İran'dan Fransa'ya: Protestocuların sesine kulak ver…
Özellikle Mahsa Amini'nin ölümünden sonra ülke çapında geniş kapsamlı protestolara sahne olan ve Batılı ülkelerden insan haklarına saygı gösterilmesi yönünde uyarılar alan İran'dan Fransa'ya 'protestocuların sesine kulak verme' çağrısı geldi.
Fransa'da hükümetin, emeklilik yaşını kademeli olarak 64'e yükseltmeyi içeren reformuna karşı çıkan Fransızlar ülke genelinde protestolar düzenledi. 1 milyondan fazla kişinin katıldığı gösterilerde en az 450 protestocu gözaltına alındı.
Paris yönetiminin protestolara yaklaşımını eleştiren Tahran hükümeti, tepkisini dile getiren halka kulak verme çağrısında bulundu.
İran Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Nasır Kanani, konuya ilişkin yaptığı sosyal medya paylaşımında şu ifadeleri kullandı:
"Fransız hükümeti halkıyla konuşmalı ve onların sesine kulak vermeli. Yıkımı veya isyanı desteklemiyoruz. Ancak başka ülkelerde kaos yaratmak yerine, önce kendi halkınızın sesini dinleyin ve onlara karşı şiddetten kaçının."
Kanani'nin 'başka ülkelerde kaos yaratma' ifadeleri, Tahran'ın Mahsa Amini protestolarının ardında Batılı ülkelerin kışkırtma faaliyetleri olduğu iddiasına gönderme yapıyor.
Tahran'da 13 Eylül'de 'ahlak polisi' olarak bilinen İrşad devriyeleri tarafından gözaltına alındıktan sonra fenalaşarak hastaneye kaldırılan 22 yaşındaki Mahsa Emini'nin 16 Eylül 2022'de yaşamını yitirmesi, ülke yönetimine karşı protestolara yol açmıştı. Yaşananlar Fransa'nın da aralarında olduğu Batılı ülkeler tarafından yakından takip edilmiş, üst düzey Fransız yetkililer İran'ı göstericilere yönelik yaklaşımı nedeniyle eleştirmişti.
'RÜZGAR EKEN FIRTINA BİÇER'
"Rüzgar eken fırtına biçer" ifadelerini kullanan Kanani, 'bu tür şiddet eylemlerinin, ahlak dersleri kürsüsüne oturup başkalarına vaaz vermekle çeliştiğini' dile getirdi.
Fransa'daki gösterilere ilişkin açıklama yapan İçişleri Bakanı Gerald Darmanin, şimdiye dek 457 kişinin gözaltına alındığını, 441 güvenlik personelinin yaralandığını bildirdi.
Göstericilerin 'emeklilik reformunun geri çekilmesi' yönündeki taleplerini reddeden Fransız bakan, "Bu yasayı şiddet yüzünden geri çekmemiz gerektiğini düşünmüyorum. Eğer bunu yapsaydık, devletin bir anlamı kalmazdı. Demokratik, sosyal tartışma ve eleştirileri kabul etmeliyiz, şiddete dayalı olanları değil" dedi.