KARARIN BİZİM İÇİN HÜKMÜ YOK! MUSTAFA BALBAY RESTİ ÇEKTİ!

Mahkemenin bugün kararını açıklaması beklenen "Ergenekon Davası"nın görüldüğü Silivri Ceza İnfaz Kurumları Yerleşkesi'nde oluşturulan duruşma salonunun bulunduğu binaya girişler başladı.

İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nin talimatı üzerine izleyicilerin alınmayacağı bugünkü duruşmaya, tutuklu ve tutuksuz sanıklar, avukatlar, milletvekilleri ve basın mensupları katılabiliyor.

Mahkemenin talimatı üzerine izleyicilerin alınmadığı duruşma nedeniyle sabahın erken saatlerinden itibaren bazı tutuksuz sanıklar, avukatlar ve basın mensupları binanın önünde toplandı.

Jandarma ekipleri, binanın çevresinde yoğun güvenlik önlemi aldı. Duruşmaya gelenler, binanın bahçesine de kontrollü giriş yapabiliyor.

GAZETECİLER BYEGM SİTESİNDEN KONTROL EDİLİYOR

Sarı basın kartı sahibi gazeteciler, binaya girişte kartları jandarma görevlileri tarafından Basın Yayın ve Enformasyon Genel Müdürlüğü'nün internet sitesinden kontrol edildikten sonra içeri alınıyor.

Ellerinde duruşmaya katılacak sanıkların ve avukatların isimlerinin yer aldığı liste bulunan görevliler, binaya alımları bu listeye göre yapıyor.

AVUKATLAR ARAMAYA TEPKİ GÖSTERDİ

Avukatlar, duruşma salonuna girişte X-ray cihazında aranmalarına tepki gösterdi. Türkiye Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu, burada avukatlara hitaben, "Hakim ve savcılar, böyle aranarak giriyorlarsa bizi de arasınlar. Ancak aranmıyorlarsa biz avukatları da suçlu gibi aramaya hakları yok. Mesleğimizi çiğnetmeyin, biz mahkemelerin asli unsurlarıyız" dedi.

Avukatlar, bu açıklamanın ardından bir süre dışarıda bekledi. Birkaç avukat da mahkeme heyetiyle görüştü. Görüşmenin ardından arama biraz daha esnetildi.

Bu arada üzerlerini aratmaki istemeyen bazı avukatlar ve CHP milletvekili ile jandarma arasında zaman zaman tartışma yaşanıyor.

SES KAYIDI YAPABİLEN HİÇ BİR CİHAZ İÇERİ ALINMIYOR

Salona giriş yapan tutuksuz sanıklar, avukatlar, milletvekilleri ve gazetecilerin kendilerine ayrılan bölüme yerleşmeye başladı.

Binaya, ses kayıt cihazı, kulaklık, şarj aleti, flash bellek, bilgisayar gibi görüntü ve ses kaydı yapabilen hiçbir cihaz alınmıyor. Bu cihazlar, girişte görevlilere teslim ediliyor.

Girişlerin kontrollü yapılması nedeniyle bahçenin önündeki güvenlik bölgesinde yoğunluk oluştu. Buradaki bazı basın mensupları da duruma alkışlarla tepki gösterdi. Sarı basın kartı olmayan gazeteciler de içeri girmek için yetkililerle görüşüyor.

Arama noktasından ve x-ray cihazından sinyal vermeden geçerek içeri alınanların, mahkemenin talimatı doğrultusunda, herhangi bir olumsuzluk yaşanması durumunda kimlik tespitinin daha kolay yapılabilmesi için görüntülü kaydı alınıyor.

Adliyenin önünde basın mensuplarına ayrılan otoparka çok sayıda canlı yayın aracından yayın yapılıyor. Bölgede ambulanslar da bekletiliyor.

SANIKLAR SALONA ALINDI

Duruşma salonunda bulunan gazeteci Rengin Arslan BBC Türkçe'de yer alan notlarında sanıkların salona giriş anındaki tepkileri yazdı:

''Sanıklar duruşma salonunda, heyet bekleniyor. Duruşma salonunda 100 civarında jandarma var. Sanıkların çevresi jandarmayla çevrilmiş durumda. Avukatlar ile sanıklar arasına jandarma barikatı kurulmuş durumda.

Sanık avukatlarından Celal Ülgen sembolik bir protestoyla beş dakika masanın üzerine çıktı.

BALBAY: SICAK BİR SONBAHAR GELİYOR, HAZIRLANIN

Mustafa Balbay, 'Bu dava bitmiştir, bu davayı bugün halktan kopardılar, ama biz halkın adaletine inanıyoruz. Sıcak bir sonbahar geliyor, herkes hazırlansın' dedi.

Balbay'ın eşi Gülşah Balbay, Balbay'ın konuşması bittikten sonra 'Sizi unutturmayacağız' diye seslendi.

Balbay dışında pek konuşan olmadı.

CHP İzmir Milletvekili, gazeteci Balbay, '31 Mayıs'tan beri kendimizi özgür hissediyoruz, artık kendi yarattıkları korkudan korkuyorlar. Bugün verilecek hüküm mahkemenin hükmüdür, bizim için hükmü yoktur' dedi.

Doğu Perinçek, Tuncay Özkan, İlker Bağbuğ, Hurşit Tolon, gazeteci Deniz Yıldırım, Veli Küçük, Yalçın Küçük, Prof. Mehmet Haberal duruşma salonunda ilk göze çarpan sanıklar arasında.''