"İLHAN UÇKAN YAZARSA BEN TORNACIYIM,İLHAN UÇKAN İLİŞKİ YORUMLUYORSA BEN DE ŞENAY DÜDEK KADAR ASEKSÜELİM"!...HANGİ YAZAR İLİŞKİ UZMANI İLHAN UÇKAN'I KALEMİNE DOLADI?..

O bir Milliyet yazarı. O yazılarının Yalçın Küçük tarafından çalındığını iddia edecek kadar cahil cesaretli. O bir ilişki uzmanı. O kısırlı börekli sabah programlarının kelebek tokalı dilberi. O biiiir...

Milliyet Gazetesi'nde yazan ilişki uzmanı İlhan Uçkan bu kez Akşam köşe yazarı Yiğit Karaahmet'in ağır eleştirilerinin yeraldığı bir köşe yazısına konu oldu.Uçkan önceki gün de yine Akşam Gazetesi'nde Oray Eğin tarafından eleştirilmişti.


Medyanın yeni Ajdar'ı

O bir Milliyet yazarı. O yazılarının Yalçın Küçük tarafından çalındığını iddia edecek kadar cahil cesaretli. O bir ilişki uzmanı. O kısırlı börekli sabah programlarının kelebek tokalı dilberi. O biiiir... İlhan Uçkan

Geçen akşam bir magazin programında muhabirler bilirkişi İlhan Uçkan´a "Magazin dünyasının hafif kadınları kimlerdir?" diye soruyorlar. Hafif kişi uzmanı İlhan Uçkan otrişlere sarılmış anlatıyor "Lerzan Mutlu hafif, sonracığıma Doğa Bekleriz saf olduğu için hafif, Hülya Avşar hafif...".

Size de olur mu bilmiyorum. Bazen ben televizyonda gördüğüm ya da gazetelerde birtakım laflarını okuduğum bazı insanlar adına utanıyorum. Sanki o lafları ben söylemişim gibi yüzüm kızarıyor, ekrana bakamıyorum.

İşte İlhan Uçkan´ı da televizyonda izlerken ya da yazılarını okurken aynı utanç duygusunu yaşıyorum. Bir gün biri bana "Sen de gazetede yazıyorsun demek? Vay ne şahane İlhan Uçkan´la aynı meslektenseniz yani" diyecek diye ödüm kopuyor. İlhan Uçkan yazarsa ben tornacıyım! İlhan Uçkan ilişki yorumluyorsa ben de Şenay Düdek kadar aseksüelim.

İlhan Uçkan medyamızın yarattığı en son teröristlerden biri. Medyamızın Ajdar´ı. O ki bu memleket sınırları `en olmak isteyen´, kocasına "kurabiyem, tontoşum" diye hitap eden, Güzel Sanatlar Fakültesi´nde başlayan kariyer hayatında bir yere varamayacağını anladığında kendine ilişki uzmanı olarak bir meslek yaratan kişi!

Kafasında kelebek tokası, ayağında plastik terlikler, kapının önüne çektiği minderde mahallenin diğer varoş dilberleriyle, elde çekirdek dedikodu yapıp "Bence sen telefonu Tankut´un suratına kapat! Sana bir şey derse de ağzını carttt! diye yırtarsın. Hahaha" kıvamındaki ilişki akıllarını alan da uygulayan da var mı bilmiyorum açıkçası?

Ama burada tuhaf olan şey şu ki İlhan Uçkan Milliyet´te yazıyor. Hani artık ucuz magazin haberleri vermeyen, gittikçe daha ciddi, daha resmi bir havaya bürünen, burç yorumlarını bile bilimsel verilere dayandırarak aktarmaya çalışan Milliyet´in bir yazarı. Uçkan´ın yaptığı yorumların binde birini biz yapsak emin olun nerede yazarsak yazalım dakikasında bizi kapının önüne koyarlar sevgili okur! Ama Milliyet Gazetesi kurduğu tüm prensip teorilerini alt üst ederek Uçkan´ı görmemekte direniyor. Uçkan´ın da elle tutulur tek mesleki titri `Milliyet yazarı´ olduğundan bu durum da onun ekmeğine katmer katmer yağ sürüyor.

Uçkan´ın cahil cesaretinin o kadar ayarı yok ki ülkenin en önemli İktisat Profesörlerinden Yalçın Küçük için "Benim yazılarımı çalıyor" bile diyebildi. Hayatında Ayşegül Tatilde´ler de dahil olmak üzere en az iki kitap karıştırmış sıradan biri hangi engin fikrinizi çalabilir acaba Sayın Uçkan!

Türk medyası sahte star yaratma konusunda gayet başarılı. Ama yaratılan canavarın dizginlerini kaybettiğimizde bu işe dur demeyi de bilmemiz gerekiyor (Bkz. Hürriyet Gazetesi eski köşe yazarı AA1)