İŞTE GÜNÜN HABERİ...İÇİŞLERİ BAKANI KAPKAÇ VE HIRSIZLIKTAN AKŞAM MUHABİRİ DENİZ GÜÇER'E DERT YANDI: "BENİ BİLE ÇARPMAYA KALKIŞTILAR"!!!
İçişleri Bakanı Abdülkadir Aksu üç torunu ile birlikte balık tutarken Akşam'a konuştu.Bakan Aksu az daha nasıl çarpılıyordu? Hamido,gelini ve torununun hayatını kaybettiği bombalı paket olayından nasıl kurtuldu?
Beni de çarpmaya kalktılar
İçişleri Bakanı Abdülkadir Aksu'yu hiç böyle görmediniz. Bayram için gittiği İstanbul'da üç küçük torunuyla sahil keyfi yapan Aksu, balyoz olayını, aldığı garip telefonları, bombalı paketten nasıl kurtulduğunu, camide başına gelen komik olayı AKŞAM'a anlattı.
Yoğun temposu nedeniyle ailesine fazla zaman ayıramayan İçişleri Bakanı Abdülkadir Aksu, aylar sonra üç küçük torunu Merve (10), Mina (5) ve Sare (5) ile birlikte vakit geçirdi. Aksu, üç küçük kızla sahilde yürüyüş yaparken AKŞAM'ın sorularını içtenlikle yanıtladı...
ÜÇÜ BİR ARADA
Baba olmak mı güzel, dede olmak mı?
- Galiba dede olmak. Torunların üçünü bir arada sık göremiyorum. Merve ve Mina İstanbul'da, Sare Ankara'da yaşıyor. Ancak bayramlarda bir araya gelebiliyoruz. Çocuklar idareciliğimin en yoğun olduğu dönemde doğdu. Genç'te görev yaparken Murat doğdu. Aysu, Kınık doğumlu. Murat ona hala takılır 'Kınıklısın' diye.
Oğlunuz mu fanatik Beşiktaşlı, siz mi?
- Murat Beşiktaş'ta yönetici oldu. Ben kendimi bildim bileli Beşiktaşlıyım. 1998'de kongre üyesi oldum. Bizim ailede hemen hemen herkes Beşiktaşlıdır.
Murat Bey, Beşiktaşlı futbolculara kızıp 'Otobüsle gelsinler' demişti. Siz daha yumuşaksınız galiba?
- O akşamki oyunun tesiriyle öyle söylemiştir. Ben de gazetelerden okudum. Ama uçakla döndüler canım.
Takımla ilgili eleştiriniz oluyor mu?
- Beşiktaş kötü futbol oynadığı zaman, Murat'ı arayıp takımın hatalarını söylüyorum.
CÜZDANI KURTARDIK
Hiç kapkaça uğradınız mı?
- Muhalefet milletvekilliği dönemimde yaşadım. Fatih Camii'nde cenaze namazına gittim. Çok sıkışıktı. Bir ara cebimde bir el hissettim. Döndüm ve arkamdaki adama 'Ne yapıyorsun' dedim. Bir de baktım cüzdanım yerde duruyor. Arkamdaki, 'Ekmek Kuran çarpsın bir şey yapmadım' dedi. Ben de cüzdanı göstererek, 'Peki bu ne' diye sordum. Hala yemin ediyor. Ama cüzdanı kurtardık.
SATICININ KURTULUŞU
Her vatandaşın telefonuna döner misiniz?
- Mutlaka. Telefonum hiç kapanmaz. İsteyen her vatandaş yıllardır bana rahatlıkla ulaşır. Ben bunun yararını gördüm. Bir sabah telefonum çaldı. 'Beykoz'dan arıyorum. Belediye zabıtası bir seyyar satıcının arabasına el koydu. Adamcağız Boğaz Köprüsü'nden atlayacağını söyleyip gitti. Ben de size bir vatandaş olarak haber veriyorum' dedi birisi ve kapattı. Hemen İstanbul Emniyet Müdürü Cerrah'ı aradım. 'Takip ettir, doğru mu?' dedim. Cerrah 'Evet efendim olay doğru' dedi. Gerçekten adamcağız köprüye giderken ekipler durdurmuş.
Rejime devam mı?
- Kilomu korumak için devam ediyorum. Rejime başlarken 103 kiloydum. Şimdi 82-83. Sağlıklı beslenmeye alıştım. Tatlı yemiyorum. Aramıyorum da. Börek yok. Her şey yağsız, ızgara et ve balık. Kendimi çok iyi hissediyorum.
Ceketime sahip ol ha!
BAYRAM namazını Arnavutköy'de kıldım. Bir delikanlı yanımda namaz kılıyordu. Herhalde abdestini tazelemek ihtiyacı hisseti. Ceketini çıkardı, gayet güzel katladı ve oturduğu yere koydu. Bana da dönüp, 'Bak buna sahip ol ha' dedi. 'Tamam' dedim. Ben gülüyorum ama yanımdakiler, 'Abi adamcağız kime emanet ettiğini bilmeden en sağlam yere emanet edip gitti' diyor. Delikanlı geri geldi, beraber namazı kıldık, bayramlaştık. Ama beni tanımadı.
--------------------------------------------------------------------------------
Ş
İçişleri Bakanı Abdülkadir Aksu'yu hiç böyle görmediniz. Bayram için gittiği İstanbul'da üç küçük torunuyla sahil keyfi yapan Aksu, balyoz olayını, aldığı garip telefonları, bombalı paketten nasıl kurtulduğunu, camide başına gelen komik olayı AKŞAM'a anlattı.
Yoğun temposu nedeniyle ailesine fazla zaman ayıramayan İçişleri Bakanı Abdülkadir Aksu, aylar sonra üç küçük torunu Merve (10), Mina (5) ve Sare (5) ile birlikte vakit geçirdi. Aksu, üç küçük kızla sahilde yürüyüş yaparken AKŞAM'ın sorularını içtenlikle yanıtladı...
ÜÇÜ BİR ARADA
Baba olmak mı güzel, dede olmak mı?
- Galiba dede olmak. Torunların üçünü bir arada sık göremiyorum. Merve ve Mina İstanbul'da, Sare Ankara'da yaşıyor. Ancak bayramlarda bir araya gelebiliyoruz. Çocuklar idareciliğimin en yoğun olduğu dönemde doğdu. Genç'te görev yaparken Murat doğdu. Aysu, Kınık doğumlu. Murat ona hala takılır 'Kınıklısın' diye.
Oğlunuz mu fanatik Beşiktaşlı, siz mi?
- Murat Beşiktaş'ta yönetici oldu. Ben kendimi bildim bileli Beşiktaşlıyım. 1998'de kongre üyesi oldum. Bizim ailede hemen hemen herkes Beşiktaşlıdır.
Murat Bey, Beşiktaşlı futbolculara kızıp 'Otobüsle gelsinler' demişti. Siz daha yumuşaksınız galiba?
- O akşamki oyunun tesiriyle öyle söylemiştir. Ben de gazetelerden okudum. Ama uçakla döndüler canım.
Takımla ilgili eleştiriniz oluyor mu?
- Beşiktaş kötü futbol oynadığı zaman, Murat'ı arayıp takımın hatalarını söylüyorum.
CÜZDANI KURTARDIK
Hiç kapkaça uğradınız mı?
- Muhalefet milletvekilliği dönemimde yaşadım. Fatih Camii'nde cenaze namazına gittim. Çok sıkışıktı. Bir ara cebimde bir el hissettim. Döndüm ve arkamdaki adama 'Ne yapıyorsun' dedim. Bir de baktım cüzdanım yerde duruyor. Arkamdaki, 'Ekmek Kuran çarpsın bir şey yapmadım' dedi. Ben de cüzdanı göstererek, 'Peki bu ne' diye sordum. Hala yemin ediyor. Ama cüzdanı kurtardık.
SATICININ KURTULUŞU
Her vatandaşın telefonuna döner misiniz?
- Mutlaka. Telefonum hiç kapanmaz. İsteyen her vatandaş yıllardır bana rahatlıkla ulaşır. Ben bunun yararını gördüm. Bir sabah telefonum çaldı. 'Beykoz'dan arıyorum. Belediye zabıtası bir seyyar satıcının arabasına el koydu. Adamcağız Boğaz Köprüsü'nden atlayacağını söyleyip gitti. Ben de size bir vatandaş olarak haber veriyorum' dedi birisi ve kapattı. Hemen İstanbul Emniyet Müdürü Cerrah'ı aradım. 'Takip ettir, doğru mu?' dedim. Cerrah 'Evet efendim olay doğru' dedi. Gerçekten adamcağız köprüye giderken ekipler durdurmuş.
Rejime devam mı?
- Kilomu korumak için devam ediyorum. Rejime başlarken 103 kiloydum. Şimdi 82-83. Sağlıklı beslenmeye alıştım. Tatlı yemiyorum. Aramıyorum da. Börek yok. Her şey yağsız, ızgara et ve balık. Kendimi çok iyi hissediyorum.
Ceketime sahip ol ha!
BAYRAM namazını Arnavutköy'de kıldım. Bir delikanlı yanımda namaz kılıyordu. Herhalde abdestini tazelemek ihtiyacı hisseti. Ceketini çıkardı, gayet güzel katladı ve oturduğu yere koydu. Bana da dönüp, 'Bak buna sahip ol ha' dedi. 'Tamam' dedim. Ben gülüyorum ama yanımdakiler, 'Abi adamcağız kime emanet ettiğini bilmeden en sağlam yere emanet edip gitti' diyor. Delikanlı geri geldi, beraber namazı kıldık, bayramlaştık. Ama beni tanımadı.
--------------------------------------------------------------------------------
Ş