İNGİLİZ MEDYASI İZLEYİCİSİNİ TELİFLİ MUHABİR YAPIYOR!..
İngiltere'de haber programı Five News ve Sun gazetesi televizyon izleyicisi ve okuyucularına fotoğraf, video ve haber göndermeleri karşılığında en az 100 sterlin (yaklaşık 276 YTL) telif ödeyecekleri yeni bir kampanyaya başladı!..
İngiltere'de haber programı Five News ve Sun gazetesi televizyon izleyicisi ve okuyucularına fotoğraf, video ve haber göndermeleri karşılığında en az 100 sterlin (yaklaşık 276 YTL) telif ödeyecekleri yeni bir kampanyaya başlıyor. Yayına uygun bulunan konular, jenerikte gönderenin imzasıyla yayınlanacak. Five News gelecek haftadan itibaren 'En az 100 sterlin, artı ismin ekranda...' sloganıyla seyirciye seslenecek. Sun gazetesi, geçen hafta salı günü "Hikâye, fotoğraf ve videolarını bekliyoruz...'' ifadesini haykıran dört sayfalık ekiyle okuyucusundan haber istediğini ilan etti. Genelde izleyici ve okuyucu kitlesi pasif olan İngiltere'deki bu durum şaşırtsa da televizyon, gazete ve dergiler programları ve sayfalarını doldurmak için hedef kitlelerine yalvarıyor. Halkın bu katkısına Channel Five, 'izleyici içeriği' diyor. Daha entelektüel değerlendirenler 'vatandaş gazeteciliği' ifadesini tercih ediyor. Amerika'da ise 'iştirakçi medya' deyimi kullanılıyor. Adına her ne denirse densin, bu kampanya aslında medya devlerinin hedeflerinin başında gelen 'markaya bağlılık' duygusu çalışmalarının bir parçası. Medya yöneticileri, izleyici ve okuyucunun gönderdiği malzemeleri elden geçirip, işleyince bu bağlılığın kendiliğinden oluşacağına kesin gözüyle bakıyor.
İZLEYİCİNİN GÜCÜ
Geçen yıl Londra'da 7 Temmuz'daki bombalama olaylarının ardından medya kuruluşları haber görüntüsü telaşı içine düştü. Ancak görgü tanıklarının kameralı telefonlarıyla kaydettikleri görüntüler sayesinde yayımlarından tatmin oldular. Kamera telefonlarının gelişmiş teknolojisinin yanı sıra YouTube, MySpace gibi web alanlarının başarısı da medya kuruluşlarına halka gitme fikri verdi. Britanya'nın en çok satan bulvar gazetesi cesaretli bir atak yaparak okuyucuları arasında sosyal bir ağ oluşturan MySun'ı kurdu. Asıl amaç markaya bağlılık yaratmak. Pazartesi günü kendi UGC'sini (User-generated content / kullanıcının yarattığı içerik) devreye sokacak Channel Five program denetleyicisi Chris Shaw, telif hakları ve ödemelerin en önemli kısım olacağını vurguluyor. Gönderilen haberler karşılığında ödeme yapılacak ve satıldığı taktirde kârdan pay verilince de elinde haber değeri olanlar için başvurulacak ilk adres Channel Five olacak. Peki rakipleri ne yapıyor? BBC, seyircilerden aldığı malzemeleri yayınlıyor fakat ödeme yapmıyor, eser sahibi telif hakkını elinde tutuyor. Özel televizyon kanalı ITV, Londra'da bombalama olayları sırasında yapılan amatör çekimlere binlerce sterlin ödedi. Bunlar arasında kopyalarını sattıkları ortaya çıkarılanlar tutuklandı. ITV'nin bağlı bulunduğu ITN şirketinin Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Jonathan Munro, "Ticari meta olduğu için ödeme yapıyoruz. Rekabetçi piyasada her malın bir bedeli vardır. Müşterilerimize satarak bedelini telafi etmeye çalışıyoruz," diyor.
GİZLİ TEHLİKELERİ VAR
Dünyada hızla yayılan ve içeriğini kullananların belirlediği yayınların gönüllü sosyal yardım niteliğinin yanı sıra gizli tehlikeleri de var. Gönderilen malzemenin gerçek olmaması ihtimali ve görüntü almak için amatör habercilerin hayatlarını tehlikeye atmaları bunların başında geliyor. BBC'den Fran Unsworth, geçen yıl Londra Heathrow Havalimanı yakınlarındaki Buncefiled petrol deposunda meydana gelen patlama olayına ilişkin yayınlanan görüntülerin çoğunun görgü tanıklarından geldiğine dikkat çekiyor: "Birçok genç, canlı yayın ekibine çektikleri görüntüleri getirdi. Patlamaya BBC kamera ek
İZLEYİCİNİN GÜCÜ
Geçen yıl Londra'da 7 Temmuz'daki bombalama olaylarının ardından medya kuruluşları haber görüntüsü telaşı içine düştü. Ancak görgü tanıklarının kameralı telefonlarıyla kaydettikleri görüntüler sayesinde yayımlarından tatmin oldular. Kamera telefonlarının gelişmiş teknolojisinin yanı sıra YouTube, MySpace gibi web alanlarının başarısı da medya kuruluşlarına halka gitme fikri verdi. Britanya'nın en çok satan bulvar gazetesi cesaretli bir atak yaparak okuyucuları arasında sosyal bir ağ oluşturan MySun'ı kurdu. Asıl amaç markaya bağlılık yaratmak. Pazartesi günü kendi UGC'sini (User-generated content / kullanıcının yarattığı içerik) devreye sokacak Channel Five program denetleyicisi Chris Shaw, telif hakları ve ödemelerin en önemli kısım olacağını vurguluyor. Gönderilen haberler karşılığında ödeme yapılacak ve satıldığı taktirde kârdan pay verilince de elinde haber değeri olanlar için başvurulacak ilk adres Channel Five olacak. Peki rakipleri ne yapıyor? BBC, seyircilerden aldığı malzemeleri yayınlıyor fakat ödeme yapmıyor, eser sahibi telif hakkını elinde tutuyor. Özel televizyon kanalı ITV, Londra'da bombalama olayları sırasında yapılan amatör çekimlere binlerce sterlin ödedi. Bunlar arasında kopyalarını sattıkları ortaya çıkarılanlar tutuklandı. ITV'nin bağlı bulunduğu ITN şirketinin Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Jonathan Munro, "Ticari meta olduğu için ödeme yapıyoruz. Rekabetçi piyasada her malın bir bedeli vardır. Müşterilerimize satarak bedelini telafi etmeye çalışıyoruz," diyor.
GİZLİ TEHLİKELERİ VAR
Dünyada hızla yayılan ve içeriğini kullananların belirlediği yayınların gönüllü sosyal yardım niteliğinin yanı sıra gizli tehlikeleri de var. Gönderilen malzemenin gerçek olmaması ihtimali ve görüntü almak için amatör habercilerin hayatlarını tehlikeye atmaları bunların başında geliyor. BBC'den Fran Unsworth, geçen yıl Londra Heathrow Havalimanı yakınlarındaki Buncefiled petrol deposunda meydana gelen patlama olayına ilişkin yayınlanan görüntülerin çoğunun görgü tanıklarından geldiğine dikkat çekiyor: "Birçok genç, canlı yayın ekibine çektikleri görüntüleri getirdi. Patlamaya BBC kamera ek