KANDİL DAĞI'NI BIRAK KANDİLLİ'YE GİDEMEYECEĞİZ BU GİDİŞLE!..SABAH'IN USTA KALEMİ NİÇİN İSYAN ETTİ?..
Sabah yazarının arabasının dikiz aynaları iki kez çalındı.İşe geldiğinde bir meslektaşının araba teybinin çalındığını öğrendi.Ardından İsmet Berkan'ın evine 5.kez hırsız girdiği şeklinde bir telefon alınca bakın ne yazdı?..
Kandilli Dağı!
Geçen salı, işe geleceğim...
Bindim otomobilime.
Bir de ne göreyim... Sağ ve sol dikiz aynaları gitmiş. Alarm malarm havagazı.
Tereyağından kıl çeker gibi götürmüşler.
Çaresiz, yenilerini taktırdım.
Dün sabah...
Bindim otomobilime. Hadi buyrun...
Dikiz aynaları gene yok!
Belli ki hırsızın ayağı alıştı, benim otomobili yedek parça dükkanı gibi kullanıyor.
Çağırdım kapıcıyı...
Şaşırmadığını söyledi... Çünkü dün gece bizim sokakta 3 otomobile ve 1 eve girmişler. Hasılat, 4 dikiz aynası, 2 teyp, miktarını bilmediğim para ve mücevher.
Soğudum otomobilden...
Taksiye bindim. Taksi durağı sokağın başında. 24 saat açık. Dedim ki taksici arkadaşa, "mahalleyi götürmüşler, dünyadan haberiniz yok, hiç bakmıyor musunuz kardeşim, kim geliyor, kim gidiyor diye?"
Bir dokunduk, bin ah işittik.
"İki gün önce gaspa uğradım" dedi.
Boğazına ekmek bıçağını dayayıp, cebinde ne var ne yok, almışlar. Ve başladı, silahla bıçakla saldırıya uğrayan taksicilerin maceralarını anlatmaya... Askerlik hatırası gibi. Anlata anlata biteremedi. Soyulmayan taksici kalmamış neredeyse.
"Yapma yahu", "vay anasını" diye diye, yol nasıl geçti, anlamadım.
Geldim işe...
Tam dikiz aynalarımın nasıl gittiğini anlatacağım, Takvim Gazetesi Genel Yayın Müdür Yardımcısı Kadir Kılıçparlar, bir fotoğraf uzattı burnuma... Otomobilinin fotoğrafı.
Meğer, dün gece sağ arka kelebek camını kırıp, teybini götürmüşler. Polisi aramış Kadir... "Bütün ekipler görevde, yetişemiyoruz, müsaitseniz, siz karakola uğrayın" demişler. Gitmiş karakola. Üç hanım var sırada... Birinin evine girmişler, birinin otomobiline. Biri de kapkaç.
Tam o sırada telefon geldi...
Radikal Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni İsmet Berkan'ın evine hırsız girmiş önceki gece... Hem de 5'inci kez... Evet, 5.
Ama bu sefer hasar büyük. Evdeki anahtarları alıp, kapının önünde duran, İsmet Berkan ile eşine ait 2 otomobili götürmüşler.
Güne bak!
Ya sabır çekip, internete girdim... Neler oluyor neler bitiyor, bakıp, yazı konusu bulacağım... Gözüme ilk çarpan haber şu:
"Belediye otobüsleri ve halk otobüsleri, teröristler tarafından molotof ile yakıldığı için Esenler'e giremiyor."
Esenler denilen yer, Irak'ta, Erbil ile Süleymaniye arasında bir yer değil.
İstanbul'un göbeği.
E daha ne konu arıyorum ki...
Kandil Dağı'na gidelim mi gitmeyelim mi, diye tartışıyorduk düne kadar...
Kandilli'ye gidemeyeceğiz bu gidişle...
Kandilli'ye.
Yılmaz ÖZDİL/Sabah
Geçen salı, işe geleceğim...
Bindim otomobilime.
Bir de ne göreyim... Sağ ve sol dikiz aynaları gitmiş. Alarm malarm havagazı.
Tereyağından kıl çeker gibi götürmüşler.
Çaresiz, yenilerini taktırdım.
Dün sabah...
Bindim otomobilime. Hadi buyrun...
Dikiz aynaları gene yok!
Belli ki hırsızın ayağı alıştı, benim otomobili yedek parça dükkanı gibi kullanıyor.
Çağırdım kapıcıyı...
Şaşırmadığını söyledi... Çünkü dün gece bizim sokakta 3 otomobile ve 1 eve girmişler. Hasılat, 4 dikiz aynası, 2 teyp, miktarını bilmediğim para ve mücevher.
Soğudum otomobilden...
Taksiye bindim. Taksi durağı sokağın başında. 24 saat açık. Dedim ki taksici arkadaşa, "mahalleyi götürmüşler, dünyadan haberiniz yok, hiç bakmıyor musunuz kardeşim, kim geliyor, kim gidiyor diye?"
Bir dokunduk, bin ah işittik.
"İki gün önce gaspa uğradım" dedi.
Boğazına ekmek bıçağını dayayıp, cebinde ne var ne yok, almışlar. Ve başladı, silahla bıçakla saldırıya uğrayan taksicilerin maceralarını anlatmaya... Askerlik hatırası gibi. Anlata anlata biteremedi. Soyulmayan taksici kalmamış neredeyse.
"Yapma yahu", "vay anasını" diye diye, yol nasıl geçti, anlamadım.
Geldim işe...
Tam dikiz aynalarımın nasıl gittiğini anlatacağım, Takvim Gazetesi Genel Yayın Müdür Yardımcısı Kadir Kılıçparlar, bir fotoğraf uzattı burnuma... Otomobilinin fotoğrafı.
Meğer, dün gece sağ arka kelebek camını kırıp, teybini götürmüşler. Polisi aramış Kadir... "Bütün ekipler görevde, yetişemiyoruz, müsaitseniz, siz karakola uğrayın" demişler. Gitmiş karakola. Üç hanım var sırada... Birinin evine girmişler, birinin otomobiline. Biri de kapkaç.
Tam o sırada telefon geldi...
Radikal Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni İsmet Berkan'ın evine hırsız girmiş önceki gece... Hem de 5'inci kez... Evet, 5.
Ama bu sefer hasar büyük. Evdeki anahtarları alıp, kapının önünde duran, İsmet Berkan ile eşine ait 2 otomobili götürmüşler.
Güne bak!
Ya sabır çekip, internete girdim... Neler oluyor neler bitiyor, bakıp, yazı konusu bulacağım... Gözüme ilk çarpan haber şu:
"Belediye otobüsleri ve halk otobüsleri, teröristler tarafından molotof ile yakıldığı için Esenler'e giremiyor."
Esenler denilen yer, Irak'ta, Erbil ile Süleymaniye arasında bir yer değil.
İstanbul'un göbeği.
E daha ne konu arıyorum ki...
Kandil Dağı'na gidelim mi gitmeyelim mi, diye tartışıyorduk düne kadar...
Kandilli'ye gidemeyeceğiz bu gidişle...
Kandilli'ye.
Yılmaz ÖZDİL/Sabah