''İNSAF BEKİR, BENCE AYIP EDİYORSUN! BİZLERDEN ÖZÜR DİLEMELİSİN!''
Bekir Coşkun'un yeni çıkan kitabı "Başın Öne Eğilmesin"de yazdığı hangi satırlara Hürriyet köşe yazarı Yalçın Doğan'dan itiraz geldi?
Bekir, bilirsin seni severim
BİZİM dünyamızda, eskiden basın, şimdi medya, pek çok insan doğal olarak birbirini tanıyor.
Ama, her tanıdığı gazeteci ile kendine göre, sağlam diyalog kuramıyor. Kurduğunu sandığı mesleki ve insani arkadaşlıklar içinde kazık yediği de çok oluyor. Güvendiğiniz, hatta onun başarısı için kendisine yardım ettiğiniz bir meslektaşınız, göz göre göre size yalan söylüyor, önünüze taş koyuyor. Kim bilir, belki yersiz kıskançlıklar, belki başka şey. Sizin yüzünüze hoş görünüp, sinsice arkadan dolaşıp puan alma dalavereleri.
Bu gibi oyunlara asla girmeyen, özü sözü doğru olan arkadaşlarımız da, elbette eksik değil.
Bu arkadaşlarımdan biri Bekir Coşkun.
BAŞIN ÖNE EĞİLMESİN
Bekir’le aynı mekanda çalışmadık, ama aynı gazetede iki kez çalıştık. O Hürriyet’te iken, ben Hürriyet’e gelince, o Ankara’da, ben İstanbul’da birbirimizi hep aradık.
Hürriyet’ten ayrıldığında üzüldüm, Haber Türk’te başına gelen ise, utanç verici. Bekir şimdi, benim ilk göz ağrım, güvendiğim ve sevdiğim pek çok dostumun bulunduğu Cumhuriyet’te yazıyor.
Bekir sevimlidir, dosttur, tevazu sahibidir.
Bekir yeni bir kitap yazmış, kısa süre önce piyasaya çıkan kitabın adı, “Başın Öne Eğilmesin”. Son bir yılda yaşadıklarını anlatıyor, bir solukta okunan bir kitap.
Kitabın 89. sayfasında Bekir aynen şunu yazıyor:
“Neredeyse tüm basında muhalefet yazısı yazan sadece iki-üç kişi kalmıştık. Yani, altı yüz yazar vardı, altı yüzde iki, üç. Geri kalanların tümü ya iktidara yalakalık yapıyor, Başbakanı mutlu edecek yazılar yazıyorlardı ya da ülkede tüm olup bitenleri görmezlikten geliyorlardı.”
Bekir, insaf. Senin yukarda saydığım niteliklerine yakışmayan bir gözlem.
ÖZÜR DİLEMEK
Altı yüzde sadece iki, üç, öyle mi?
Başka gazeteleri bırak, çalıştığın Cumhuriyet’in ilk sayfasından başla, son sayfaya kadar, hangisi iktidara yalakalık yapıyor, hangi olup biteni görmüyor?
Dön, diğer gazetelere bak, evet önemli bir çoğunluk senin dediğin gibi, ama ben sana iki, üç değil, en az otuz kişi sayarım, yalakalıkla uzak yakın ilgisi yok.
Bekir, bence ayıp ediyorsun. Sen bu kadar “ben merkezci” olamazsın. Bu yazıyı yazdığım için üzgünüm Bekir.
Bizlerden özür dilemelisin