İDO'da deprem! 300 çalışanın işine neden son verildi?
İstanbul Deniz Otobüsleri (İDO) Genel Müdürü Ahmet Paksoy ile Genel Müdür yardımcısı Timuçin Konuksever ile birlikte 300 çalışanın işine son verildi…
İDO’da deprem etkisi yaratan bu işten çıkartmalar üzerine İDO çalışanlarında gelen mektubu noktasına virgülüne dokunmadan aktarıyoruz…
Ayrılan ekipten bir grubun imzasını taşıyan mektup…
“İDO, 861 Milyon Amerikan Doları + KDV verilerek ihale usulü ile Tepe – Akfen – Souter (İngiliz) ve Sera adlı konsorsiyum tarafından 2011 yılında satın alınmıştı. Şirket alınmadan önce yapılan hesaplar, bu şirketin her sene 160 Milyon ABD Doları net kar yapacağı hesaplanarak alınmıştı. Gerçekte yapacağı, aşağıdaki krizler yaşanmasaydı senelik 100 -110 Milyon ABD Doları olacaktı. İDO, satılmadan önce de hiçbir zaman yılda 80 Milyon ABD dolarının üzerinde bir kara ulaşamamıştı… Alındıktan hemen sonra İDO’nun satış öncesi Genel Müdür koltuğunda oturan Ahmet Paksoy ile yola devam kararı verildi…
TAV Holding, Sani Şener, HAVAŞ’tan Timuçin Konuksever adlı profesyonel yöneticiyi İDO’ya, Ticari İşler Genel Müdür yardımcısı olarak, diğer bir ifadeyle şirketin kalbinden sorumlu olarak göreve getirdi.
Geçen sene öngörmediğimiz BUDO (Bursa Belediyesi), Negmar (Eskihisar-Topçular) iki rakip karşımıza çıktı ve ihalesiz olarak rekabete girdiler. Komik tarafı, satın alma aşamasındaki anlaşmada. Rakiplerin girmemesi ile alakalı hiç bir koruyucu madde yok… Bu durum sonradan farkedildi ama geç kalınmıştı….
Bu öngörülmemiş duruma rağmen İDO geçen seneyi 100 milyon ABD doları “Net Kar” ile kapattı. Çok büyük başarıdır. Anlamlandırmak gerekirse, bu rakipler olmasaydı 110 milyon ABD doları kar elde edilecekti ki bu inanılmaz bir büyümedir.
Bu durum her ne kadar çok büyük başarıysa da, ortaklar bu sene banka kredilerini ödeyebilmek üzere, yaklaşık 30 M ilyon ABD doları ceplerinden para koymak zorunda kalacaklar. Hal böyle olunca da, etekler tutuştu ve neredeyse 300 e yakın personel işten ayrıldı. Ancak eksik rakamları ne yapsan karşılayamazsın. Tüm yönetim kadrosunu değiştirsen 3-4 Milyon ABD Doları’ndan fazla gelir elde edemezsin.
Yılbaşından 2 hafta önce, İngilizler yönetim kurulunda idareyi ele aldılar ve hemen akabinde, Genel Müdür Ahmet Paksoy, sanki kendisi ayrılıyormuş süsü verilerek, danışman olarak görevinden el çektirildi. 3 gün sonra da, şirkette ticaretten sorumlu, 2. adam olarak Timuçin Konuksever aynı formülle istifa ettirildi…
Oysa söz konusu ekip tüm yolcu ve altyapı sorunlarını bitirmiş ve şirkmete tahminin üzerinde kar ettirmişti.”
Ayrılan ekipten bir grubun imzasını taşıyan mektup…
“İDO, 861 Milyon Amerikan Doları + KDV verilerek ihale usulü ile Tepe – Akfen – Souter (İngiliz) ve Sera adlı konsorsiyum tarafından 2011 yılında satın alınmıştı. Şirket alınmadan önce yapılan hesaplar, bu şirketin her sene 160 Milyon ABD Doları net kar yapacağı hesaplanarak alınmıştı. Gerçekte yapacağı, aşağıdaki krizler yaşanmasaydı senelik 100 -110 Milyon ABD Doları olacaktı. İDO, satılmadan önce de hiçbir zaman yılda 80 Milyon ABD dolarının üzerinde bir kara ulaşamamıştı… Alındıktan hemen sonra İDO’nun satış öncesi Genel Müdür koltuğunda oturan Ahmet Paksoy ile yola devam kararı verildi…
TAV Holding, Sani Şener, HAVAŞ’tan Timuçin Konuksever adlı profesyonel yöneticiyi İDO’ya, Ticari İşler Genel Müdür yardımcısı olarak, diğer bir ifadeyle şirketin kalbinden sorumlu olarak göreve getirdi.
Geçen sene öngörmediğimiz BUDO (Bursa Belediyesi), Negmar (Eskihisar-Topçular) iki rakip karşımıza çıktı ve ihalesiz olarak rekabete girdiler. Komik tarafı, satın alma aşamasındaki anlaşmada. Rakiplerin girmemesi ile alakalı hiç bir koruyucu madde yok… Bu durum sonradan farkedildi ama geç kalınmıştı….
Bu öngörülmemiş duruma rağmen İDO geçen seneyi 100 milyon ABD doları “Net Kar” ile kapattı. Çok büyük başarıdır. Anlamlandırmak gerekirse, bu rakipler olmasaydı 110 milyon ABD doları kar elde edilecekti ki bu inanılmaz bir büyümedir.
Bu durum her ne kadar çok büyük başarıysa da, ortaklar bu sene banka kredilerini ödeyebilmek üzere, yaklaşık 30 M ilyon ABD doları ceplerinden para koymak zorunda kalacaklar. Hal böyle olunca da, etekler tutuştu ve neredeyse 300 e yakın personel işten ayrıldı. Ancak eksik rakamları ne yapsan karşılayamazsın. Tüm yönetim kadrosunu değiştirsen 3-4 Milyon ABD Doları’ndan fazla gelir elde edemezsin.
Yılbaşından 2 hafta önce, İngilizler yönetim kurulunda idareyi ele aldılar ve hemen akabinde, Genel Müdür Ahmet Paksoy, sanki kendisi ayrılıyormuş süsü verilerek, danışman olarak görevinden el çektirildi. 3 gün sonra da, şirkette ticaretten sorumlu, 2. adam olarak Timuçin Konuksever aynı formülle istifa ettirildi…
Oysa söz konusu ekip tüm yolcu ve altyapı sorunlarını bitirmiş ve şirkmete tahminin üzerinde kar ettirmişti.”