İstiklal'i kana bulamıştı: 3 bin yıl istendi
Cumhuriyet savcısı, saldırının faili Ahlam Albashır'ın, toplamda 7 kez ağırlaştırılmış müebbet ve 1949 yıldan 3 bin 9 yıla kadar hapisle cezalandırılmasını istedi
Beyoğlu'nda 13 Kasım 2022'de terör örgütü PKK/YPG tarafından verilen talimatla İstiklal Caddesi'ne bırakılan bombanın patlamasıyla 6 kişinin hayatını kaybettiği, 99 kişinin yaralandığı terör saldırısına ilişkin 15'i tutuklu 36 sanığın yargılandığı davada, mütalaa açıklandı.
İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya, aralarında bombayı bırakan Ahlam Albashır'ın da bulunduğu 8'i tutuklu 9 sanık katıldı. Bazı tutuklu sanıklar ise duruşmaya Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile bağlandı.
Duruşmada esasa ilişkin mütalaasını açıklayan cumhuriyet savcısı Furkan Kafalı, saldırının faili Ahlam Albashır'ın, "devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozmak" suçundan ağırlaştırılmış müebbet, "silahlı terör örgütüne üye olmak" suçundan 7 yıl 6 aydan 15 yıla kadar, "tasarlayarak bombalama suretiyle çocuğa karşı kasten öldürme" suçundan ağırlaştırılmış müebbet, "tasarlayarak bombalama suretiyle kasten öldürme" suçundan 5 kez ağırlaştırılmış müebbet, 99 kişiye karşı "tasarlayarak bombalama suretiyle kasten öldürmeye teşebbüs" suçundan 1930 yıldan 2 bin 970 yıla kadar ve "tehlikeli maddelerin izinsiz olarak bulundurulması veya el değiştirilmesi" suçundan da 12 yıldan 24 yıla kadar olmak üzere 7 kez ağırlaştırılmış müebbet ve 1949 yıldan 3 bin 9 yıla kadar hapsini istedi.
"BOMBA OLDUĞUNU BİLMİYORDUM"
Mütalaa hakkında istenen cezanın açıklanmasının ardından söz verilen sanık Ahlam Albashır, "Onun bomba olduğunu bilmiyordum. Ahmet'in, Ammar’ın herhangi bir insanın bu konuyla alakası yok. Bana 'sadece turist olarak gidip fotoğraf çek' dediler. Bu vefat eden insanlardan dolayı ben geceleri uyuyamıyorum. Ben yetim biriyim kimsenin yetim kalmasını istemem. Elimden gelen bütün her şeyin bazı insanlara ulaşılması için elimden geleni yaptım. Suriye'ye giden şahısların yakalanması için Suriye'ye gitmek için hazırım. Rana'nın evine gittim yemek yiyordum. Fatma'nın bir süre evinde kaldım, onların terörle alakaları yok. Onlar bu olayda aldatıldı, bir suçu yok. Bana ne verirlerse itiraz etmeyeceğim." ifadelerini kullandı.
Cumhuriyet savcısı Kafalı da bunun üzerine tercümana sanık Albashır'a söylemesi için "Sadece aldatıldığı konusundan bir bahisle az önce yetim bıraktığı çocuklardan bahsetti, vicdanı varsa uyuyamasın." dedi.