IKEA'da tepki çeken sözleşme
Dünyanın tanınmış ev tasarım ve mobilya şirketlerinden birinde çalışanlar, arkadaşlarından borç istemeleri halinde tazminatsız olarak işten çıkarılacak.
Koop-İş Sendikası’nın örgütlenme faaliyetlerinin devam ettiği IKEA’da çalışanlarla şirket arasında imzalanan sözleşmeye göre işçilerin birçok yasal hakkı ellerinden alınacak. Sözleşmeye göre IKEA çalışanları, sigara içmeleri ya da arkadaşlarından borç istemeleri halinde tazminatsız olarak işten çıkarılacak.
Konuyla ilgili açıklama yapan Koop-İş Sendikası Genel Teşkilatlandırma Sekreteri Osman Aksoy, IKEA’da yapılmak istenilenin hak gaspı olduğunu vurgulayarak, böyle bir sözleşmeyi kabul etmelerinin mümkün olmayacağını belirtti. İşverenin çalışanların aleyhine istediği gibi yorumlayabileceği maddelerin sözleşmede yer aldığını vurgulayan Aksoy, "IKEA’da işçilere dayatılmak istenilen sözleşmelerde çalışanların aleyhine olacak ucu açık birçok uygulama var. Sigara içmek, arkadaşından bir defadan fazla borç para istemek bunlardan sadece birkaçı. Bu bir mobbingdir. İş kanunu ve ona bağlı mevzuatlara aykırı düzenlenen sözleşmenin işçileri sindirmek üzerine inşa edildiği ortadadır. Zira ülkemizde cezası 91 lira olan sigara içme yasağının bedeli IKEA’da işten tazminatsız olarak çıkarılmak şeklinde düzenlenmiş. Zor günlerde birbirine sahip çıkan ve dayanışmayı seven bir toplumuz. Yeri geldiğinde cebimizdeki son kuruşu çıkarıp arkadaşımıza vermesini biliriz. Ancak bu insani davranışı IKEA’da yapan bir çalışan işten çıkarılacak. Hiçbir yasal düzenlemede yeri olmayan ve hayatın olağan akışına aykırı olan bu durumu kabul etmiyoruz" ifadelerini kullandı.
Koop-İş’in örgütlü olduğu işyerlerinde uygulanan toplu iş sözleşmeleri gereği disiplin cezalarının "uyarı", "kınama", "1 günlük ücret kesimi", "3-5 günlük ücret kesimi" şeklinde sıralandığını belirten Aksoy, IKEA’da ise disiplin cezalarının sadece "uyarı" ve "tazminatsız işten atma" şeklinde düzenlendiğini dile getirdi. Bunun baskıcı bir anlayışın ürünü olduğunu ifade eden Aksoy, böylece işyerinde bir korku ikliminin oluşturulmak istenildiğini belirtti.
"SÖZLEŞMELERİ YIRTIP ATACAĞIZ"
IKEA’da örgütlenme çalışmalarında sona doğru geldiklerini belirten Aksoy, "İşçi haklarının savunucusu olan sendikanın olmadığı bir disiplin soruşturmasında işçinin hakkının gözetilmesi beklenemez" dedi. Aksoy, şunları kaydetti:
"Yakında yetki alıp toplu iş sözleşmesi imzaladığımız zaman size dayatılmak istenilen sözde sözleşmeleri yırtıp atacağız. Gerçek anlamda temsil edildiğiniz bir disiplin kurulunu birlikte oluşturulacağız. Günlük satış kotasını doldurmak için canla başla çalışmanıza rağmen şirket yönetimi, çalışanlar arasında ayrımcılık yaparak iş huzuruna zarar vermektedir. IKEA’nın örgütlenme planı içinde yer alan co-worker, grup lideri, supervisor, uzman, com in ayrımına bakmaksızın sendikamıza üye olmanızda hiçbir engel yoktur. Çok açık ve net bir şekilde belirtmek isteriz ki yetkili sendika olduğumuzda IKEA’da saydığımız bütün bu unvanlarda çalışanlar toplu iş sözleşmesinden faydalanabilecek, toplu iş sözleşmesinin kapsamı içinde yer alacaktır. IKEA çalışanları da diğer sendikalı çalışanlar gibi iş güvencesini, adil çalışma koşullarını, yaşanabilir bir ücreti, sosyal hakları, ikramiyeyi hak ediyorlar. Adaletsizlik, adam kayırma gibi uygulamaların kaldırılacağı bir düzen sendika sayesinde mümkündür. ’Sendika gelmesin’ diye verilen göstermelik sosyal haklar ancak toplu iş sözleşmesi ile gerçek anlamda güvenceye kavuşacaktır. İşverenin sendikal örgütlülüğü engellemeyi, birlik ve beraberliği bozmayı amaçlayan alternatif sendika arayışları boşa çıkacaktır. Bu işbirlikçi oyuna alet olanlar da mutlaka cevabını alacaklardır."
Konuyla ilgili açıklama yapan Koop-İş Sendikası Genel Teşkilatlandırma Sekreteri Osman Aksoy, IKEA’da yapılmak istenilenin hak gaspı olduğunu vurgulayarak, böyle bir sözleşmeyi kabul etmelerinin mümkün olmayacağını belirtti. İşverenin çalışanların aleyhine istediği gibi yorumlayabileceği maddelerin sözleşmede yer aldığını vurgulayan Aksoy, "IKEA’da işçilere dayatılmak istenilen sözleşmelerde çalışanların aleyhine olacak ucu açık birçok uygulama var. Sigara içmek, arkadaşından bir defadan fazla borç para istemek bunlardan sadece birkaçı. Bu bir mobbingdir. İş kanunu ve ona bağlı mevzuatlara aykırı düzenlenen sözleşmenin işçileri sindirmek üzerine inşa edildiği ortadadır. Zira ülkemizde cezası 91 lira olan sigara içme yasağının bedeli IKEA’da işten tazminatsız olarak çıkarılmak şeklinde düzenlenmiş. Zor günlerde birbirine sahip çıkan ve dayanışmayı seven bir toplumuz. Yeri geldiğinde cebimizdeki son kuruşu çıkarıp arkadaşımıza vermesini biliriz. Ancak bu insani davranışı IKEA’da yapan bir çalışan işten çıkarılacak. Hiçbir yasal düzenlemede yeri olmayan ve hayatın olağan akışına aykırı olan bu durumu kabul etmiyoruz" ifadelerini kullandı.
Koop-İş’in örgütlü olduğu işyerlerinde uygulanan toplu iş sözleşmeleri gereği disiplin cezalarının "uyarı", "kınama", "1 günlük ücret kesimi", "3-5 günlük ücret kesimi" şeklinde sıralandığını belirten Aksoy, IKEA’da ise disiplin cezalarının sadece "uyarı" ve "tazminatsız işten atma" şeklinde düzenlendiğini dile getirdi. Bunun baskıcı bir anlayışın ürünü olduğunu ifade eden Aksoy, böylece işyerinde bir korku ikliminin oluşturulmak istenildiğini belirtti.
"SÖZLEŞMELERİ YIRTIP ATACAĞIZ"
IKEA’da örgütlenme çalışmalarında sona doğru geldiklerini belirten Aksoy, "İşçi haklarının savunucusu olan sendikanın olmadığı bir disiplin soruşturmasında işçinin hakkının gözetilmesi beklenemez" dedi. Aksoy, şunları kaydetti:
"Yakında yetki alıp toplu iş sözleşmesi imzaladığımız zaman size dayatılmak istenilen sözde sözleşmeleri yırtıp atacağız. Gerçek anlamda temsil edildiğiniz bir disiplin kurulunu birlikte oluşturulacağız. Günlük satış kotasını doldurmak için canla başla çalışmanıza rağmen şirket yönetimi, çalışanlar arasında ayrımcılık yaparak iş huzuruna zarar vermektedir. IKEA’nın örgütlenme planı içinde yer alan co-worker, grup lideri, supervisor, uzman, com in ayrımına bakmaksızın sendikamıza üye olmanızda hiçbir engel yoktur. Çok açık ve net bir şekilde belirtmek isteriz ki yetkili sendika olduğumuzda IKEA’da saydığımız bütün bu unvanlarda çalışanlar toplu iş sözleşmesinden faydalanabilecek, toplu iş sözleşmesinin kapsamı içinde yer alacaktır. IKEA çalışanları da diğer sendikalı çalışanlar gibi iş güvencesini, adil çalışma koşullarını, yaşanabilir bir ücreti, sosyal hakları, ikramiyeyi hak ediyorlar. Adaletsizlik, adam kayırma gibi uygulamaların kaldırılacağı bir düzen sendika sayesinde mümkündür. ’Sendika gelmesin’ diye verilen göstermelik sosyal haklar ancak toplu iş sözleşmesi ile gerçek anlamda güvenceye kavuşacaktır. İşverenin sendikal örgütlülüğü engellemeyi, birlik ve beraberliği bozmayı amaçlayan alternatif sendika arayışları boşa çıkacaktır. Bu işbirlikçi oyuna alet olanlar da mutlaka cevabını alacaklardır."