İngiltere basınından seçim yorumu: Erdoğan kumar oynuyor!
Financial Times'ın editoryal görüşlerini yansıttığı sayfasında, Türkiye'deki erken seçime dikkat çekti.
Financial Times'ın editoryal görüşlerini yansıtan sayfasında yayımlanan yazıda, "Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın tek adam yönetimi peşinde olduğu ve Türkiye'yi kaosa sürüklemeyi riske ettiği" yorumu yapıldı.
Yazının başında Haziran'daki genel seçimlerde Adalet ve Kalkınma Partisi'nin tek başına iktidar olamadığı hatırlatılıyor.
FT, sonuçlar ardından gerçekleştirilen başarısız koalisyon görüşmelerini ise "maskaralık" olarak nitelendiriyor.
"(Erdoğan) geçen ay;30 yıllık ayaklanmayı Kürt azınlığa daha fazla kültürel ve kendi kendini yönetme alanı vererek bitirmek için Ankara'nın müzakere ettiği Kürdistan İşçi Partisi'ne (PKK) karşı bir yıpratma savaş başlattı" diye yazan gazete, bu dönemde başlatılan PKK'ya yönelik operasyonların "Erdoğan'ın milliyetçi oylarla ilgili bir arayışı gibi göründüğünü" belirtiyor.
Gazete "Erdoğan'ın Türkiye'yi kaosa sürüklemeyi riske ettiği" yorumunda bulunuyor:
"Cumhurbaşkanı hiçbir zaman reddedilmeyi kabul eden biri değildi ancak şimdi, onun kaprisli yetki kullanımı Türkiye'yi kaosa doğru sürükleme riski taşıyor. Erdoğan bu ay, insanlar beğense de beğenmese de, iktidarın kendi başkanlığına taşındığını söyledi: 'Artık ülkede sembolik değil, fiili gücü olan bir cumhurbaşkanı var'. Geriye dönük olarak anayasayı güncelleme çağrısında bulundu."
'Kürt oylarının AKP'ye geri akması için fazla bir sebep yok'
FT bu çağrısı nedeniyle Erdoğan'la, 'Alis Harikalar Diyarında' romanındaki, yargılama tarzı 'önce hüküm, sonra karar' olan Kırmızı Kraliçe karakteri arasında benzerlik kurmuş.
FT, seçim anketlerinin AKP'nin ne anayasa değişikliği ne de tek parti iktidarı için gerekli milletvekili sayısına ulaşabileceğine dair bir gösterge sunmadığını belirtiyor.
Haziran seçimlerinin en büyük şokunun HDP'nin yüzde 10 barajını geçmesi olduğunu belirten FT, "Kürt kentlerindeki baskılar nedeniyle bu oyların AKP'ye geri akması için fazla bir sebep olmadığını" yazıyor.
"Çelişkili bir biçimde Erdoğan, Türkler ve Kürtler arasındaki düşmanlığı bitirmeye çalışmak için en fazla şey yapmış olan Türk lideri" diyen gazete, Türkiye'de ateşkesin sona erdiğini ve çatışmaların yeniden başladığını aktarırken Suruç'taki saldırıyı ve PKK'nın polis ve askerlere saldırılarını hatırlatıyor.
'Seçmenlerin elindeki fırsat'
"Hükümet Suriye'de IŞİD'e karşı sadece bir hava saldırısı yaptı ama Kuzey Irak'taki PKK mevzilerine karşı çok sayıda saldırı yaptı" diye yazan FT, "Erdoğan'ın, Suriye'deki silahlı Kürt milislerinin, Türkiye için cihatçılardan çok daha büyük bir tehlike olduğunda ısrar ettiğini" belirtiyor.
"Türkiye ekonomisinin bu karmaşa karşısında daha kırılgan göründüğünü" belirten FT, "Her ne kadar şimdi meclis feshedilecekse de cumhurbaşkanına karşı hâlâ bir geri itme söz konusu. Yakınlarda Anayasa Mahkemesi, İslamcı rakiplerin temizlenmesinin parçası olan, binlerce dershanenin yasaklanması kararını iptal etti" diye yazıyor.
FT yazının en sonunda, "Türk seçmenlerin, Haziran'da söylediklerini daha açık bir şekilde tekrar ederek Erdoğan'ın iktidarı gaspını sonlandırma fırsatına sahip olduğunu" belirtiyor.
Yazının başında Haziran'daki genel seçimlerde Adalet ve Kalkınma Partisi'nin tek başına iktidar olamadığı hatırlatılıyor.
FT, sonuçlar ardından gerçekleştirilen başarısız koalisyon görüşmelerini ise "maskaralık" olarak nitelendiriyor.
"(Erdoğan) geçen ay;30 yıllık ayaklanmayı Kürt azınlığa daha fazla kültürel ve kendi kendini yönetme alanı vererek bitirmek için Ankara'nın müzakere ettiği Kürdistan İşçi Partisi'ne (PKK) karşı bir yıpratma savaş başlattı" diye yazan gazete, bu dönemde başlatılan PKK'ya yönelik operasyonların "Erdoğan'ın milliyetçi oylarla ilgili bir arayışı gibi göründüğünü" belirtiyor.
Gazete "Erdoğan'ın Türkiye'yi kaosa sürüklemeyi riske ettiği" yorumunda bulunuyor:
"Cumhurbaşkanı hiçbir zaman reddedilmeyi kabul eden biri değildi ancak şimdi, onun kaprisli yetki kullanımı Türkiye'yi kaosa doğru sürükleme riski taşıyor. Erdoğan bu ay, insanlar beğense de beğenmese de, iktidarın kendi başkanlığına taşındığını söyledi: 'Artık ülkede sembolik değil, fiili gücü olan bir cumhurbaşkanı var'. Geriye dönük olarak anayasayı güncelleme çağrısında bulundu."
'Kürt oylarının AKP'ye geri akması için fazla bir sebep yok'
FT bu çağrısı nedeniyle Erdoğan'la, 'Alis Harikalar Diyarında' romanındaki, yargılama tarzı 'önce hüküm, sonra karar' olan Kırmızı Kraliçe karakteri arasında benzerlik kurmuş.
FT, seçim anketlerinin AKP'nin ne anayasa değişikliği ne de tek parti iktidarı için gerekli milletvekili sayısına ulaşabileceğine dair bir gösterge sunmadığını belirtiyor.
Haziran seçimlerinin en büyük şokunun HDP'nin yüzde 10 barajını geçmesi olduğunu belirten FT, "Kürt kentlerindeki baskılar nedeniyle bu oyların AKP'ye geri akması için fazla bir sebep olmadığını" yazıyor.
"Çelişkili bir biçimde Erdoğan, Türkler ve Kürtler arasındaki düşmanlığı bitirmeye çalışmak için en fazla şey yapmış olan Türk lideri" diyen gazete, Türkiye'de ateşkesin sona erdiğini ve çatışmaların yeniden başladığını aktarırken Suruç'taki saldırıyı ve PKK'nın polis ve askerlere saldırılarını hatırlatıyor.
'Seçmenlerin elindeki fırsat'
"Hükümet Suriye'de IŞİD'e karşı sadece bir hava saldırısı yaptı ama Kuzey Irak'taki PKK mevzilerine karşı çok sayıda saldırı yaptı" diye yazan FT, "Erdoğan'ın, Suriye'deki silahlı Kürt milislerinin, Türkiye için cihatçılardan çok daha büyük bir tehlike olduğunda ısrar ettiğini" belirtiyor.
"Türkiye ekonomisinin bu karmaşa karşısında daha kırılgan göründüğünü" belirten FT, "Her ne kadar şimdi meclis feshedilecekse de cumhurbaşkanına karşı hâlâ bir geri itme söz konusu. Yakınlarda Anayasa Mahkemesi, İslamcı rakiplerin temizlenmesinin parçası olan, binlerce dershanenin yasaklanması kararını iptal etti" diye yazıyor.
FT yazının en sonunda, "Türk seçmenlerin, Haziran'da söylediklerini daha açık bir şekilde tekrar ederek Erdoğan'ın iktidarı gaspını sonlandırma fırsatına sahip olduğunu" belirtiyor.