avans verip veremeyeceğini sordum. Bana ‘Karşılıksız kim kime para veriyor?’ dedi. Hoca ardından ‘Karını getir bana, bir kere erkekliğimi yaşatsın bütün borçlarını kapatayım’ deyince dayanamadım, bir yumruk attım. Sendeledi yere düştü. Arkamı dönüp gideceğim sırada belindeki kemeri çıkarmış boynuma dolayarak kendisine doğru çekti. Motosiklet kullandığım için kar maskesi takmıştım o yüzden kemer tam sıkmadı ve döndüm yüz yüze geldik. Kurtulmak için elini ısırdım ve o esnada bir yumruk daha attım. Yere düşerken kemeri de düşürdü. Yerde boğuşmaya başladık. Kemeri alıp boğazını sıkmaya başladım. Kendimi kaybetmiştim. 5- 6 dakika sonra hareketsiz kalınca odanın bir köşesine çekerek, orada bulunan halı ve eşyalarla üzerini kapatıp, sonra odadan çıkıp gittim."

'BENİMLE SEVGİLİ OL, SANA EV AÇAYIM, GELİP GİDEYİM'

İkinci duruşmada mahkeme başkanı, Süleyman Çelik'in eski eşi Gülcihan Bal'a, tanıklık yapmama hakkı bulunduğunu hatırlattı. Tanıklık yapmak istediğini belirten Gülcihan Bal, uzun zamandır tanıştığı Hüseyin Cahit Erdoğan'ın, boşandığını öğrenip, "Benimle sevgili ol. Sana ev açayım, gelip gideyim" teklifini kabul etmediğini söyledi.

Erdoğan'ın telefon ile ısrarlarına devam ettiğini aktaran Gülcihan Bal, "Telefon ile sürekli arayınca rahatsız oldum ve numaramı değiştirdim. 1 hafta sonra yeni numaramı da öğrenmiş. Onu da aramaya ve ısrarlarını sürdürmeye devam etti. Çalıştığım iş yerine birkaç kez geldi. Orada da teklif etti. Bu olayı Süleyman'a, bir başkasına asla anlatmadım. İlk kez burada söylüyorum. İkinci hattımı da kapattırdıktan sonra bir daha aramadı" diye konuştu.

'İLK KEZ DUYDUM, ŞOKE OLDUM'

Erdoğan'ın herhangi bir fiziksel temasının olmadığını, sadece sözlü tacizde bulunduğunu belirten Gülcihan, cinayeti oğlundan öğrendiğini söyledi. Eski eşinin mahkeme salonunda anlattıklarını ilk kez duyduğunu belirten Süleyman Çelik, "Şoke oldum. Kalorifer dairesinde bana teklifi demek ki bu yüzden yapmış" dedi.

'BABAM KORKAK BİRİYDİ'

Duruşmada hazır bulunan Erdoğan'ın oğlu Enver Erdoğan ise "Bu anlatılanlar tamamen kurgu. Babam korkak bir adamdı. Kendisinden 25 yaş genç birine kimsenin olmadığı bir yerde böyle bir teklifi yapacak cesareti olmayan bir insandı. O yüzden bu anlatılanlara itiraz ediyorum, kabul etmiyorum" diye konuştu. Erdoğan'ın eşi Neşe Erdoğan ise tanığın yalan konuştuğunu ve ifadesini kabul etmediğini söyledi. Mahkeme heyeti site çalışanı bir kadının tanık olarak dinlenmesi için duruşmayı 19 Nisan'a erteledi.