"İZMİR'E FAŞİST DİYEN FAŞİSTİN TA KENDİSİDİR!.." AZİZ KOCAOĞLU,TARAF'A FENA ÇAKTI!..

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, "Faşizmin başkenti İzmir" diyen Taraf yazarı Rasim Ozan Kütahyalı'ya fena çaktı. İşte, Kocaoğlu'nun o sözleri.

Demokratik Toplum Partisi (DTP) konvoyunun 22 Kasım günü, Hatay Üçyol semtinde taşlı sopalı bir grubun saldırısına uğraması, İzmir'i Türkiye'nin gündemine oturttu. "Laik Cumhuriyet'in bekçisi" olarak adeta ülkede markalaşan İzmir, bu saldırıyla birlikte, kimi yazarlar tarafından, "Faşizmin başkenti" olarak nitelenmişti. İzmir, tarihsel kökleri çok eskilere dayanan bir kent ve bir çok medeniyeti içinde barındırıyor. Din, ırk çeşitliliği ve bir dönem Yunan işgali altında kalması nedeniyle, kimi kesimlerin geçmişte "Gavur İzmir" hakaretine de uğrayan kent, 29 Mart yerel seçimlerde, ülkedeki genel eğilimin aksine, yüzde 56 gibi büyük bir çoğunlukla CHP'li Aziz Kocaoğlu'nu Büyükşehir Belediye Başkanlığı'na taşımıştı. Büyükşehir Belediye Başkanı Kocaoğlu ile şu günlerde yoğun tartışmaların göbeğindeki İzmir'i, ve her daim yaşayanlarının "Cumhuriyet'in bekçisi" olarak övündüğü kentin kimi çevrelerce nasıl "faşizmin başkenti" olarak yaftalandığını konuştuk.


İşte, Kutlu Esendemir'in röportajından bir kesit...


Son yaşanan olayların ardından, kimi çevreler İzmir'i," faşizmin başkenti" olarak niteleniyor.


50 bilemediniz 100 kişinin bir siyasi partinin konvoyuna böyle bir saldırıya uğramasını yapılmasını tabii ki istemezdik, yakışık da değildi. Ama daha sonra, kimi gazetelerde, "Faşizmin başkenti" İzmir oluyorsa kimi soruları sormakta fayda var: Faşizm nedir? Nasıl faşist olunur? Kimde faşist olma gücü ve yetkisi vardır? Kim faşist olabilir? Kimin geçmişi, orijini buna müsaittir? Bunun olanakları İzmir için mevcut mudur? Bu soruların hepsini yanıtlayıp, daha sonra elini vicdanına koyup ona göre yazmak gerekir. İzmir zaten faşizme karşı büyük bir güvencedir. İzmir, faşizme karşı sadece kendi kentinin değil, sadece Ege bölgesinin değil, Türkiye'nin güvencesidir.


İzmir'e karşı bu tepki kendilerini liberal olarak niteleyen kimi yazarlardan geliyor. İzmir'in bu siyaset çizgisiyle bir sorunu mu var?


Artık kelimeler de anlamını yitiriyor. Literatürde bildiğimiz liberalizme bakarsak, bu yazıları yazan insanlar nasıl liberal olabiliyor ve liberalizm nedir? Bunu pek anlayamıyorum. İktisat okudum, işletme masteri yaptım. Kendi kararımca da biraz felsefe, biraz tarih okurum. Bilebildiğim kadarıyla, "Faşizmin başkenti İzmir" başlığını yapan zihniyetin liberalizmle hiçbir alakası olamaz. İzmir'e "faşist" diyenin kendisi faşisttir.


İnsanlarla beraber, kavramlar da mı değişiyor?


Tersten okuyalım: İzmir'in faşist olmadığını dünya alem biliyor. Bir defa faşizmin başkenti demek ne demek? "İzmir faşizme geçit versin" demektir. Faşizmin karşısında durmasın demektir. "İzmir pasifize olsun" demektir, "İzmir bayrak açmasın" demektir. "İzmir, laik ve demokratik cumhuriyeti, Atatürk ilke ve inkılaplarını korumasın, bizim önümüze engel olmasın" demektir. İzmir, faşizmin önünde engeldir.


Bu eleştiriler, İzmir halkında travma yaratıyor mu?


İzmirli hemşehrilerimle beraber burada sapasağlam duruyoruz. Bize geçmişte de yıpratmak için birçok girişimde bulunuldu. İzmir halkı buna gerekli cevabı verdi. Biz eğer aynı doğrultuda, aynı ilkelerle, aynı sevgiyle, aynı tevazu içerisinde hizmetimizi sürdürürsek İzmirli hemşehrilerimiz, şu anda "Faşizmin başkenti İzmir" diyen zihniyete ve onun savunduğuna, -neyi savunuyorsa bilmiyorum; orası karışık biraz- ilk seçimde gereken cevabı verecektir.


İktidar partisini mi hedef alıyorsunuz?


Hayır. Ben iktidar partisini kastetmedim. İktidar Böyle bir anlam çıkartılmasın lütfen. O insanlar, iktidar partisine yakın olur, uzak olur. Çünkü o zihniyet o gün neyi savunuyorsa ki bilinmez ve o zihniyet birçok şeyi savunabilir. İzmir'e, "Faşisizmin başkenti" diyen zihniyet ne yapabilir, neye ve kime hizmet edebilir? Bir defa İzmir'e hizmet etmediği kesin. Türkiye'ye hizmet edip etmediğini de genel siyasetle uğraşan kişiler ve basın mensupları, sosyologlar, ekonomistler, siyasiler değerlendirecektir.


Kutlu Esendemir/Gazete Habertürk