İLERİDE UTANMAK İSTEMİYORSAN ŞU ÜÇ ŞEYİ YAPMA!

Hürriyet yazarı Ahmet Hakan kendisine gelen okur tepkilerini analiz etti ve meslektaşlarına bakın hangi öğütlerde bulundu...

Genç bir köşe yazarına öğütler

Bir öfken olmalı... Ama öyle samimiyetsiz, gerekçesiz, saman alevi gibi parlayan bir öfke değil... Tepeden tırnağa tertemiz bir öfkeden söz ediyorum... Unutma: Öfke adama iyi yazı yazdırır.
Polemiğe girişmek iyidir. Ama bir şartla! Kiminle polemik yaptığına dikkat etmelisin. Mesela efendiliğini hiçbir koşulda bozmayacağını belli etmiş bir yazarla kapış.
Gündemsiz ol. Düşün: Belirli bir gündemin içine hapsolmak zorunda kalan zavallı bir yazar, nasıl fark yaratacak?
İçine doğduğun kültürel çevrenin seni belirlemesine izin verme... O çevreye anlayışlı bir tebessümle yaklaş ama sen yine de bildiğini yaz... Unutma: Korkaklar iyi yazı yazamazlar.
Lügat paralama... Lafı evirip çevirme... Dolaylı anlatımlara yüz verme... Küt diye söyle söyleyeceğini... Eğer mesele dokunaklı olmaksa bu şekilde daha dokunaklı olursun.
Alay, gırgır, dalga ve şamatadan sakın kaçınma... Kıkırdayarak okunan bir yazının yapacağı etki, kemali ciddiyetle kaleme alınmış bir yazının yapacağı etkiden bin kat fazladır.
Hedefin şu türden bir okur yorumu almak olsun: “Bazı yazılarınıza katılmıyorum, bazı yazılarınıza katılıyorum ama sonuçta bütün yazılarınızı okuyorum”.
İleride utanmak istemiyorsan şu üç şeyi yapma: İki polis kapışırken polislerden birine destek çıkmak... Sırtı herhangi bir savcıya dayamak... İhbarcılık yapmak.
İster zor yaz, ister kolay... Bir yazıya ister sekiz saat harca, ister “iki şık şık bir tık tık” ile işi bitir... Hiç fark etmez. Önemli olan yazdığın yazının su içer gibi okunmasıdır.
Eğer okurlarından “ben senin ne olduğunu çözemedim abi” şeklinde tepkiler alıyorsan, bil ki doğru yoldasın.