İsmail Saymaz muhalif medyada kimleri rahatsız etti?
Fikri takip…
Gazeteciliğin en temel şartlarından…
Yani bir haberi yapıp, yazıp kenara çekilmeyeceksin.
Devamını getireceksin, sonrasında ne oldu bakacaksın.
Yoldaşlar, bu medya dinozoru dostunuz da, kendince, köşesinde, bunu yapmaya çalışıyor.
Bugün sizlere, bundan 1 buçuk ay önce, 23 Haziran’da kaleme aldığım bir yazının fikri takibini yapacağım.
Yazımın başlığı şu:
İSMAİL SAYMAZ KARİYERİNİ NASIL BİTİRİYOR?
Medya dünyamızın güzide sitesi Medyaradar’da dün çıkan haberse şu:
Sözcü gazetesi köşe yazarı İsmail Saymaz'ın gazeteden ayrıldığı öğrenildi. Yeni adresi halktv.com.
Yani bir attan inip eşeğe binme hikayesi.
Şimdi deli Keskin’iniz ne demiş…
Bir buçuk ay sonra ne olmuş…
Medya dünyamızın taze şöhretlisi İsmail Saymaz’ın falına zaten bakmışım, olacakları söylemişim…
Her şey ortada.
Daha fazla ben demiştim diyip kendimi daha da itici göstermeyeyim.
Zaten fıtratımda iticilik var!
Neyse yoldaşlar…
Nedenleri az çok biliyordum.
Ama keskin kulaklarıma da, bazı bilgiler çalındı Saymaz’ın Sözcü’den ayrılmasıyla ilgili…
Şimdi önce, daha önceki yazımda söylediklerimi referans vererek başlayayım.
Ne demişim, sabredin lütfen, bir okuyun:
Saymaz Habertürk’e mi Sözcü’ye mi çalışıyor?
Veyis Ateş’le o meşhur yayın öncesi bir yazı kaleme almıştım.
Pek çok dostum, ‘ya ne alakası var Keskin, delirdin mi sen’ demişti.
O yayından sonra hepsi teker teker telefon açtı, ‘ne biçim haklı çıktın sen öyle’ dedi.
Evet çıktım.Önceden de herkesi uyardım.Çünkü İsmail Saymaz’ın parçası olduğu şey hiç hayrına değil. Zaten pek beceremiyor da, Sezgin Baran Korkmaz, Habertürk yazarı Sevilay Yılman’dan bahseder bahsetmez panikle müdahale etmesi, çok acemiceydi.
Ama sağ olsun, beni haklı çıkardı.Teşekkürler.
Saymaz, Hürriyet’in ağa babaları gibi olmak istiyor.Geleceğin Ertuğrul Özkök’ü, Ahmet Hakan’ı…
Sol ve liberal tandanslı, kimi Hürriyet eskisi bir grup, İsmail’in arkasından konuşuyor, Bir yandan da Twitter’dan onu övüyor.Tipik medya çeteleşmesi…Ama bu destekler de onu kurtarmaya yetmez.Kimi ‘İsmail o yayında sorabileceği her şeyi sordu’ diye savunuyor. Ama en kritik soruları pas geçtiğini herkes biliyor.
İçişleri Bakanı Soylu’yla yayın birdi. Ateş yayını iki…
Sevgili İsmail, çekirge kaç kere sıçrar malum. Bu vesileyle, günler önce sorduğum soruyu da tekrarlayayım: Sahi İsmail, nereye çalışıyorsun?
Neyse…
Demek ki bu soruyu Sözcü de sormuş ki bu noktaya gelinmiş.
Saymaz’ın bir süredir Sözcü’de mutlu olmadığını yakın çevresine anlattığı biliniyor.
Ama hisler tek taraflı değil…
Sözcü’de de benzer bir rahatsızlık vardı.
Özellikle gazetenin Yılmaz Özdil gibi ağır topları arasında.
Saymaz’ın İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ve Veyis Ateş yayınlarındaki tavırları,
bir şüphe bulutu oluşturdu.
Sevilay Yılman’ı Halk TV yayınında koruması dedikoduları alevlendirdi.
Yılmaz Özdil ve Uğur Dündar kavgasında, taraf tutması sinirleri gerdi.
Ama bardağı taşıran damlalardan biri.
Bylock’un linsans sahibi David Keynes’in Türkiye’ye teslim olması.
Keynes’le röportajı gölge gibi Saymaz’ı takip etti.
Daha da edeceğe benziyor…
Benden söylemesi…
TRT’de neler oluyor?
Sevgili sırdaşlar.
Medya mahallemizde sessiz ve fakat çok derinden bir endişeli bekleyiş var.
Nerede dediğinizi duyar gibiyim.
E başlıkta!
Şaka bir yana…
Devletimizin güzide kurumu TRT, uzun süredir, yanlışlar, yayın skandalları, israfla gündemde malum.
Neler neler dillendiriliyor da, o başka bir yazının konusu olsun.
Zaten ara ara yazıyordum malum.
Neyse, yeni yönetimin gelmesiyle, eski yönetimden miras kalanlar arasında bir panik başlamış.
Ya yediğimiz hurmalar ortaya çıkarsa, işimizden olursak diye…
Haklı bir korku…
Keskin kulaklarıma gelen bilgilere göre, yeni yönetim İbrahim Eren’den kalan enkaza buldozerle girmeye hazırlanıyormuş.
Kurumun kılcal damarlarına kadar girilip, artık kriptosu mu, yan gelip yatanı mı dersiniz…
Hepsi mercek altındaymış.
Yani anlayacağınız taş üstünde taş, baş üstünde baş kalmayacakmış…
Bir gelişme olursa, yine Keskin’inizden duyarsınız artık…
KESKİN KALEM
keskinkalem@medyaradar.com