IŞİD Hürriyet'i de karıştırdı! Akif Beki ile Ahmet Hakan kapıştı!

IŞİD'in eylemlerine Sünni Devrim yorumu yaptığı için Ahmet Hakan'ın sert eleştirilerine maruz kalan Beki, aynı şekilde isim vermeden yanıt verdi.

Irak-Şam İslam Devleti'nin Musul'da konsolosluk baskını ve 80 kadar Türk vatandaşını rehin aldığı operasyonların ardından IŞİD'in ne olduğu, ne yapmaya çalıştığı tartışması Hürriyet'i de karıştırdı.

Hürriyet gazetesi yazarı Ahmet Hakan dün 'IŞİD'e karşı çıkmak İslam'ı savunmaktır' başlıklı yazısında örgütü savunanları çok sert eleştirdi. Irak'ta yaşananları "Sünni devrimi" olarak yorumlayan görüşlere dikkat çeken Ahmet Hakan isim vermeden gazetesi yazarı Akif Beki için de sert ifadeler kullamıştı.

IŞİD'in eylemleri için "Sünni Devrimi" diyen zihniyettekileri "şuursuz bir aymaz", "ahmak", "ajan provakatör" diye suçlayan Ahmet Hakan'a yanıt gecikmedi.

Hürriyet yazarı Akif Beki de kendi köşesinden isim vermeden "şuursuz" sözlerine yanıt verdi. Ahmet Hakan gibi kendisini eleştirenler için "şuur küpü" diyen Beki, "işitmediğim sövgü kalmadı" diye yazdı.

İşte Beki'nin yazısından çarpıcı bölümler:

SURRİ DEVRİMİ Mİ DEĞİL Mİ ANLAMAK İÇİN ERKEN

"- Ne olduğunu hâlâ anlamaya çalışıyoruz. (Yaşananlar bir Sünni devrimi mi, değil mi?) Daha ileri değerlendirmeler için erken. (Kesin olan, Maliki'nin mezhepçi politikalarıyla kızdırdığı Sünni aşiretler ayaklandı, eski Baas unsurları da isyancılara katıldı ve IŞİD gibi terör gruplarıyla dirsek temasındalar...)"

Ben değil, hayır bu kez Mehmet Emin Değer de değil, Irak Kürdistanı Bölgesel Yönetimi Başbakanı Neçirvan Barzani söylüyor bunları. Anadolu Ajansı'na bu minvalde uzun bir demeç verdi.

İŞİTMEDİĞİM SÖVGÜ KALMADI

Ondan evvel Radikal gazetesine konuşan Musul'un (kaçak mı, sürgün mü, devrik mi artık ne derseniz) valisi Nuceyfi de benzer tespitlere sahip.

Devrik Vali, Musul'u IŞİD'in tek başına zaptetmediğini, birçok grubun şehrin farklı parçalarında hâkimiyet kurduğunu vesaire anlatıyor. İsyan bir koalisyon işi, o da doğruluyor...

Velakin, buna yakın bir anlatımı Mehmet Emin Değer'in ağzından aktardım diye işitmediğim sövgü kalmadı.

Alevi düşmanı mı olmadım, IŞİD'in insanlık dışı caniliklerini, hunharlıklarını mı aklamadım, vahşi katliamlarını mı şirin göstermedim?...

“IŞİD’i aşan bir aşiretler kalkışması, Maliki’yi devirmeye dönük bir Sünni isyanı mı yaşanıyor” diye sormak, Alevileri katleden IŞİD’e Sünni devrimci payesi vermek oldu.

GEL DE LAF ANLAT BU İDRAKE!

Birileri kapkaranlık tahriklerin peşinde diye olup biteni anlamaya ve açıklamaya çalışmayacağız yani...

Irak bir mezhep savaşına gidiyorsa Sünni ve Şii sözcüklerini kullanmadan anlatacağız olayı, tabii ille de anlatacaksak, ha!

Duymadan dinlemeden uyduran, yazılanı okumadan çarpıtanlar gibi, analiz diye dön dolaş hep aynı ‘kahrolsun IŞİD’ sloganlarını çiziktireceğiz desenize...

IŞİD’in canı cehenneme de... Yahu, ayaklananlar Sünni ise ‘Sünni aşiretler ayaklandı’ diyemeyecek miyiz gayri, bu mudur?

Vay babam vay, gel de laf anlat bu idrake!

ŞUUR KÜPLERİ

Irak’taki Sünni ve Şii Arapların mezhep kavgasında, Türkiyeli Sünni ve Alevileri taraf zanneden büyük bir cehalet kol geziyor etrafta.

İsyancı bütün Sünni aşiretleri de ‘Bak işte, bunlar hep IŞİD’ zannediyor aynı şuur küpleri.

Maliki’den yana değilseniz Alevi düşmanı, IŞİD’in dostu, katil sürüsünün avukatı olmuş oluyorsunuz. İkisine de karşı olma şansınız yok...

ZORU NE BUNLARIN KUZUM?

“Irak’ta, Musul’da cereyan edenler IŞİD’in çapını aşar, patlayan Sünni öfkenin arkasında Maliki’nin mezhepçi yanlışları var” diyenin vay haline!...

IŞİD’in aşağılık işlerini sizin sırtınıza, Iraklı Şii Arap milliyetçisi Maliki’nin despotluklarını da şuurlu şuursuz kendi sırtlarına yüklüyorlar.

Zoru ne bunların kuzum?