İlahiyatçı Ay'dan deprem bölgesinde 'tekbir' eleştirisi: Bu başlı başına bir cinayettir

Depremde enkaz altında hayatta kalabilenlerin kurtarıldığı her an, büyük bir sevinçle karşılanarak tekbirler getiriliyor. Cumhuriyet Gazetesi, ‘gösteri’ olarak tanımladığı bu duygu dolu anları ‘ilahiyatçı’ Nazif Ay’a sordu.

Maraş merkezli depremlerin ardından yıkılan binalardaki bazı arama kurtarma çalışmaları sırasında enkaz alanı çevresinde tekbir getiren gruplar sık sık ekranlarda görülüyor.

Cumhuriyet'te yer alan habere göre, ilahiyatçı yazar Nazif Ay şu değerlendirmede bulundu:

"Deprem alanında, inançlı olsun inançsız olsun, dünyanın her tarafından yardım ekipleri geldi çalışıyor. Buna kimsenin itirazı yok. İyi niyetle yapılan çalışmaları alkışlıyoruz. Ama deprem alanında sesini duyurmaya çalışan depremzedeler var enkaz altında. Burada bırakın tekbir getirmeyi başka herhangi bir sesle gürültü meydana getirmek o insanların sesini bastırmaktır. Bu başlı başına bir cinayettir.

'HALKIN MANEVİ DEĞERLERİYLE TAKVİYE EDİLMESİ FALAN DEĞİLDİR BU'
Eğer burada kurtarma operasyonunun sevinci yaşanıyorsa 'Allah'a şükür' dersin, 'Hamdolsun' dersin. Bunu da efendice söylersin, avazın çıktığı kadar bağırıp enkaz altında sesini ulaştırmaya çalışan insanların sesini boğmazsın. 'Halkın manevi değerleriyle takviye edilmesi' falan değildir bu."