İsmail Saymaz'dan erken seçim iddiası! "İstanbul'u zorla alan, Türkiye'yi kaybeder"

Saymaz, "Vaziyet anlaşıldı. Görünen o ki Cumhur İttifakı, 2022'de Türkiye'yi erken seçime götürecek." ifadelerini kullandı

Halk TV yazarı İsmail Saymaz, "Vaziyet anlaşıldı. Görünen o ki Cumhur İttifakı, 2022'de Türkiye'yi erken seçime götürecek. Anketlerde Erdoğan'ın en güçlü rakiplerinden biri olarak görünen İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, demokrasi dışı yöntemlerle bu yarışın dışında bırakılmak isteniyor. İstanbul'u zorla alan, Türkiye'yi kaybeder" değerlendirmesini yaptı.

Saymaz yazısında, "Ne şekilde mi? İBB'de terörle iltisaklı olduğu kişilerin işe alındığı suçlaması üzerinden. İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, bütçe görüşmeleri sırasında İBB'de 33 bin kişinin işe alındığını, bunlardan 12 binini incelediklerini, 455'inin PKK, 80'inin DHKP/C, 20'sinin MLKP ve 2'sinin MKP'den kaydı olduğunu savundu. Toplamda 557 terör bağlantılının İBB'de çalıştığını öne süren Soylu, "Diğerlerinin kayıtlarını gönderebilirim" dedi. Dünkü son gelişme İçişleri Bakanlığı'nın İBB'ye özel bir teftiş başlattığını açıklaması oldu. Daha önce varlığı iddia edilen 577 terör iltisaklı kişi ile "ayrıca bazılarının FETÖ ve diğer terör örgütleriyle iltisaklı olduğu yönünde ihbar, şikayet ve tespitler üzerine özel teftiş başlatılmıştır" denildi. Bakanlık "Kambersiz düğün olmaz" diye düşündüğü için olsa gerek FETÖ'cülerin de işe alındığını savunuyor. Diğer terör örgütlerinden söz ediyor. Kim kaldı ki... Boko Haram, Tamil Gerillaları veya Japon Kızıl Ordusu'ndan başka?" ifadesini kullandı.

"Erdoğan'ın bitmek ve geçmek bilmez İstanbul ağrısı 23 Haziran'dan beri sancıyor"
Saymaz şunları kaydetti:

"Erdoğan'ın bitmek ve geçmek bilmez İstanbul ağrısı 23 Haziran'dan beri sancıyor. İBB'nin kaybedilmesi, Erdoğan'ın çiğnediği "CHP üç koyunu güdemez" sakızını çöpe attı. İmamoğlu, engellemelere rağmen İstanbul'u başarılı şekilde yönetiyor. Seçmen beğenisi, aldığı oyun üzerinde seyrediyor. Bu bir.

İBB'nin el değiştirmesi ile iktidar dar gelirlileri yardım ağıyla kendisine bağımlı kılma imkanını kaybetti. TÜGVA ve TÜRGEV gibi Erdoğan Ailesi'nin vakıfları ile İlim Yayma ve ENSAR gibi yandaş örgütlerin hortumları kesildi. Etti mi iki.

Üçüncüsü, kara propagandaya rağmen İmamoğlu ve Mansur Yavaş, seçildiği günden beri Erdoğan'ın önünde görünüyor. Cumhurbaşkanlığı seçiminde aday gösterilirse İmamoğlu'nun ilk turda açık farkla kazanacağı tahmin ediliyor. İmamoğlu, bu yüzden rekabetten düşürülmek isteniyor.

Böyle bir operasyon, terör iltisaklı işçi çalıştırdığı iddiaları ilkin kampanyaya, ardından soruşturmaya dönüştürülerek yapılabilir. İBB'yi kazanmak için binlerce Mehmetçiğin katilini TRT'ye çıkarmayı ve Apo'dan mektubu getirmeyi vicdanlarına sığdıranlar bir Kürt cenaze yıkayıcısı ile İmamoğlu arasında iltisak kurmaya kalkışabilir. Kim bilir, belki de İBB'ye kayyum atarlar.

AK Parti'nin iktidarda kalmak için sözde hukuki, fakat gerçekte demokrasi dışı yöntemlere başvurması mümkündür. Sonra mı? 23 Haziran'da yaşadık ve gördük: İmamoğlu'ma yönelik post-modern darbeyi halk püskürtür. İstanbul'u alalım derken Türkiye'yi kaybederler. Belediye başkanlığı yapmasına izin vermeyecekleri İmamoğlu, günün sonunda cumhurbaşkanı olur."